Devlet içinde trol yapılanması

1)-Böyle devlet yönetimi olmaz, olamaz. İmparatorluklar döneminde de, Cumhuriyet döneminde de devlet yönetiminin her zaman kuralları vardır. İlk ve Orta Çağ''ın başlarında töre, sonraları kanunnameler ve ardından II. Mahmut''tan sonra hukuk ve kanunla, buna dayalı olarak yönetmeliklerle (nizamnamelerle) devlet yönetilmiştir. Cumhuriyetle de sürdürülmüştür.

AKP iktidarıyla, her şey ters yüz edilmiş durumda.

Görünürde ne kural var, ne de anlamlı bir devlet refleksi. Anlaşılan o ki devlet aygıtının fizîken görülmeyen ve fakat uygulamada hissedilen o doğal ritmi gitmiş, ortaya; "ben yaparım olur" düzeni gelmiş.

Önceki gün CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel''in açıkladığı, İçişleri Bakanlığı içinde yuvalanmış, gücünü, enerjisini bizzat İçişleri Bakanı''ndan aldığı anlaşılan, devlet içine çöreklenmiş trol yapısı bunu gösteriyor. Bu yapı, öyle bir alanda kendine yer tutmuş ki, tıpkı hırsızın karakolun içinde şebeke kurması gibi devletin iç güvenlik merkezine yerleşmiş.

8 bin trol.

Maaşları dolambaçlı yollardan, milletin parasıyla veriliyor. Görevi belli. Psikolojik savaş ya da operasyon. Özellikle anayasal bir kurum olan ve demokrasinin olmazsa olmazlarından olan muhalefeti kamuoyu önünde etkisizleştirmek. Siyaseti olağan gidişatından saptırmak. Bunun için "Algı" oluşturmak.

Aslında öyle olmayan bir şeyi, öyle imiş gibi göstermek.

Yani, kara, gri, beyaz, doğrudan veya dolaylı propaganda görevi yapmak.

İçişleri Bakanlığı''nın teşkilat ve görevleri hakkındaki yasada böyle bir yapı kurmak var mı?

Yok.

Anayasa''da var mı?

Onda da yok.

Öyle ise?

Öyle ise yasa dışı, devlet içinde devlet olmağa yeltenen örgütü bu.

"Ananı kadı bellemiş derdini kime anlatacaksın" hesabı.

Düşünebiliyor musunuz? Adamlar jandarmanın, polisin sosyal medya hesabını kullanıyor. Sen ben oradan gelen mesajları polis-jandarma sanıyoruz. Hâlbuki politik ajanlar onların adını kullanarak bizi yönlendiriyor.

Kim bilir başka hangi merkezlerden benzer trol ordularıyla idrakimize taarruz ediliyor da haberimiz yok.

Siyaseti kirletenler, devleti tanınmaz hale getirdi.

***

Bir de anında trolleşenler

2)-Biliyorsunuz hafta başında Fırtına obüslerinin devir teslim töreni vardı. Orada Cumhurbaşkanı CHP''yi hedef aldı. Komutanlar da alkışladı. CHP lideri Kılıçdaroğlu da tepki gösterdi.

Bunun üzerine başta iktidar medyası olmak üzere tüm yandaşlar anında trol mantığına geçtiler. "CHP lideri PKK''ya değil, Türk Ordusuna saldırdı" diye.

Kıyaslamaya bakar mısınız?

PKK-Türk Ordusu.

İnsanın sorası geliyor: O konuşmayı alkışlayan komutanlar, Türk ordusu mu yoksa ordunun çalışan üst düzey bürokrasisi mi? Hepsi bugün emekli olsa Türk ordusu emekli mi olmuş sayılacak?

Elbette hayır.

Ordu bir kurum.

Bugün de var, yarın da.

Komutanlar dâhil atlar ve üstlerin tümü maaşlı çalışan personel.

Kamu görevlisi yani.

Birincisi bu.

İkincisi de Kılıçdaroğlu, komutanların alkışlama (onaylama) davranışını eleştiriyor. "Tarafsız olmalısınız" demeye getiriyor. Hani bir zamanlar dilimize dolanan "Aklımızla alay etmeyin" sözü vardı. İşte o misal, trolleşmenin mantığı, iktidar basının ve politikasının içine sinmiş. Haberi ve mesajları anında çarpıtıyor. Böylece topluma, doğru bilgi, gerçek anlamıyla sunulamıyor. Bir başka açıdan söylersek, doğruluk kazanmıyor, doğruluk eğip bükülerek, gizleniyor. Bunu yapanlara sorsanız hepsi Müslüman.

Hafta başından bu tarafa Kılıçdaroğlu''na yapılan benzer bir çarpıtma Akşener''e de yapıldı. FETÖ''cülük yapıştırmağa çalışıldı. Hâlbuki iktidarın her gün ortalığa saçılan, çeşitli bakan yardımcıları var. Saçılan bu haberlerde, iktidar-FETÖ iltisaklılar listesi görülüyor. Lakin saray medyası görmezden geliyor.

Sonuç olarak Türkiye''de devlet içine yerleştirilmiş, yasa dışı bir trol ordusu var, bir de trolleşen saray medyası var. İlaveten buradan beslenen iktidar taraftarları var.

Yazarın Diğer Yazıları