Devlet Bahçeli haklı!

Türkiye’de siyaset çok garip bir hal almaya başladı…

“Ülkeye ve millete hizmet etme sanatından” rakipler üzerinden kendi yanlışlarını, tornistanlarını meşrulaştırma, koltuğunun bekasını perçinleme sanatına döndü siyaset…

Bunun son örneğini MHP’nin son grup toplantısında Devlet Bahçeli’nin Meral Akşener’e yönelik sözleri ile gördük…

Bahçeli, Akşener’in İYİ Parti Diyarbakır İl Kongresi’ndeki sözlerini eleştirip, “MHP''ye ihanetin, tarla kurultaylarının, imza kampanyalarının nedeni sanıyorum çok daha netleşmiştir. Biz biliyorduk, bununla birlikte herkes de görmüştür.” dedi…

Sözlerinin devamında ise, “bir zamanlar yan yana olduğumuz kişiler” diye kastederek İYİ Parti’deki Ülkücüleri Akşener’e karşı tavır almaya çağırdı…

Bahçeli böyle konuşunca benim aklıma Meral Akşener’in MHP’deki değişim sürecinde genel başkan adayı olarak söylediği bir söz geldi.

Akşener, “MHP’de paradigmayı değiştireceğiz” demiş, Bahçeli yanlıları topyekûn kıyameti koparmıştı.

“Genel başkan olursa MHP’nin çizgisini değiştirecek. MHP’yi yörüngesinden çıkaracağını itiraf etti. MHP’nin paradigmasının neresinden memnun değil” diye maval okumaya başladılar…

Oysa yıllardır MHP’yi stabil tutup soğuk savaş kalıplı siyasete hapseden ve iktidar yolunu kapatan bir soruna işaret etmişti Akşener o sözüyle…

Milliyetçi siyaseti güvenlik doktrininden ibaret olarak çevreleyen sınırları ortadan kaldırma niyetini ortaya koyuyordu…

MHP’yi iktidara taşıyacak yolu işaret ediyordu…

Sonra ne oldu?

Ülkücü irade ve hukuk çiğnendi, çiğnetildi, MHP’de değişim engellendi.

Bahçeli’nin koltuğunu borçlu olduğu İslamcı iktidarın üssüne çevrildi Türk milliyetçisi MHP!

Dün Akşener’i MHP’nin çizgisini değiştirecek olmakla itham edenler, bugün ortada çizgi bırakmadı…

Cumhuriyetin kuruluş misyonunu temsil iddiasındaki MHP;

Cumhuriyeti başımıza geçirmeye çalışanlarla,

Andımızı faşist bir ayin görenlerle,

Seçim kazanmak için terörist Öcalan’dan mektup sipariş edenlerle,

Sığınmacı süsü verilmiş Arap ve Afgan istilacıları ümmet kılıfına sarıp Türk egemenliğini Anadolu’dan kazımak isteyenlerle,

Türk devletinin millî iktisadisini, millî servet ve varlıklarını yedi düvele peşkeş çekenlerle,

15 Temmuz''u Çanakkale''ye, 30 Ağustos''a rakip yapanlarla,

İdlib''de, Libya iç savaşında millî ordu olan TSK''yi ihvan-ı müslimin siyaseti için kullananlarla,

Almanya''ya milletvekillerinden bir heyet gönderip federal yapıyı incelettirenlerle beka ittifakı yapıyor ve ittifak kurduktan sonra bunlar olduğu halde AKP’ye tavır alamıyor!

Bir ara AKP’nin MHP’nin çizgisine geldiğini savunanlar da vardı…

Bahçeli, en şiddetli şekilde parlamenter sistemi savunurken şahsın rejimleşmesini, rejimin de şahıslaşmasını sağlayan sistemi başkanlığına karşı çıktığı Erdoğan’a tedarik etmedi mi?

Sadece bu örnekle bile kimin kimin çizgisine geldiği ortada değil mi?

Bahçeli İYİ Partili Ülkücülerden Akşener’e tavır bekliyor da, Cumhur İttifakı kurulduktan sonra iki kez Erdoğan’ın “Türkçülük bölücülüktür” demesine ne tavır gösterdi?

Duyan, gören oldu mu?

Kurucusu Erdoğan’a danışmanlık yapan İslamcı kontrgerilla SADAT’ın dili Arapça, başkenti İstanbul olan, Türk ulus devletini çok uluslu İslam Devleti’ne çevirmeye çalışan ve AKP’li isimlerin de kongrelerine katıldığı ASRİKA projesi için Bahçeli’nin grup toplantılarında çok kızıp havaya tokatlar attığını gören oldu mu?

1 Kasım 2015 erken genel seçiminde başkanlık karşıtı siyasetinizle aldığınız oyları TBMM’de Erdoğan’a sistem tedarik etmek için AKP’ye çek ettiniz için kendisine tavır gösterenleri hatırlıyor mu acaba Devlet bey?

Evet sayın Bahçeli. Size katılıyorum!

MHP’nin iktidar olmasını isteme ihanetinin, tarla kurultaylarının, imza kampanyalarının nedenleri bence de çok net…

Zira İYİ Parti’yi kuranları sürekli haklı çıkarıyorsunuz…

Yazarın Diğer Yazıları