Çubuk’ta linçten kurtuldu, CHP’lilerin lincinden kurtulamadı

Kemal Kılıçdaroğlu, 13 yıl yanlışı ile doğrusu ile 2010-2023 yılları arasında Cumhuriyet Halk Partisinin (CHP) genel başkanı ve ana muhalefet lideri olarak görev yaptı.

2014 Cumhurbaşkanlığı seçiminde Devlet Bahçeli ile anlaşarak CHP ve MHP’nin adayı olarak Ekmelettin İhsanoğlu’nu aday gösterdi ama kaybettiler.

"Adalet" yazılı bir dövizle Ankara’dan İstanbul’a 420 kilometrelik yolu, 25 günde yürüdü.

9 Temmuz 2017'de muhteşem Maltepe mitingi ile yürüyüş noktalandı.

2018’de Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçiminde AKP ve YSK tarafından seçime katılmaması için kumpas kurulan İYİ Parti’ye 15 milletvekili vererek seçime girmesini sağladı.

İYİ Parti’nin ölümüne engel oldu, doğumuna imza attı.

2018 cumhurbaşkanlığı seçiminde Muharrem İnce’yi aday gösterdi.

İnce kaybedince Kılıçdaroğlu’nu eleştirerek CHP’den ayrılıp Memleket Partisi’ni kurdu.

31 Mart 2019 yerel seçiminde İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına sürpriz adaylar olarak Ekrem İmamoğlu’nu ve Mansur Yavaş’ı gösterdi.

CHP, 25 Yıllık AKP saltanatını Ankara ve İstanbul başta olmak üzere 11 Büyükşehir’de yıktı.

21 Nisan 2019 tarihinde Ankara'nın Çubuk ilçesindeki şehit cenazesinde linç edilmek istendi.

6 Partiyi bir araya getirerek ucube tek adam rejimini yıkarak demokratik parlamenter rejimi kurmak için Millet İttifakı’nı oluşturdu.

14 Mayıs 2023’te 6’lı masanın sancılı şekilde de olsa Cumhurbaşkanı adayı oldu.

Partisinin de kendisinin de siyasi yaşamının yolunu açan Meral Akşener’in masadan kalkınca, yüzde 15’i aşan İYİ Parti yüzde 8-9’lara düştü.

28 Mayıs 2023’teki seçimi 2. turda Kılıçdaroğlu kaybetti.

İmamoğlu, “değişim” isteyince 31 Mart 2024 yerel seçimi sonrasını işaret eden Kılıçdaroğlu şöyle dedi:

  • “Gemiyi sağlam limana götürmek yine kaptanın görevidir. Gemiyi sağlam limana götüreceğimi herkes bilsin…”

CHP’nin 38. Kurultayı'nda Kemal Kılıçdaroğlu dedi ki;

  • “Bay Kemal'in yol arkadaşı olacaksan Bay Kemal'i arkadan hançerlemeyeceksin.”

Değişim ya da hançerleme gerçekleşti.

5 Kasım 2023’teki 2. turda Kılıçdaroğlu kaybetti, Özgür Özel CHP Genel Başkanı oldu.

O günden 6 Nisan’da yapılacak 21. Olağanüstü Kurultayına kadar Kılıçdaroğlu, Özel’in A Takımının da CHP’lilerin de medyanın da hedefi oldu.

Kurultay’da Genel Başkan adayı olacağı ya da gösterileceği senaryoları yayınlandı.

Ağır hakaretlere maruz kaldı.

Çubuk’ta linçten kurtuldu, CHP’lilerin lincinden kurtulamadı.

Aday olmayacağını net şekilde açıkladı.

Ve Özgür Özel’den aldığı davete, “Ben Kemal Geliyorum” diyerek katıldı.

Kurultay’ı izlerken ve Özgür Özel’in özrünü dinlerken şunları düşündüm:

Kılıçdaroğlu’na neden söz hakkı verilmedi?

Keşke aday olup konuşma hakkı alsaydı.

Konuşmasının başında şöyle deseydi:

  • Adaylıktan çekiliyorum ama bana yapılan hakaretlere ve iftiralara karşı cevap hakkımı kullanmak için aday oldum.

CHP delegeleri yuhalar mıydı, alkışlar mıydı bilemem.

Başta Özgür Özel olmak üzere Murat Emir ve Ali Mahir Başarır gibi bir çok isim Kılıçdaroğlu ile birlikte siyaset yapmadılar mı?

Bugün CHP yönetiminde değiller mi?

2002’den 2023’e CHP’nin tüm başarısızlıkları Kılıçdaroğlu’nun sırtına yükleyerek “günah keçisi” ilan etmek doğru mu?

Bu dönemin Milletvekilleri, Genel Merkez ve Parti Meclisi üyelerinin sorumlulukları hiç mi yoktu?

Yaşanan seçimler öncesi ve sonrası Meclis Grup toplantılarında ayakta alkışlanan Bay Kemal değil miydi?

13 yıl sevabıyla günahı ile genel başkanlık yapan Kemal Kılıçdaroğlu’nun itibarı CHP’nin itibarı demektir.

Unutulduğunu görüyor ve diyorum ki;

Vefa kelimesi sadece İstanbul’da semt adı değildir.

Yazarın Diğer Yazıları