'Reis Bey Kanalı'

"Çin''in mayısta Mars''a iniş yapan uzay aracı Zhurong … videolarını paylaştı." haberi yeni.

(Türkçe notu: Haberde "iniş yapan" deniyor. "İniş yapıyor", "çıkış yapıyor", "bekleme yapıyor"... O kadar sık kullanılıyor ki... Türkçemize zulmediyoruz! "İnen" de, "çıkan" da, "bekleyen" de!... Kaç defa hatırlattım, bilmiyorum!)

Türkçemizden bahsetmek için bu cümleyi almadım. Çin Millî Uzay Dairesi (CNSA), uzay aracının iyi çalıştığını belirterek "Mars''tan Çin Komünist Parti''sine (CCP) ve ana vatana güvenli bir şekilde rapor veriyor ve partinin kuruluşunun yüzüncü yıl dönümüne yaklaşırken uzaklardan tebriklerini gönderiyor." ifadeleri kullanıyor.

"Çin Komünist Partisi" ve "ana vatan" öne çıkarılıyor, Uzay aracının adı da "ana vatan"la bağlantılı: Zhurong.

CNSA Başkan Yardımcısı "Ateşin insanlığın atalarına sıcaklık ile aydınlık getirdiğini ve insanlık medeniyetini aydınlattığını" söylüyor. "Zhurong" kelimesindeki "zhu" dilek, "rong" da entegrasyon ve iş birliği anlamına geliyormuş. Arkadaş, "İyi dilek, barış, insanlığın kader ortaklığı..." gibi hoş şeyler sıralıyor. Ancak, gerçeği örtüyor. Zhurong''un Çin mitolojisinde ayrı bir yeri var. "Ateş tanrısı" demek. Adamlar tarihlerine bağlı. Bir itirazımız elbette olamaz. "Barış"tan bahsetti. Doğu Türkistan''da Türklerin ne çektiğini yazmayalım. Sıralarsak insanlık utanır.

İki gün önce uzaya haberleşme uydusu fırlattık. Bizimkiler de Çinlileri örnek alıp ilk haber olarak Saray''a bir selâm çaktırmasınlar sonra, dedim. Varsa yoksa Ak Parti. (Ak Parti dediysem siz Reis Bey anlayın.)

Bir arkadaşım köşesinde başlık atmış: "İtiraz Erdoğan''adır kanala değil!". Bu başlık bile Ak Parti''de neyin öncelikli olduğunu belirliyor. (Bu arkadaş, Ak Parti''nin kuruluşu için büyük emek vermişti. Bir kere milletvekili yapıldı, bir daha yapılmadı. "Vefa bu mu?" diye düşünmeden edemiyor insan. O sıra çıkardığı dergide ben de kendi çizgimde yazıyordum.)

Kanal için güya temel atıldı. Sonra İBB açıkladı. Önceden çevre yolu için yapılması planlanan köprü inşaatına başlanmış.

Bu kanal İstanbul''u yutma kanalıdır. Buna kesinkes inanıyorum.

Arkadaşım, Reis Bey''i öne çıkardığı yazısında kanalın gerekliliğini sıralıyor:

"Yetkililerin verdiği bilgiler lehte ve aleyhte görüşler alınmış konu uzmanlarınca değerlendirilmiş ve, / -Keskin dönüşler ve sert akıntı bakımından Boğaz''a göre daha emniyetli seyir, / -Boğaz''daki trafik yükünün azaltılması, / - Boğaz''da tarihi dokunun korunması ve güvenliği, / -Can ve mal güvenliği, / -Yatay mimari ile modern yerleşim alanı, / -İnşaat aşamasında 10 bin, işletme aşamasında binlerce istihdam. / -Yeni bir uluslararası suyolu ve yeni bir kent oluşturulması amacıyla bir devlet projesi olarak hayata geçirilmesi..."

Bunlar tespit değil, bahane. Bu bahanelerin hepsinin cevabı var. Onları da ele alacağız.

Montrö Antlaşması''ndan bahseden yok. Hangi gemi "Reis Bey Kanalı"na para verip geçer?

"Reis Bey Kanalı" dedim. Gayriihtiyarî çıktı. "Recep Bey Kanalı" da diyebilirdim. "Recep" diyenlere çok kızıyor. Saygısızlık olurdu. Yâranları "Reis" sıfatını çok seviyorlar. "Reis Bey Kanalı" uygun bir adlandırma.

"Ya kanal ya İstanbul" noktasına geldik. (İtirazcıların sloganı. Kim söylediyse yerinde söylemiş.)

Bir inat uğruna ülke bataklığa sürükleniyor. Aman ha!..

Yazarın Diğer Yazıları