İş yerlerinin bitmeyen sorunu mobbing
Genel olarak psikolojik taciz olarak ifade edebileceğimiz mobbing kavramı içinde baskıyı, şiddeti, tacizi ve yıldırmayı barındırır. Mobbing olaylarına iş yerlerinin hemen hemen tamamında rastlamak olanaklı. Kamu, özel, küçük, büyük, sektör farkı olmaksızın mobbing şikâyetleri yapılmaktadır. Psikolojik tacizden çalışan etkilendiği kadar işyerinin çalışma barışı da etkilenmektedir. Kurumsal kimliğini çalışma düzenine yansıtmış firmalar mobbingin dışında kalmayı önemli ölçüde başarabilirken, çalışma ilişkilerini anlamaktan uzak firmalar mobbing olaylarını sıklıkla yaşamaktadır.
Mobbinge uğrayan çalışan, psikolojik olarak olumsuz etkilendiği gibi; yaptığı iş, içinde bulunduğu iş organizasyonu ve çalıştığı işyeri de belli oranlarda etkilenmektedir.
Mobbing, çalışanın işini kaybetmesine ya da emekliliği tercih etmesine etki ettiği kadar, çalışanda psikolojik hasarlar kalabilmekte, sağlık durumunun bozulmasına da yol açabilmektedir. Psikolojik tacizler sadece hedef alınan kişide değil çalışma arkadaşlarında da huzursuzluğa yol açmaktadır. Bu da beraberinde çalışma barışını bozmaktadır. Dolayısıyla işe yönelik motivasyon düşme beraberinde iş veriminde de düşüş getirmektedir. Hatalı iş organizasyonlarının, yetersiz görev tanımlarının ve aksak iş süreçlerinin işyerinde çatışmayı arttırmaktadır. İş yerindeki sorunları görmezden gelme ve sonuçlandırmayarak ortada bırakma, mobbinge zemin oluşturmaktadır. Bu nedenle iç disiplin ve çalışma yönetmeliklerinin titizlikle hazırlanması ve gerekli durumlarda yenilenmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan mobbing şikayetlerinde; mobbing uygulayanların, genelde idareciler olduğu görülmektedir. İdarecilerin yaptıkları görev ile hükmetme duygularının tatminini sağlamaları, geçmişte ya da bugün yaşadıkları psikolojik sorunları çalışanlara yansıtmaları, yaptıkları işe profesyonel yaklaşmamaları ve çalışanlarla empati kuramamaları mobbinge yol açabilmektedir.
Mobbing sınırını aşan durumlar nelerdir?
Alay edilmesi, aşağılayıcı isim takma, genel olarak aşağılama, dedikodu, aşırı iş yükü, ağır işler vermek ya da iş tanımına uymayan kolay işlerin verilmesi, hor gören sözler ve hareketler, tehdit ve fiziksel şiddete yönelik davranışlar, grup dışına itmek, çalışanın kariyer yükselmesinin engellenmesine yönelik davranışlar, bağırma ve azar, iletişimin bozulması ve konuşmama, tecrit edilme, kötü muamele, sürekli iş değişikliği, özgüveni zedeleme, itibar sarsıcı davranışlar, sosyal ortamlardan uzaklaştırma, nahoş imalar, yapılamayacak görevler verilmesi ve sürenin dar tutulması, yetkilerin azaltılması, emsallerinden ayrılması, kişi haklarına uymama, pasifleştirme ve benzeri konular mobbing şikayetlerine konu olabilir.
Diğer taraftan sürekliliğinden bahsedilemeyecek ve tekrarlanmayan münferit olarak kabul edilebilecek saygı sınırlarını zorlayan, centilmenlik dışı, haksız eylemler psikolojik tacize girmeyecektir. Çalışma hayatının stresi içinde çalışma ilişkileri de çoğu zaman gerilebilmektedir. Bu çerçevede meydana gelebilecek saygı sınırlarını zorlayan her davranışı mobbing kabul etmek olanaklı değildir. Psikolojik tacizin ortaya konabilmesi için aşağıdaki koşulların varlığı belirleyici olabilecektir:
*Tekrarlanan sistematik eylemlerin söz konusu olması,
*Çalışanlara amirleri, altları veya aynı işi yapan çalışanlar tarafından yapılabilmesi,
*Çalışanın doğrudan hedef alınarak gerçekleştirilmesi,
*Belli bir süreye yayılması sürekli olması,
*Psikolojik taciz amacı güdülmesi.
Mobbinge karşı ne yapılabilir?
İşçi sağlığını işyerinde bozan bir durumla karşılaştığında gerekli önlemler alınıncaya kadar çalışmayabilir. İşverenin işçiyi gözetme borcu İş Kanununun getirdiği bir mecburiyet olarak karşımıza çıkıyor. Mobbingin işveren tarafından yapılması ya da bir başka çalışan tarafından yapılması işverenin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacaktır. İster bizzat işveren yapsın isterse bir başka çalışan yapsın işverenin sorumluluğu devam edecektir. Dolayısıyla işçi, iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilecektir. Diğer taraftan feshetmeyip işine devam ederek maddi ve manevi tazminat talebini dava konusu da edebilecektir.
Nitekim Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca iş yerinde psikolojik taciz konularının işverenin sorumluluğunda olduğu ve gerekli bütün önlemleri almaları gerektiği hususunda düzenlemeye gidilmiştir. Söz konusu sorumluluk çerçevesinde; çalışanlar psikolojik taciz olarak kabul edilebilecek eylem ve davranışlardan uzak duracak ve korunacaktır. Toplu iş sözleşmesi yapılan iş yerlerinde psikolojik taciz olaylarını önlemeye yönelik maddelere yer verilecektir.
Bunların yanı sıra psikolojik taciz iddialarıyla ilgili yürütülen soruşturma ve incelemede; söz konusu mağdurların özel yaşamlarının korunmasına yönelik önlemlere hassasiyetle riayet edilmesi yerinde olacaktır. Aksi halde bir kere mağdur olan çalışanın ikinci kez mağdur olmasına yol açılması olasıdır.
////////////////////////////
BİR SORU – BİR YANIT
++++++++++
Fabrikadan eve giderken bindiğim servis aracı her zaman beni indirdiği durakta durduğu sırada araçtan inerken düştüm. Kolumun üzerine düştüğüm için kolumda ve dirseğimde kırıklar oluştur. Platin takıldı. Ameliyattan beri şikâyetlerim bitmedi. Sigortam var. Başıma gelen olayın iş kazası olmadığını kendi dikkatsizliğimle düştüğümü söylüyorlar. Ayrıca fabrikadaki çalışmamın sonunda eve dönerken kaza olduğu için de tereddüt ettim. Yaşadığım kaza, iş kazası olur mu?
****
Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında meydana gelen kazalar genel olarak iş kazası kabul edilmektedir. Sizin yaşadığınız olayda da servis aracından inerken düşmeniz iş kazası kabul edilmesi önünde engel değildir. Yine fabrikadaki mesainizin sona ermesini müteakip servisle eve götürülmeniz sırasında kazanın meydana gelmesi de iş kazası sayılmasını engellemeyecektir. Kaldı ki işvereniniz tarafından, o yer yetkili kolluk kuvvetlerine derhal ve Sosyal Güvenlik Kurumu’na da en geç kazadan sonraki üç iş günü içinde kaza olayının bildirilmesi gerekmekteydi.
Sorularınız için: hkaganoyken@gmail.com