Neymiş Hay Dat?

Ermeni Diasporasının “Türk” sözcüsü diyebileceğimiz biri gerçeği yazmış: “Bana göre,1915 konusunda değişimin dinamiği hükümetin elinde değil artık! Onlar, kaçırmakta olduklarını bildikleri bir trenin son vagonuna can havliyle atlamak istiyorlar. Ama, 2015’e doğru, tarihî bir cinayeti kabul etmekten, bu cinayet için özür dilemekten ve yaratılan yıkımı telafi etmek için Ermenistan ve diaspora ile görüşmeye başlamaktan başka bir seçenek yoktur. Bu yolu açan her girişim iyidir ama sadece yolu açacağı için... Bitireceği için değil... Bunun görülmesi gerekiyor. Bunların yapılması için çok mu bekleriz? Acelemiz yok ki!” (Taner Akçam, “Heyecanlandırmadı, çünkü biz çok değiştik!”, Taraf, 25 Nisan 2014).
Daha iki gün önce ne demiştik: Kapıyı aralarsan sonuna kadar açtırırlar!
Diaspora’yı en iyi tanıyan bir eski Dev-Yolcu yazıyor bunu. Hapisten kaçıp Diaspora Ermenileri arasında kendisine “yurt” tuttu. Çok iyi yetiştirdiler, profesör bile yaptılar, bütün arşivlerini ona açtılar. Onun içindir ki, o yazıyorsa Diaspora’nın ve Erivan’ın görüşüdür.
Ermeniler Türklere şunu yapmıştı, Türkler Taşnakçı çetelere karşı şu tedbiri almıştı, demenin çok ötesine geçtik.
Acı paylaşmak ayrı bir şey... Kim olursa olsun, ölümler insanı kahreder. Hele siz küçük yaşlarınızda, çevrenizde “kırım” diye adlandırılmış hikâyeler dinlemiş, bu hikâyeler aklınızın bir köşesinde granitleşmişse, Allah bir daha o günleri göstermesin, dersiniz.
Kin, kin duyanı yer bitirir. Hrant Dink sanırım, bunu fark etmiş ve Diaspora’ya seslenmişti; siz önce Erivan’a bakın, oranın ihtiyaçlarına bakın, demişti.
Ermeni megalo ideası Hay Dat’ı bilirsek nihaî hedefi de biliriz.
“Hay Dat” (Hai Tahd) Ermenice bir isim tamlamasıdır. Hay “Ermeni”, Dat ise “dava” anlamına geliyor. (Mahmut Niyazi Sezgin’in ayrıntılı araştırmasına dayanarak bu “Ermeni Davası”nı (Megalo ideasını) işlemeye devam edeceğiz.

***

Suriyeli Türkmenler için yardım
Konya Türk Ocağı çok faal... Hemen her hafta bir faaliyete imza atıyor. Buğra Kitabevi’yle ortak imza günleri olağan hâle geldi. Konferanslar peş peşe... Şimdi ise Suriyeli Türkmenler için yardım kampanyası başlatıyorlar. Komşu ülkelerdeki Türklerin bizden başka dayanakları yok. Suriye’de iç savaş bütün hızıyla sürüyor ve Türkmenler ayrı bir cephe... Savaştan kaçan çok sayıda Türkmen Türkiye’ye sığındı. Dayanılmaz acıklı hikâyeler duyuyoruz. Türkiye’den gidip Türkmenler safında savaşanların olduğunu şehit gelmeseydi bilmeyecektik. Eski Giresun Ülkü Ocakları Başkanı Selami Aynur Suriye’de Türklerin yanında savaşırken şehit düştü. Bilmiyorum ama Türkmenlerin “insan”a değil, başka desteklere ihtiyaçları fazla. Bu hükûmet “Türk”le ne kadar problemli olsa da, kan çeker derler ya... Bir eski “ülkücü” olarak İçişleri Bakanı Efkan Alâ’nın (Bakan Bey, soyadınızın doğru mu yazdım?), Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun, yüreklerinin bir tarafında belki kırıntılar kıpırdar. Devlet desteği halk desteğinden çok ama çok önemli...
Konya Türk Ocakları, Türkmenler için gıdadan giyime, ev eşyasına kadar yardım toplayacak. Bilginiz olsun. Konya Türk Ocağı sitesinden ayrıntıyı öğrenebilirsiniz.

Yazarın Diğer Yazıları