HDP-Taşnakçı zihniyet dayanışması

HDP, TBMM''de, Biden''ın Türkiye''nin aleyhine "soykırım" demesine karşı ortak açıklamaya imza atmadı.
Mesele Taşnakçılık olunca HDP''lilerin gözleri ışıldıyor; "Hepimiz Ermeni''yiz" grubunun saflarına dâhil oluveriyorlar. O partideki Taşnakçı zihniyetteki milletvekili Garo Paylan, "106 yıl sonra, Soykırımın mimarı Talat Paşa isimli caddelerde yürüyoruz. Talat Paşa isimli okullarda çocuklarımızı okutuyoruz. Almanya''da bugün Hitler isimli caddeler olsaydı, Hitler isimli okullarda çocuklar okusaydı nasıl bir Almanya olacaksa, öyle bir Türkiye''de yaşıyoruz" diyebiliyor.
HDP, A. Öcalan''ın direktifiyle eş başkanlığı ihdas etti. "Eş milletvekilliği"ni de ihdas etmeliydi. Biri etnikçi-sosyalist olurken, bir diğeri ona paralel Taşnakçı-sosyalist neden olmasın!
Etnikçi solcusu da etnikçi sağcısı da "Türk"e karşı aynı safta birleşiyor. Bütün bilgiler belgeler ortaya konduğu hâlde HDP, "Türkiye Ermeni Soykırımı ile 106 yıldır yüzleşmedi. Yüzleşilmeyen suç tekrarladı, yüzleşilmeyen suç, bugünlere taşındı. Büyük suç cezasız kaldı, ayrımcılık ve nefret suçları sıradanlaştı. / Ermeni Soykırımı her şeyden önce; insani, hukuki ve toplumsal bir mesele olarak bugün adil bir şekilde yüzleşilmesi ve kabul edilmesi gereken bir meseledir." diyecek cüreti bulabiliyor.
HDP''lilerin yaşadıkları ülkeyle ilgileri yok. Tam manasıyla 5. kol faaliyeti yürütüyorlar. Böyle bir partinin hangi ülkede yeri olabilir ki, bizde yeri olsun.
Bir de "soykırım" dedirtmek isteyen Pontusçular var.
Ermeniciler ve Rumcuların ortak noktası nedir biliyor musunuz? Sultan Alparslan''dır.
Ani, Ermenicilerin kutsadıkları şehir. Kars''a 45 km. uzaklıkta Arpaçay''ın hemen kıyısındadır. Zamanında gittim, araştırdım. Harabelerin hemen karşı tarafı Ermenistan''dır. Arpaçay sınır. Ani, zorlu bir mücadeleyle fethedilmiştir (16 Ağustos 1064).
Bizanslılar, 26 Ağustos 1071''de Malazgirt''te yenilgiye uğradılar. Anadolu''nun kapısı Türklere tamamen açıldı. Bu kapı öyle bir açıldı ki, gide gide Kostantinopolis''in surları bile aşıldı. Biden, "soykırım" derken, "Konstantinopos"i araya sıkıştırdığını hatırlatırım!
Ermeni Pakraduni Hanedanlığı''nın başşehri Ani, Bizans''a tâbi idi. Bizans imparatoru ayaklanıp başımıza iş açmasınlar diye Ermenileri Ani ve çevresinden toplayıp Anadolu''nun içlerine ve Balkanlar''a aktardı. Ermeni tarihçi Urfalı Matheos olup bitenleri, Türklerin şehri alışını, Vekayiname''sinde, hayıflanarak anlatır.
Ermeniler Rumlardan çok şikâyetçiydiler. Urfalı Matheos''un ve Süryanî tarihçi Mihael''in sözlerini sonra vereceğim.
Hoybun''dan bahsettik.
Hoybun, kendilerini "Kürt" gören veya destek veren birileri ile Ermenicilerin ortak kurduğu bir örgüttür. Bu örgütün Bağdat temsilcisi ise Dr. Şükrü Mehmet Sekban idi. Sonra "yanlış"tan dönüyor ve Fransızca "Kürt Meselesi" kitabını yayınlıyor.
İki gündür temas ettiğim Nevzat Eminoğlu''nun beyin çeperlerini zorlayan "Bediüzzaman Said-i Nursi ve Ermeni Sorunu" başlıklı yazısı, sanki Hoybuncuların "İslâmcı" kanat versiyonu. (Bu yazı Independent Türkçe''de yayımlandı. Tepkiler üzerine kaldırılmış olmalı ki, yazıya ulaşılamıyor. Nevzat, Muş Alparslan Üniversitesi''nde sözüm ona "Kürtçe" dersi veriyor(du). Bu yazısından sonra açığa alınmış. "Yanlış anlaşıldım." diyor. Merak etmesin, destekçileri çok. Tekrar işinin başına döndürülür, "ümmet"i "zehirleme" faaliyetlerini yürütür.)
Daha söyleyeceklerimiz var. Yarın.

Yazarın Diğer Yazıları