Cumhur'da biat, Millet'te mutabakat
Millet İttifakı''nın önceki gün açıklanan "Ortak Politikalar Mutabakat Metni" ne anlama geliyor?
Söyleyeyim:
En dışardan Türkiye''ye bakıldığında iki şey söylüyor.
BİR, açıkladığımız 2300 ortak mutabakat (uzlaşı) maddesi, Türkiye''de 20 yıllık AKP iktidarının yarattığı hasar tespitidir. Ortak uzlaşıya vardığımız maddelere tek tek bakarsan, ülkemizde nelerin eksik, neyin hatalı ve nelerin de ülkemize zarar verdiğini madde madde göreceksiniz.
İktidarın aklı varsa bundan nasibini alsın ve kendi yarattığı yıkımı açık ve net bir biçimde maddeler halinde görsün.
Demem o ki Millet İttifakı, "Ortak Mutabakat Metniyle", "7 ana başlık, 2300 madde"de en başta Erdoğan olmak üzere AKP iktidarı ve onun ortaklarına "Alın kendinizi görün" fotoğrafı sunuyor.
İKİ, Türk milletine ve seçmene, aynı zamanda siyasi tarihe; "Ülkemizin içine düşürüldüğü durum bu. Biz bunu; farklı fikir, düşünce ve ideolojilere sahip partiler olsak da aynı ülkenin insanları, aynı devletin yurttaşları, aynı ortak tarihi geçmişin sahipleri olarak işte hepinizin huzurunda "Anlaşamazlar" diyenlere rağmen, uzlaşarak, anlaşarak ülkemiz sorunlarını çözme iradesine ulaştık. Şimdi sıra sizde", diyor.
Millet İttifakı gerçek bir "İttifak" görünümü verirken, "Cumhur İttifakı" bir ittifaktan çok MHP ve BBP''nin AKP''ye biatı olarak yansımaktadır. Bu durum, görünürde AKP''nin özelde ise Erdoğan''ın tüm kararlarına razı olan partiler şeklinde yürümektedir.
Madalyonun iki yüzünde görülenler böyle. Bir de ittifakın süreç içinde ortaya koyduğu göstergeler var.
Nedir onlar?
Şudur:
-"Birbirine benzemez" denilen siyasi partiler, birbirine benzeyen ortak metin oluşturmayı başarmışlardır. Böylece tarih önünde gerçek bir demokrasi örneği vermişlerdir.
Başka?
-Türk Eğitim Sisteminin yarattığı ve amaçladığı, "aynı devletin yurttaşları olma" bilincini somutlaştırmıştır.
-Türk demokrasisinin ve Osmanlı''dan başlayan "Modernleşme" sürecinin ulaştığı noktayı göstermesi bakımından önemlidir.
-Türkiye''nin uluslaşma sürecinde büyük kırılmalar yaşansa da büsbütün başarısız olmadığını göstermektedir.
-Aynı zamanda, katı ideolojiler ve siyasal çatışmalar döneminin sona erdiğinin, uzlaşı kültürünün çatışmanın önüne geçtiğinin göstergesidir.
-Dini yok saymayan ve fakat din eksenli siyaset yerine, ahlakı öne çeken, kuralları önemli sayan, rasyonel siyaseti öne çıkararak yol almışlardır.
Eksikleri var mıdır?
Elbette.
Lakin bu metin, adı üstünde bir mutabakat (uzlaşı) metnidir.
Bir konuda uzlaşabilmeniz için bazı kararlarınızı ertelemek zorunda kalırsınız. Başka bir ifade ile bütün uzlaşılar, belirli tavizler sonunda gerçekleşir.
Demokrasi dediğimiz şey de tam olarak bunu ister. Bunun için parlamentolar kurar. Her bir kanun için o parlamentoda komisyonlar kurulur. Siyasi partiler, aldıkları oy ve çıkardıkları milletvekili sayısına göre temsil edilir. Komisyon ele aldığı konuyu tartışır, ülke ve millet için bir uzlaşıya (mutabakata) varır.
Doğrusu budur.
Lakin AKP iktidarlarıyla, milletin çıkarının önüne iktidarın ve partisinin çıkarları konularak yasa yapılmaktadır. Onu da bırakın, "Torba kanun tasarısı" diye bir yöntem getirdiler. Kanunların torbası mı olur?
Her bir kanun toplumsal ihtiyaca, adalet kurallarına ve yasalaştırma felsefesine uygun olarak belirli ilkelere göre çıkarılır.
Doğru yöntem budur.
Her şeyi bozan AKP iktidarının bozamadığı tek ilişki düzeni, Millet İttifakı olmuştur. Onlar, bilimsel ölçütlere uygun, alanında uzman kişilerle, Türkiye''nin ihtiyaçlarını tespit ederek profesyonel bir yönetim süreciyle hedefe yürümüşlerdir.
Cumhurbaşkanı adayını belirledikten sonra, seçimi kazanmaları haline gene aynı yönetim felsefesiyle yol alacaklar gibi görülüyor.
2300 madde ve "Mutabakat" olayı, başlı başına Türk siyasi tarihine hem damga vuracak bir çabayı ve hem de büyük siyasal dönüşümün başlangıcını göstermektedir. Siyasal büyük değişim işte budur.