Size söz düşmez.

Bazı aklı evveller, "Kurtuluş savaşı tek kişiye mi bağlı…" diyor.

Evet, bazı olaylar kahramanlarından bağımsız var olamazlar. Bu sebeple tek kişiye bağlıdırlar.

Kahramanlarına!..

İsterseniz deneyin..

Buyurun Fatih'i çıkarın, alın bir kenara koyun ve İstanbul'u fetih edin de görelim..

Nasıl yapacaksınız?

Fatih olmadan İstanbul'u asla fetih edemezsiniz..

Seyit Onbaşı'yı yok sayarak Çanakkale'yi anlatamazsınız.

Alpaslan olmadan Anadolu'yu zapt edemezsiniz.

Tıpkı bunun gibi.

Mustafa Kemal olmadan da Kurtuluş savaşını başaramazsınız.

Kahramanları olmayan öyküler yaşamaz.

Bu sebepledir ki Atatürksüz Türkiye Cumhuriyeti olmaz. Siz istediğiniz kadar Atatürksüz 19 Mayıs kutlamaya çalışın, herkesin zihni kahramanı arayacaktır.

Nitekim 19 Mayıs 1919'un siyasal ve askeri aktörü, Mustafa Kemal'dir. Siyasal olayların ana figürü odur. O yok sayıldı mı gerisi gelmez. Anlatamazsınız. Daima eksik kalır.

Amasya tamimi dersin?

Kim yönetti derler..

Onun adını anmadan anlatamazsın eksik kalır.

Sivas Kongresi dersin..

Laf gene Mustafa Kemal'e gelir dayanır.

Sıra meclise gelir. Gene o temel figürdür. Asıl aktördür. Kendisinden istediğin kadar söz etmemek iste, istediğin kadar yok say..

Anlatamazsın. Çünkü her yerde o var! Ve bir şey daha; O var olduğu için sen varsın.

Biyolojik olarak değil, yurttaş olarak, içinde bulunduğun eğitim düzeyinde ve makam sahibi isen makam adamı olarak…

Unutma!!

Tarih kahramanların omuzunda yükselir…

***

PONTUS?

Biz, "ülkenin bir karış toprağını kimseye vermeyiz" diyoruz, bazı densizler, Türkiye'nin bir kısmını kesip kesip dağıtacağını sanıyor. Her nedense Trabzon deyince aklına Pontus geliyor. Bu yer tanımlamasını ne ile izah edeceğiz?

Türkiye'nin bir kısım topraklarını zihninde Türkleştiremediğinin göstergesi değilse bir hezeyanın göstergesi mi sayacağız?

Efendi, Pontus öldü…

Onu, Merkez Ordusu Kumandanı Nurettin Paşa komutasında, 42. Gönüllü Giresun Alay Kumandanı şehit Binbaşı Hüseyin Alpaslan ile Merzifon Amerikan Koleji'ndeki yuvasını dağıtan, yine Giresun 47. Gönüllü Alay Kumandanı Binbaşı Osman Ağa (Topal Osman) tarihin derinliklerine gömdü…

Sen Pontus dedin mi, akla sadece Trabzon gelmez. Samsun'u merkez alan Yunan siyasi faaliyetleri aklımıza gelir. Mitridates'ten sonra Pontus'u yeniden kurmak için debelenen Venizelos'un yaptırttığı katliamlar zihnimizde canlanır.

Bafra'nın Nebyan Dağı'nın dili olsa da konuşsa. Katledilen köylerden tüten Türk insanının yakılmış bedenlerinin kokusunun yayıldığı Bafra Ovası dile gelse de anlatsa.

Kavak, Çakallı, Çarşamba köylerinin acı hikayelerini çıkıp biri anlatsa da dinlesek..

15- 20 bin kişilik Pontus çetesinden eser kalmadıysa, bil ki bu ülkenin yiğit insanları var.

Sen Pontus dedin mi, Sinop'tan Artvin'e bütün Karadeniz'in tüyleri diken diken olur. Bu toprağın adını koyanlar koymuştur efendi…

Türkiye!

Sizin gibilere söz düşmez..

Yazarın Diğer Yazıları