'Sürgünde muhalefet - Namık Kemal'

Namık Kemal'in Hürriyet gazetesi yeni harflere aktarılarak yayınlandı. Namık Kemal'in ve dönemin tanınmış "muhalif" isimlerin bütün yazılarını orada görebilirsiniz. (2. cilt. Sürgünde muhalefet: Namık Kemal'in Hürriyet Gazetesi (1868-1869) ve (1869-1870), 711+502 s., Vakıfbank Kültür Yayınları).

Osmanlı yazısından aktarmaları çok ama çok önemsiyorum.

Ertuğrul Düzdağ ilkin Derviş Vahdetî'nin Volkan gazetesini tek cilt olarak yeni harflere aktarmıştı. Sonra biz Türk Yurdu'nun 1911'den 1928'e kadar olan bütün sayısını Osmanlı yazısından aktarmış, Türk Ocakları'nın kapatıldığı 1931'e kadar olan yeni harfli sayılarını da tıpkı basım olarak 14+3 cilt hâlinde yayınlamıştık. Sonra çevirimiz Dergâh, Anadolu Mecmuası, Resimli Kitap ciltleriyle sürdü. Daha yayınlayacaklarımız var.

Osmanlı harfleri öğretilsin, bulup okusunlar, boş laf. Osmanlı harfleri "öğrenenler" ne eski yayınları bulabilirler ne de okuyabilirler. Bunu adınız gibi bilin! Onun için mevkuteler mümkün olduğu kadar yeni harflere aktarılmalıdır. Niye önce mevkuteler? Geçmişin içtimaî, siyasî, edebî gelişmeleri kavrayabilmenin tek yolu periyodik yayınları takiptir.

Namık Kemal'in fikir, kültür ve siyasî hayatımızda aynı bir yeri vardır.

Hürriyet gazetesi Yeni Osmanlılar'ın sesidir. Tabiî ki muhaliftir. O dönemde kimi zaman barışık olmakla beraber, yine satır aralarına zerk edilen fikirleriyle, muhalefeti bütüncüdür.

Gide gide Abdülhamit tahttan indiriliyor, Meşrutiyet'e geçiliyor, Cumhuriyet yolunun taşları döşeniyor.

Hürriyet'in tamamını, bütün engelleri aşarak büyük bir emekle yayına hazırlayan Alp Eren Topal'dır. Sözü ona bırakıyorum:

"Bu sene Hürriyet'in 150. yıldönümü. 29 Haziran 1868'de Londra'da Rupert Street 4 numarada ilk nüshası basılıp da Yeni Osmanlılar'in muhalif sesi Avrupa'da, İstanbul'da ve Şarkın farklı köşelerinde yankılanmaya başlayalı bir buçuk asır oldu. Osmanlı tarihindeki ilk örgütlü entelektüel muhalefet hareketi olan Yeni Osmanlılar, Tanzimat idaresinin baskıları neticesinde 1867'de Avrupa'ya kaçtıklarında muhalefetlerini Avrupa'dan yayımladıkları gazetelerle devam ettirdiler. Namık Kemal ve Ziya Paşanın sırtladığı Hürriyet bunların arasında en uzun soluklu olanıydı. Yeni Osmanlılar keyfi idareye karşı meşrutiyetin, dizginsiz iktidara karşı meşveretin, tefrikaya karşı bir meclis çatısı altında ve siyaset dairesinde uzlaşmanın, zulme karşı adaletin, istibdada karşı hürriyetin, hem içerde hem dışarda galibin değil haklının hükmünün geçtiği bir düzenin, adam kayırmacılığa karşı emaneti ehline vermenin, hediye, rüşvet ve borç ekonomisine karşı tasarruf ve planlı kalkın­manın, cehalete karşı ilim ve irfanın davasını güttüler. Bürolarında dirsek çürüttükleri ve işleyişindeki aksaklıklara bizzat şahit oldukları devletin 30 sene kadar evvel Gülhane Hatt-ı Hümayunu ile hem kendine hem de halkına verdiği sözlerin gerçekleşmesini talep ettiler. Dahası bu talepleri mümkün olduğunca geniş kitlelere duyurabilmek adına Türkçe nesirde bir devrimin öncüsü oldular. Bu dava adına defalarca sürgünü ve hapsi göze aldılar ve bir kısmı nihayet, o bir yandan aşkla sevip bir yandan da haraplığı ve nizam­sızlığı karşısında eleme gark oldukları İstanbul'dan uzakta, sürgünde son nefeslerini verdiler."(Sunuş'tan, Ağustos 2018)

Yayının imlâsı bizim de kullandığımız imlâ. Ses uyumlarına dikkat edilmiş. Olur olmaz şapkalarla, ayın, hemze kesmeleriyle kafa karıştırılmıyor. Keşke indeks de konsaydı.

Yeri geldikçe, Namık Kemallerin Hürriyet gazetesine atıfta bulunacağız. Geçmişten alacağımız o kadar çok ders var ki...

Okumak lâzım.

Yazarın Diğer Yazıları