Türk ve dünya kültüründe yılbaşı
Her ulus kültürel kimliğine, ancak geleneklerine sahip çıkmakla kavuşur. Gelenekler toplumların yaşam biçimini yansıtır. Kişilerin geleneklerini yaşatıp yaygınlaştırması onların belirli amaçlar doğrultusunda kenetlenmesini, birlik ve beraberliklerini güçlendirmesini sağlar. Yılbaşı kutlamaları aslında bizim millî bayramımız olup Hristiyan âleminin Noel adı ile kendilerine mal ettikleri bir Türk geleneğidir.
Batılılar, İsa''nın doğum gününü, 25 Aralık olarak gösterip, Christmas yani Noel adı ile dünyaya yaymışlardır. Noel Baba''ya kırmızı beyaz tulum giydirilmesi ise ticari amaçla reklam için Coco Cola adına reklam afişleri hazırlayan Haddon Sundblum''un yaptığı uydurma bir eylemdir.
Noel Baba karakterinin atası Türk karakteri Ayaz Ata''dır. Ayaz Ata, Türk Mitolojisine göre kışın soğukta ortaya çıkan, kimsesizlere ve açlara yardım eden, garipleri sevindiren efsanevi bir kimliktir.
Türklerin ulu atası Ayaz Ata, Nardugan''da (yeni yılda) size de nasip, kısmet iletsin. Bizim bayramımız Nardugan''ı alıp Noel yapanlara, Ayaz Ata''mıza da Noel Baba diye sahiplenenlere inat geleneksel kültür değerlerimize sahip çıkalım.
Hakkında nice öyküler ve masallar anlatılan Ayaz Ata menkıbesi bizlere eski folklorumuzdan gelmektedir. Türk halk anlatımlarında, iyi niyetli, yardım sever, Ayaz Ata kimliği ortaya çıkmış, ilk önce ona Kutsal Baba, Çam Baba, daha sonra Ayaz Ata demişlerdir. Ayaz Ata; ceketi, botları ve uzun beyaz sakalıyla bilinen bir karakterdir. İnanışa göre, uzun, gümüş mavimsi cübbesi, tüylü şapkası ve kardan yapılmış tacıyla bilinen "Kar Kız" isimli torunuyla birlikte tüm ihtiyacı olan insanlara gizli yardım ederek onları mutlu etmiştir. Yaptıkları iyilikler hep gizemli kalmıştır.
Noel Baba, Türk kültüründe mitolojik dönemlere uzanan Ayaz Ata''dır. Noel Baba efsanesi tarihi bir kişilik olan Anadolu''da yaşamış Aziz Nicolas ile ilişkilendirilir. Aziz Nicolas MS. 300 yıllarında Patara (Fethiye yakınlarında bir antik kent) olarak bilinen Demre (Antalya-Kale ''de doğmuştur. Onun çocukluk ve gençlik dönemlerinin güzel olaylarla dolu olduğundan söz edilir. O, Myra''da yani bugünkü Antalya''ya bağlı Fenike-Kaş üzerinde bulunan şu anda Kaş ismini alan Demre ilçesinde Baş Piskoposluk yapmıştır.
Yeni yıl kutlamalarının ve Noel Baba gibi figürlerin kökeni de Hristiyanlık''tan çok daha antiktir. Hristiyanlık öncesindeki mitolojik anlatılara göre Tanrı Odin''in gün dönümünde bacalardan evlere girdiği ve insanlara hediyeler bıraktığına inanılırdı. Noel Baba''nın evlere hediye getirmek için seçtiği yol da bu mitolojik inanışlar üzerine kurgulanmıştır.
Ayaz Ata ülkemizde pek bilinmese de kültürümüzün önemli bir parçası olan bu geleneğin Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan gibi Türk devletlerinde hâlâ kutlanmakta olduğu bilinmektedir.
Prof. Dr. Muazzez İlmiye Çığ bu konuda "Kadim Türkler, güneşin zaferini ve yeniden doğuşunu, büyük şenliklerle ''Akçam Ağacı'' altında kutlardı. Nardugan olarak bilinen bu bayram, Hunlar tarafından Avrupa''ya taşındı. Hristiyanlar, Nardugan törenini İsa''nın doğumuyla ilişkilendirip Noel adıyla kutlamaya başladı." demektedir. Bizim de katıldığımız aynı görüşü, Prof. Dr. Nurullah Çetin, Prof. Dr. Özkul Çobanoğlu ve Shurubu Kayhan da bilim aleminin ortak görüşü olarak işaret etmektedir.
Türk Kültüründe Yılbaşı, her yıl 22 Aralık''tan sonra gelen ilk dolunayda kutlanır. Bunun nedeni 21 Aralık günü en uzun gecedir, günler uzar. Bu yüzden Türklerce 22 Aralık gününü takiben ilk dolunayın çıktığı gün yeni yılın ilk günü olduğu için yılbaşı olarak kutlanır.
Yeni yıl, eski zamanlarda Türklerin kutladığı yeniden doğuş bayramıdır. Türklerin, tek Tanrılı dinlere girmesinden önceki inançlarına göre, yeryüzünün tam ortasında bir akçam ağacı vardır. Bu çam ağacına hayat ağacı denmektedir.
Çam ağacı, Altay destanlarında yeniden dirilişi sembolize eder. Yıllardır, Hristiyan adeti olarak görülen çam süsleme geleneği de, aslında bizim Atalarımızdan miras kalmış önemli bir geleneğimizdir. Çünkü Türkler, Türk Mitolojisi''ne göre tüm insanların türediği ağaç olan Akça çamları süsler ve bu ağaçların altında geleneksel oyunlar oynar, kopuz eşliğinde şarkılar söyler ve eğlenceler düzenlerlerdi.
Hayat ağacı, Orta Asya''da olduğu gibi Anadolu''da da motif olarak halı, kilim, nazarlık, kırlent vb. işlemelerimizde görülmektedir. Çeşme başlarında, çinilerde ve Türk kültürünün önemli tarihi belgelerinde karşımıza çıkmaktadır.
Bugün yılbaşı ağacı diye çam dallarının süslenmesi bu geleneğin uzantısıdır.
Noel, sanıldığı gibi Hristiyanlara özgü bir bayram değil, eski bir Türk geleneği olan ve İsa''dan önce Yılbaşı olarak kutlanan Türk Halk Bayramı Nardugan''a, batılıların noel adı ile sahip çıkmasıdır.
Nardugan, yeniden doğuş bayramı, anayurtları Orta Asya olan ve Mezopotamya''ya göçen Sümerler''e Türklerden geçtiği, oradan da Anadolu aracılığı ile Eski Roma''ya geldiği ve günümüzdeki 1Ocak yılbaşının temelini oluşturduğu sanılmaktadır.
Avrupa''ya giden Hunlar adetlerini orada devam ettirince batılılar da onlardan görerek kendileri de yapmaya başlamışlardır.
İznik konsülünde bu adeti İsa''nın doğuşu olarak kabul edelim demişler ve Hıristiyanlar kendileri de kutlamaya başlamışlardır. İsa''nın doğumu ile hiç bir ilgisi yoktur. İsanın doğumu 6 ocaktır. 25 Aralık''ın ise Hıristiyanlar için bir kutsallığı olmadığı gibi 31 Aralık''ın da ilgisi yoktur.
Nasıl tüm Türk toplumlarının en önemli değerlerinden biri olan Nevruz bizimse, nasıl, Anadolu''nun çeşitli yörelerinde Hıdırellez, Yeşil Gün; Kırım Türklerince Tepreş; Makedon Türklerince Ederles gibi adlarla anılan Hıdırellez bizimse, Yılbaşı da bizimdir.
Nardugan, Türkler ile Sümerler''de aynı adla anılan yeni yıl bayramıdır. Halen Türkmenistan''da bayram olarak kutlanmaktadır. Binlerce yıldan beri birçok kültürde nar, bolluk ve bereket simgesi olarak kullanılmıştır.
Türk kültüründe bolluk, bereket ve doğurganlığım sembolü olan nar kırılarak yeni yıla girilmesi o yılın bolluk ve bereket ile geçmesine yönelik bir dilek dileme ritüelidir. Yılbaşında nar kırılarak girilen senenin bolluk ve bereket içinde geçeceğine inanılır.
31 Aralık''ta yılbaşı kutlamaları, 16. yüzyılda Almanya''da başlamış, sonra Fransa''ya ve tüm dünyaya yayılmıştır. Bu yayılışla her ülkede kültürden kültüre değişiklik gösteren bazı gelenekler oluşmuştur. Amaç her kültürde yeni yılın mutluluk ve şans getirmesidir.
Yılbaşında iyi şans, refah ve aşk getireceği inancıyla kırmızı iç çamaşırı giyme geleneğini başlatanlar İtalyanlardır. Çin''de; yılın ilk günü ön kapıları mutluluk ve iyi şans getirmesi için kırmızıya boyanır. Yunanistan''da; kapıya yeniden doğuşu simgeleyen bir soğan asılır. Singapur''da; içinde dileklerin yazılı olduğu beyaz küreler nehre bırakılır. Danimarka''da; yılbaşı gecesi kullanmadıkları eski tabaklar komşularının kapılarının önünde kırılır. İspanya''da yılın 12 ayını temsilen 12 üzüm tanesini yeni yılın ilk saniyelerinde yiyerek kutlama yapılır.
Yeni yılınız kutlu olsun.
Azerbaycan ve Anadolu âşıkları arasında köprü
ÂŞIK VEYSEL’LE ANILAR DEMETİ
BİR NİSAN DÜNYA ŞAKA GÜNÜ
TÜRK KÜLTÜRÜNDE KUŞAK
Türk Kültürünün Halk Bayramı Nevruz
Çanakkale Savaşına Girişimiz Ve Anılardan Yansıyanlar
İstiklâl Marşımız, Türkiye Cumhuriyetinin bir belgesi, vatanımızın tapusudur.
Dünyanın güzelliği, kadınların gücünde saklıdır
Balkanlardaki Anadolu
Batı Müziğini Anadolu Müziğiyle Harmanlayıp Bir Döneme Damgasını Vuran CEM KARACA









