Beşir Atalay, PKK’dan Sorumlu Başbakan Yardımcısı iken, Lice’de dikilen PKK militanının heykel için: “Birden bire ortaya çıktı. Biri iki gazete yazdı. Provokasyondur.” mealinde konuşmuştu.
PKK’lılarla “kankalık” yeni tayin edilmiş AKP genel başkanının hoşuna gitmiş olmalı ki, kabinede sana yer vermese bile partide kendisi adına konuşma yetkisini verdi; bakanlıktan önemli: “AKP’nin görüntüsü, yapısı, kimliği sensin.” diyor.
Bu “şerefname”yi tam kalbinin üstüne gelen cebinde taşı Beşir Bey!
Profesörsün, sosyologsun, hukukçusun, bilmem nesin... Ne yayınlamışsın diye baktım, bulamadım. Elbette yayınların vardır. Ne üzerine çalıştın? Bildirirsen sevinirim!
Şuna ne diyeceksin? Küçük Ağrı Dağı eteklerinde PKK’lılar tören düzenliyorlar. “Çözüm”ü provoke mi ediyorlar, yoksa “çözüm”den istifade yer mi tutuyorlar? Hadi söyle Beşir Bey!
Sana göre PKK silâhı bırakacak... Bu kaçıncı silâh bırakma? Adamlar tam teçhizatlı tören düzenliyorlar ve üstelik halkın içindeler. Sen üstelik “Kandil’le görüşürüz.” diyorsun.
Var çaylarını iç, kebaplarını ye. Çaylarını içip kebaplarını yiyenleri yıllardır takip ediyoruz; kapıldılar gittiler. En son PKK’yı cilâlayan Ruşen Çakır adlı gazeteci... Ne zamandır “PKK için ölürüm.” havasında. Bu işler Hasan’ın (H. Cemal) üzerindeydi; onunla şekerrenk oldunuz. Daha öncesi palabıyık biri vardı Çandaroğullarından... Onunla da kanlı bıçaklısınız. Ha bir de İsmet İmset’i saymalıyım... Adam tümden kayıp!
Her dönem biri çıkıyor. Ruşen, bilfiil vazifeyi üstlendi. Eski “PKK koordinatörü” olarak söyler misin? Ruşen’le mi işi pişiriyorsunuz Beşir Bey?
Gücenme, üzülme... PKK’lılar sizden daha akıllı ve daha planlı. Sen ve senin gibilerini, “Dönemin Başbakanı”nın sözüyle söylersek, “ters köşe” yatırıyorlar.
PKK militanın Ağrı Dağı eteklerinde törenle açtıkları sembolik mezarlıkta yaptığı konuşma PKK’nın felsefesinin özetidir:
“Bugün çok önemli; Sevinci de, acıyı da aynı anda yaşadığımız gündür. 1926 yılında başlayan Ağrı Dağı isyanın yıldönümüdür. İsyan katliam ile bastırıldığında Türk gazeteleri ’Biz Kürtler’i öldürdük. Artık Kürtleri mezara koyduk. Kürtler artık başkaldıramaz mesajını verdi. Biz de burada sembolik olarak bu mezarı buraya diktik. Manası çok büyüktür. Bugünbile Kürdistan topraklarında sömürgecilik hesaplarını yapanlar yenildi. Sonuç vermediler. Bugün kazanan Kürtlerdir. Başkan Apo öncülüğünde ve PeKeKe sayesinde kazanıyorlar. Bugün bu mesajı gönderiyor; ’Hayalî sömürgecilik burada meftundur.’diyoruz. Kürdistan toprakları üzerinde oynanan oyunları bozduk. Bundan sonrada Kürdistan üzerinde gerçekleşecek oyunlar ne ise maya tutmayacaktır. Sonuç göz önündedir. Kürtler bunu kanıtlamıştır. Görevimiz bitmemiştir. Bundan sonra mücadelemizi daha da yükselteceğiz. Halkla, gerilla ile PeKeKe ile birlikte Kürtler mücadelesini yükseltmeli. Baskı altında olan halklar için Kürtler mücadelesini yükseltmeli. Biz Başkan Apo’ya, şehitlerimize ve Kürt halkına söz vermişiz; onların yolunda ilerleyeceğiz. Hakikat yolunda gideceğiz.”
