R. T. Erdoğan, nihayet ABD''nin yeni başkanı Joe Biden''la Brüksel''de bir masaya oturdu. Şu değerlendirmesi önemli:
"Türkiye DEAŞ belasına karşı göğüs göğüse mücadele etmiş, Suriye''nin kuzeyinden bu örgütün sökülüp atılmasını sağlamış tek NATO müttefikidir. Sınır ötesi operasyonlarımız sayesinde, 8 bin 200 kilometrekareden fazla alanı terörden arındırdık. Terör meselesinde örgütler arasında ayrım yapan, iyi terörist-kötü terörist sınıflamasına giden çarpık anlayış, mevcudiyetini ne yazık ki koruyor. Böyle ikircikli bir tavrın terörü yok edemeyeceği, bilakis terör örgütlerine cesaret vereceği açıktır… PYD/PKK''ya verilen desteğin artık sonlandırılması gerektiğini açıkça dile getirdik."
ABD''yi düşman ilan edelim, ama NATO içindeyiz, çok yönlü bağımız var. İster istemez bir araya geleceğiz. İpleri koparamayız.
ABD ile ilişkilerde İsrail faktörünü göz önünde tutmadan mesafe alamayız. Git-geller bizi yorar.
2009''da Davos''ta "van minut" çıkışının, ileride bize maliyeti hesap edildi mi? Sanırım, bu maliyetten bir TV kanalında ilk bahseden biz olduk. Sonra yazılarımızda da temas ettik. Başka gazeteciler, ucundan ucundan "van minut"e dikkat çektiler.
Devleti, hamasetçiler değil; akıl yürütenler, siyasetlerini dengede tutanlar yönetebilirler.
ABD siyasetine hâkim belli çevreler ülkemizin varlığına tahammül etmeleri gerektiğini öğrenmeliler. Türkiye sınırları içinde 84 milyon insandan bahsediyoruz. Yetmedi, Balkanlarda, Asya''nın öbür ucuna dayanan Rusya''nın hemen her bölgesinde, Çin''de, Afganistan''da, İran''da var olan Türkleri de dikkate almak mecburiyetindeler. Nerede Türk varsa, muhakkak bir "Turan damarı" da vardır. Dün bahsettik.
ABD, PKK''ya, güya IŞİD''le mücadele ediyor, diyerek bir ordu donatacak silah veriyor, militanları eğitiyor, parayla besliyor. (ABD''nin =Siyonistlerin) bütün meselesi bizi zayıf dengede tutmak.
Putin ayrı belâ. Tel Rıfat''tan füze fırlatarak Afrin''de hastaneyi bombalayanları Rusya koruyup gözlüyor.
PKK''nın tetiği çeken ellerinin ardında ABD var, Rusya var. İran var demek istemem ama!...
Türkiye, Suriye''de pekişmelidir. Onun için oranın insanını kazanacak faaliyetlerde bulunmalıdır.
Konya merkezli Vefa Turan Birliği Derneği''nin başkanı Harun Maral ve arkadaşlarının yakın zamanda, insanî yardım için Suriye''de bulunduklarını yazdım. Dernek AFAD''la koordineli çalışıyor.
Harun Maral "Asıl ilgi alanımız yetim ve ailelerini kaybetmiş kimsesiz çocuklar." diyor. Çarpıcı bilgiler veriyor:
"Suriye topraklarında iç savaşın yetim ve kimsesiz bıraktığı çocukların hırsız, dilenci gibi nahoş kimliklerle sokaklarda kalmaları acı bir gerçekti. 4-5 yıl önce gittiğimizde gördük ki, 16-17 yaşına gelen yetimlerin terör gruplarının elemanı olması tabiî karşılanıyordu. Bu tablodan etkilenen Milliyetçi Ülkücü STK''lar Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı bölgesinde kültür merkezleri açarak bu çocukları himaye ettiler. Artık yetim çocukların büyük bölümü dilencilik ve hırsızlık yapmıyor. Onlar, Türk STK''larının kontrolündeki kültür merkezlerinde psikolojik destek alan Türkçe ve Türk alfabesi öğrenen, çeşitli branşlarda eğitilerek topluma kazandırılan birer birey hâline dönüşüyorlar. Dernek olarak Çobanbey''de yeni bir yetim ve kültür merkezi inşaatına yakın zamanda başlayacağız."
"İnsanî müdahale" çok ama çok önemli. Bu kavram üzerinde duracağız. Karşımıza çarpıcı örnekler çıkacak. Sonra.
