HDP... Ah bu ne sevgi!
HDP'de eş başkanlık var. Biri dişi, diğeri er.
2013'te çıkan bir haber:
"KCK'nin 6 gün süren dokuzuncu genel kurulunun sonunda örgütün üst yönetiminde önemli değişiklikler oldu. 162 delegenin katıldığı kongrede, KCK Genel Başkanlık Konseyi organı kurulurken Yürütme Konseyi Eş Başkanlığına Cemil Bayık ile Bese Hozat getirildi. / Örgütün bugüne kadar liderliğini yürüten Murat Karayılan ise PKK'nın silahlı kanadı HPG'nin başında görevlendirildi."
PKK'nın bu kongresi "eş başkanlık" sisteminin hayata geçirilmesi kararının alındığı kongredir.
Kadınlar gününde Ekrem İmamoğlu'nun iki partinin kadın "genel başkan"ını tivitinde anarak kadınlar günü kutlaması tartışmalara yol açtı.
Anılan diğer kadın Pervin Buldan HDP'nin iki genel başkanından biri. PKK'nın kongresinde alınan karara uyularak HDP'de "eş başkanlık" (yarım genel başkanlık) tahsis edilmiştir. Çünkü başkan A. Öcalan'dır. Bu köşede verdim, Pervin Buldan, İmralı'da, A. Öcalan'a "Başkanım" diye hitap etmiştir.
Diğer partinin başkanı ise, geçmişte PKK'nın kurucu başı için Alparslan Türkeş'ten mülhem "Ermeni dölü!" demiş, büyük tartışmalar olmuştu.
(Ara not: Türkeş, "Ermeni bozuntusu Öcalan Kürt değildir, Kürtçe konuşmayı da bilmez. Teröristlerin milletvekilliği geçerli değildir." demişti. İmralı duruşmalarında şehit yakınlarının avukatı Fuat Turgut, A. Öcalan'ın yüzüne karşı yekten "Baban Ermeni mi?" diye sormuş, Mahkeme Başkanı ise, bu sorunun cevaplandırılmasını istemediği hâlde, A. Öcalan cevap vermekte ısrar etmişti. 6 Haziran 2019 günü çıkan "Öcalan'ın Ermeniliği!" başlıklı yazımızda konu ettim. Türkeş'in "Ermeni" demesi meselesine de bir açıklık getirmek istiyorum: Biliyorsunuz Türkeş, Ermeni liderlerle görüşürdü. Burada kastedilen "Ermeniler" değildir; geçmişteki çok acı hâdiselerden hareketle, halk arasında "Ermenilik"e yüklenen anlamdır. Şevket Süreyya Aydemir'in Suyu Arayan Adam'da yazdıklarını okursanız, kastedileni daha iyi anlarsınız. Ayrıca sosyolojik araştırmalarıyla tanınan bir ilim adamımıza bu meseleyi sormuştum. Türkeş'in yanındaki bir isim. Muhtemelen bu "Ermenilik" meselesini telkin eden de o idi.)
Pervin Buldan ile diğer parti başkanı eş değer görülüp yan yana getirilemez. (Ben de aynı cümlede göstermemek için ismini vermedim.)
Yavuz Ağıralioğlu'nun itirazı yerindedir. Muhakkak not edilmelidir. İleride atılacak adımlarda ölçü olur.
HDP'ye sahip çıkmak, demokrasinin olmazsa olmazı demek, PKK'ya, hâliyle teröre prim vermektir. PKK'nın uzantısı diyorsan kapatılır.
Yeni bir haber:
"Avrupa Parlamentosu, İspanya'dan ayrılmayı savunan Katalonya eski Başkanı Carles Puigdemont ile o dönem ayrılıkçı hükümetin Sağlık Bakanı Tori Comin ve eski Eğitim Bakanı Clara Ponsati'nin dokunulmazlığını kaldırdı. İspanya mahkemelerinden kaçarak Ekim 2017'den bu yana Belçika'da yaşayan Puigdemont ile yine AP milletvekili olan iki ayrılıkçı Katalan siyasetçi hakkında parlamentoda yapılan üç ayrı oylamada, 705 sandalyeli mecliste 400'den fazla AP üyesi dokunulmazlıkların kaldırılması için oy verdi."
Biz ise HDP'li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması meselesini tartışıyor ve Avrupa'dan da ikide bir zılgıt yiyoruz.
HDP sevgisinin demokrasiyle alakası olamaz. Oyuna gelmeyelim.