Biden 'Soykırım' der mi?

Gözümüz kulağımız ABD''de... Joe Biden, bir yıl önce Diaspora Ermenilerine söz verdiği gibi 24 Nisan''da "Ermeni soykırımı" diyecek mi?
26 Mart''ta "Ermenistan istese Türkiye''yi kazanır" başlıklı yazımda o akıl almaz sözlerini vermiştim. Türkiye''yi hedefe koymuş ve sadece Ermenileri değil, başka grupları da sayarak bizi neredeyse Hitler''in önüne geçirmişti:
"Bugün Metz Yeghern''de (Ermeni soykırımı) Ermeni halkının karşılaştığı zulmü hatırlıyoruz. 1915''ten 1923''e kadar neredeyse 2 milyon Ermeni toplu olarak sınır dışı edildi ve 1,5 milyon erkek, kadın ve çocuk öldürüldü. Yunanlılar, Süryaniler, Keldaniler, Arameans, Maronitler ve diğer Hıristiyanlar da hedef alındı. Bu korkunç ve sistematik imha kampanyasını asla unutmamalı veya sessiz kalmamalıyız. (...) Eğer seçilirsem, Ermeni soykırımını tanıyan bir kararı desteklemeyi taahhüt ediyorum..."

Biden Türkiye''yi diğer ABD başkanlarına göre dahi iyi tanır. Başkan yardımcılıkları sırasında ülkemize dört defa gelmişti. Başkan seçildi, aylar geçti, Saray''ın sabırsızlıkla beklediği telefonu da açmadı. Belki de "soykırım" dedikten sonra telefonu açacak, yine bir denge kurmak isteyecektir.
Ermenistan halkı, diasporanın oyununa gelmemedir. Ermeni diasporası, bilmiyorum onların da Müslümanların zekâtına benzer yardım müesseseleri var mı? "Zekatlarını" verseler, halk iş derdine düşmez, ordu bile yenilmez bir güç olurdu.
Türkiye''de 100 bin dolayında Ermenistanlı bulunduğu söyleniyor. İstesek bunları geri gönderirdik.
Başından beri Ermenileri ve Rumları kendi halkım görürüm. Sınır sadece iki tarafın yaşadığı alanı belirlemek için konmalı, isteyen istediği yere sorgusuz geçebilmelidir.
Ermenistan''a gitmek fırsatım olmadı ama Yunanistan''da uzun uzun röportajlar yaptım, halkın gözünde Türkiye ışıltısını gördüm. Ne yazık ki, iki tarafta fanatikler, siyasîler halkın kafasını bulandırmak istiyorlar.
Geçen günlerde Ermenistan''ın cumhurbaşkanı Armen Sarkisyan Gürcistan''ı ziyaret etti. Protokol defterine usûlden bir şeyler yazıyorlar ya, o densiz/dengesiz, ziyaretin anlamına dair birkaç cümle karaladıktan sonra sayfaya Ağrı Dağı''nı çiziyor.
Daha yakın zamanda işgal ettikleri topraklardan sökülüp atıldılar. Gözleri Türkiye''de. "Ararat" onlar için bir hedef oluyor. Millî amblem yapmışlar. Paraları dâhil, her yerde "Ararat"ı görürsünüz.

"Ararat"ı idealize edebilirsin, Her milletin muhakkak kendi hesapları vardır. Ama sen bir başka ülkedesin. Ve o ülke de Türkiye''yle sınır. Birlikte Türkiye''ye yürüyelim mi, diyorsun?
"Ermenilerin, sözde soykırımın 50''nci yılına tekabül eden 1965''ten itibaren ''4T Planı''nı uygulamaya koyduklarını biliyoruz. Nedir bu 4T Planı; Terör, Tanıma, Tazminat ve Toprak. 1973''te başlayan ASALA terörüyle 34 diplomatımızı şehit etmişler[dir]… Şu anda 4T Planının ikinci safhası uygulama alanına konulmuştur. Bu ''Tanıma'' safhasıdır..." (Hale Şıvgın, "Açış Konuşması", Türk-Ermeni İlişkilerinin Gelişimi ve 1915 Olayları Uluslararası Sempozyumu Bildirileri (Haz. Hale Şıvgın), Ankara 2006, s. 7)
Prof. Dr. Hale Şıvgın''ın dediği gibi "soykırım"ın tanınma safhasındalar ve epey yol aldılar. Biden "soykırım" derse, sıra tazminat ve toprak talebine gelecektir.
Biz içeride birbirimize düşmanız, dışarısı bize düşman.
Allah Türk milletini koruyor. Bunun başka izahı olamaz.

Yazarın Diğer Yazıları