Hoşt!! Geri durun!

HDP'li 9 milletvekili ve Cumhuriyet gazetesinin 9 yazar ve yöneticisi tutuklandı...

HDP bizatihi PKK'dır. Uzun zamandır devlete kafa tutuyorlardı: "Bizi tutuklayamazsınız.. İfade vermeyeceğiz... Erkekseniz gelin!"

Peki, Cumhuriyet gazetesinin yazarları, yöneticileri niye tutuklandılar? Hiç anlamadım... Cumhuriyet Vakfı'nda bir usulsüzlük buldunsa alırsın ifadelerini, mahkemeye verirsin, sonunda tutuklanırlar veya tutuklanmazlar... PKK'ya ve FETÖ'ya destek, dersen... PKK tarafında oldukları açık... FETÖ için buna kimseyi inandıramazsın. PKK tarafında olmanın da bir ölçüsü var. Delil bulduğun an atarsın içeri. Herkes hayretle niye gözaltına alındıklarını birbirlerine sorunca, zevahiri kurtarmak için AA'ya bir haber yaptırdılar; evlere şenlik… Ne dediklerini bile bilmiyorlar!

Aslında, HDP/PKK'lılar için de şu denilebilirdi, Cumhuriyetçiler için de: İfadeye çağırdın gelmediler... Zorla getirdin... Sordun... "İfade vermeyeceğiz" dediler. Bu da bir ifadedir. İddianame üzerinden hükmünü verirsin, cezasını kesersen, alırsın içeriye...

Herhâlde, FETÖ'cü diye dershanelerinin, bankalarının önünden geçeni bile tutunca, bir denge kuralım hesabı yaptılar.

Amansız bir savaşa girilmişken, PKK'nın içimizdeki siyasî uzantılarının ellerini kollarını sallaya sallaya dolaşmaları, horozlanmaları, ikide bir Avrupa'ya ABD'ye gidip Türkiye'ye gammazlamaları ne derece doğru?

Devlet elbette tedbirini alacaktır.

Kemal Kılıçdaroğlu diyor ki: "Siyasetle gelen siyasetle gitmelidir."

Binali Yıldırım'a soruyorlar K. Kılıçdaroğlu'nun sözünü... O da: "Seçimle gelen terörle içi girerse hesap verir." cevabını veriyor

B. Yıldırım mı doğru söylüyor, K. Kılıçdarıoğlu mu?

PKK'ya laf söyletmesinler, Meclis'i mülevves emelleri için basamak yapsınlar, PKK'lıların tabutlarını omuzlasınlar, taziyede ağıt düzsünler, sonra onlar seçimle gelmişti, de!

Evet seçimle geldiler. Ama bunlara oy verenler kimler? Bir; kandırılmışlar, iki; PKK'ya gizli veya açıktan destek verenler, üç; R. T Erdoğan'a duydukları hıncı PKK'yı destekleyerek yüreklerini soğutmak isteyenler... 5 milyonu geçin, isterse Türkiye'nin yarısı oy versin... Bu tespitlerim değişmez!

Başbakanlık, HDP/PKK'lıların gözaltına alınmalarıyla ilgili bir bildiri yayınlıyor... Türkçe, Kürtçe ve İngilizce... Batıya derdini İngilizce anlatacaksın, içeride de Türkçe. Mahallî dille bildiri neyin nesi? Türkiye'de Türkçeden başka bir dil konuşan, hiç Türkçe bilmeyen, otonom veya bağımsız bir bölge mi var da, PKK'ya ayrı bir statü verildi, anlasınlar diye mahallî dille açıklama yapılıyor?

İktidarı ellerinde tutanlar, bir ara 36 dilimli bir Türkiye'den sık bahsederlerdi. Biri de PKK'nın sahiplenmek istediği etnisite... O zaman bari 36 mahallî dille bildiri yayınlansın, eşitlik sağlansın! Açıklasınlar... PKK'nın istediğini karşılamak için mi, böyle bir yola gidildi?

Entel takımı telaşa düştü. Aman ha! HDP'liler Batı'da el üstünde tutuluyorlar... Üzerimize gelirler!

Doğru! Batı'nın maksadı, HDP/PKK üzerinden Türkiye'ye diz çöktürmek.

Behey andavallılar! PKK bu kadar mı gözünüzü boyadı?!

Batılılar, HDP'lilerin tutuklanmalarının izahını Türkiye'den isteyeceklermiş. Bizim bir sözümüz olabilir bunlara: Hoşt!! Geri durun!

Yazarın Diğer Yazıları