Yine Türk adı siliniyor
Aklınız "Türk"le bozmuşsunuz. Türk'ü silerseniz, ABD'nin madalya takacağını, AB'nin bilmem ne nişanı vereceğini mi sanıyorsunuz!
Bilmiyorum, herhâlde Abdullah Öcalan'a yaranmak için siliyorsunuz. Muhakkak "Serokumuz gücenmesin. Erken seçime gideceğiz, ihtiyacımız var. Ali Kemal Özcan'ı bu defa İmralı'ya gönderip mektup getirtmeyeceğiz. Doğrudan Serok'u ekranlara çıkaracak, kendi ağzından oy isteyeceğiz." diyorsunuz.
(Ara not: Ali Kemal Özcan! Uzun zaman oldu konuşmayalı. Profesörlüğe yükselmişsin. Profesörlüğünü kimileri "manidar" buluyorlar. A. Öcalan'dan mektup getirmenin mükâfatı diyorlar. Hatta, doçentliğinden sonra hiçbir eser, makale vermediğini iddia ediyorlar. Sen ise "Benim profesörlüğüm gecikti bile..." diyormuşsun. Ali Kemal! Köşeme yabancı değilsin. Seninle güzel güzel konuşmuş, aynen yayınlamıştım. İnsanların ağzı torba değil ki büzesin. Muhakkak vereceğin cevabın vardır. Bu köşe senin. Bekliyorum.)
Kültür ve Turizm Bakanlığı bazı korolardaki "Türk" adını silmiş. Haberi okuyalım:
"Bazı koroların isminde yer alan 'Türk ibaresi' çıkartıldı. Düzenlemeler kapsamında Şanlıurfa'daki Devlet Türk Halk Müziği Korosu Müdürlüğü'nün ismi Şanlıurfa Sıra Gecesi Müzik Topluluğu Müdürlüğü, Elazığ'daki Devlet Klasik Türk Müziği Korosu Müdürlüğü'nün ismi Elazığ Kürsübaşı Müzik Topluluğu Müdürlüğü, Diyarbakır'daki Devlet Klasik Türk Müziği Korosu Müdürlüğü'nün ismi Diyarbakır Medeniyetler Müziği Korosu Müdürlüğü, Edirne'deki Devlet Türk Müziği Topluluğu Müdürlüğü'nün ismi ise Rumeli Müzikleri Topluluğu Müdürlüğü olarak değiştirildi... Söz konusu düzenlemeler, Güzel Sanatlar Genel Müdürü Murat Salim Tokaç'ın 23.03.2021 tarihli yazısına Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un onay vermesinin ardından gerçekleştirildi."
"Türk"e saldırının farkına varıp duyuran ise eski CHP milletvekili Barış Yarkadaş.
Cephe gerisinde her Türk'e saldırıda PKK mevzi kazanıyor.
Siz ad değiştirmekle ne kazanmış oluyorsunuz?
Tartışılacağını, tavır alınacağını, hiç aklınıza getirmediniz mi?
En basit teklifte Saray iki satır kararname çıkarırdı. Bu defa Bakan'ına havale etti. "Türk" silindiğine göre, emir yukardan gelmiştir. Kendi başlarına "Türk"e karşı duramazlar.
Geçmişte açık açık Türk düşmanlığı yapıyorlardı. Tavrımızı net koymuş, "Türk Adını Silme Planı" kitabını çıkarmıştık. Çok yere ulaşmıştı bu kitap. Muhakkak Saray kütüphanesinde de vardır. Okumalılar!
15 Temmuz Darbe Teşebbüsü'nden sonra "Türk"e ihtiyaç duymuşlar, iki lafın biri "Türk" olmuştu. Hatta İran'da uzun yıllar kalan bir Siyasî İslâmcı abileri, "Ne oluyoruz arkadaşlar, hazır Türk silinmişken, 'Türk' demeye başladığınız!" mealinde sitem etmişti.
Yine "Türk" hedefte. Demek ki asıllarına rücû ediyorlar.
Size asla meydanı boş bırakmayacağımızı ve asla "Türk"ü sildirmeyeceğimizi bilin. Türk Adını Silme Planı kitabımızın "Ön Söz"ünü tekrarlayacağım:
"Türk", tarihin hiçbir döneminde etnik kimlik olmamıştır. Her zaman bir 'çatı'dır ve çatının altında pek çok oda vardır; bütün odaların kapıları birbirine açılır, geçişler çok rahattır, uzun süre birbirinin odasına otururlar, kaynaşırlar, aynîleşirler.
Türkiye'de ise sol liberal, Neo-İslâmcı ve bölücü kesimde "Türk" alerjisi "kin"e dönüşmüştür."
Kin sizi bir yere götüremez. Kendi topuğunuza sıkarsınız.
"Türk" varsa ülkemiz vardır, "Türk" yoksa ülkemiz yoktur!