“İşi ehline veriniz” derken kime deniliyor acaba?
Yapmayın!
Kendinize haksızlık etmeyin!
Memlekette bir zamanlar iyi sayılabilecek şeyler de yaptınız ya, vallahi epey zamandır hiç de iyi şeyler yapmıyorsunuz!
*
Farkında değil misiniz?
Siz bu memleketi yönetiyorsunuz da bu memleketin insanlarının durumundan nasıl da bihaber olabilirsiniz.
Olmamanız lâzım!
*
Ancak iğneden ipliğe ne varsa bozulmadık ne kaldı bilmiyorum.
Vatandaşla iktidar birbirleriyle o kadar farklı düşünüyorlar ki bunda bir terslik yok mu?
Ya iktidar vatandaşı anlamak istemiyor ya da vatandaş iktidarı?
Oysa bunların birbirlerine kastının olacağını da hiç sanmıyorum.
Ama vatandaşın hâlinin gerçekten perişan olduğu da gün gibi ayan beyan.
*
Üzgünüm, ama iktidar:
En çok da liyakatten konuşup, liyakatin…
Hak ve hukuktan konuşup, hak ve hukukun…
Gelişmişlikten konuşup, gelişmişliğin…
Kadın haklarından konuşup, kadın haklarının…
Hayvan haklarını savunup, hayvan haklarının ihlal edilebileceğini asla aklıma getirebileceğimi düşünmüyordum.
Düşünmüyordum da; bugün memleketimde bir dokunup da bin ah işitilmeyen ne var bilmiyorum.
*
Hani ben keşke böyle karamsar…
İç karartıcı…
Umut kıran yazılar yazmasam da güzel şeylerden söz etsem diyorum hani!
Hani ‘Dağlarına bahar geldi memleketimin’ der gibi;
“Memleketim işçileri mutlu” diyebilsem.
“Enflasyon düştü…”
“Yiğit muhtaç olmadan kuru soğana’ yaşıyoruz güzelim memleketimde,” desem ya, diyemiyorum işte!
*
“Hani, vatandaştan artık sabır istenmese” diyorum!
“Kemer sıkmak istenmese de o kemer sıkılacaksa hep birlikte sıksak” diyorum!
“Sahiden de birbirimizi anlayacak şekilde paylaşsak ya hayatı” diyorum.
Hani “Bir seferden bir şey olmaz.” demeyip, “Bir seferden ne de çok şey oluyormuş” onun farkında olsak diyorum ya, niye olamıyoruz, onu da anlayamıyorum!
*
Bir şeyi daha anlamıyorum.
Önceki gün internette gazete haberlerini tararken Sözcü gazetesi sitesinde okudum.
Haber aynen şöyle:
“Kule’nin haberi var mı! Hava Seyrüsefer Dairesi, Bahçe Bitkileri Bölümü mezununa emanet” diyor.
Ben ‘Pes’ doğrusu diyorum.
“Bu iş uzmanlık isteyen bir iş olsa gerek” diyorum.
“Haberde bir yanlışlık olsa bari” diye düşünüyorum.
*
Üstelik de haberin ilgili bölümünde:
CHP Sivas Milletvekili Ulaş Karasu, DHMİ’ye yapılan atamalarla ilgili:
“Hava Seyrüsefer Dairesi’nin başına Bahçe Bitkileri mezunu Sinan Yıldız’ı Daire Başkanı olarak atadığını...
4 ay önce açık öğretimden mezun olan Tuncay Balcı’ya ülkenin ‘Havacılık Güvenliği’nin teslim edildiğini…
İlahiyat mezunu Mustafa Akkaya’yı Genel Müdür Yardımcısı yaptığını.” söylüyor.
“Niye ki 22 yıldır ülkeyi yöneten hükûmetin, bu konularda liyakatli yetişmiş bürokratı yok mu?” işte ben de bunu anlamıyorum.
*
Başarılı olabilirler mi?
Umarım olurlar da torpille gelenin pek de başarılı olduğunu ben göremedim.
*
Bildiğim bir şey var ki memleketim insanının hâli içler acısı.
Galiba yönetenlerimizin de…
Niye acaba?
*
Kur’an’da:
“Akletmez misiniz” denilirken…
“İşi ehline veriniz” denilirken, kime deniliyor bilmiyorum ya, vay bizim hâlimize!