Sonuçları belli seçim için neden bu kadar çabalıyor?
Rusya, bugün üç gün süren devlet başkanlığı seçimlerinin son gününde ve bu seçim bizlere siyasal iktidarların meşruluğunun önemi hakkında çok önemli mesajlar veriyor.
Savaş karşıtı tek adayın Seçim Komisyonu tarafından çeşitli bahanelerle seçimden çıkarıldığı Rusya’da Putin, “kontrollü muhalefet” diye nitelenen partilerin adaylarıyla yarışıyor.
Milliyetçi Liberal Demokrat Parti’den Leonid Slutsky, Yeni Halk Partisi’nden Vladislav Davankov ve Komünist Partisi’den Nikolay Karitonov, Putin ile yarışan adaylar.
Bu adaylar, mevcut Başkan Putin’e rakip olabilecek siyasi güce sahip değil. Nitekim hâlihazırda Putin’in partisinin politikalarını büyük oranda destekleyen siyasi partiler.
Yani, Putin’e rağmen Putin’e karşı muhalefet yapmıyorlar, adeta Putin için Putin karşıtılar.
O halde neden bu çaba?
2000 yılından beri ülke Putin’in yönetiminde.
Selefi Boris Yeltsin tarafından vekaleten atandığı devlet başkanlığı makamına ilk olarak Mart 2000'de seçilmiş; iki kere seçilme kuralı yüzünden 2008-2012 arasında başbakanlık yapmış ama fiilen devlet başkanlığını da kendi yürütmüştü. 2020'de yapılan anayasa değişikliği ile Putin'in 2036'ya kadar devlet başkanı olması mümkün kılındı.
Buna rağmen Putin hâlâ halka seçimlere katılım çağrısı yapıyor.
Putin, seçimlerden önce yaptığı son konuşmada halka seslenerek, "İkna oldum; ülkemizin geçirdiği zorlu dönemin farkındasınız, neredeyse her alanda karşı karşıya kaldığımız kompleks meydan okumaları görüyorsunuz. Bu meydan okumalara onurla karşılık vermeye devam etmek ve başarıyla onları aşmak için birlik olmaya devam etmeli ve özgüvenli olmalıyız" diye konuştu.
Bağımsız Rus medya kuruluşu Meduza, Putin’in seçimlere katılımın en az yüzde 70 oranında olmasını, yüzde 80 civarı bir oy oranıyla da seçilmeyi planladığını amaçladığını bildirdi. Amaç, 2018'deki yüzde 76,7'lik oy oranını geçmek.
Yani, tüm çaba, yüksek katılımı sağlamak için.
Meşruiyet arayışı
Muhalif seslerin bastırıldığı, cezalandırıldığı, öne çıkan muhalif isimlerin şüpheli şekillerde öldüğü Rusya’da, seçimlere düşük katılım, Putin’e desteğin zayıfladığı sonucunu doğuracak.
Oysa iktidarın meşruiyeti, seçimlerden, kendi deyimleriyle halktan aldıkları desteğe bağlı.
Bu seçimlerden ne kadar oy alırsa, baskıcı politikalarını ve savaş hamlelerini o kadar meşru kılacak.
Neticede, liderler, oy oranlarını seçilmek kadar önemsiyorlar. Bu da seçmenler için aslında büyük bir mesaj taşıyor.