Ermeni militanları hakikaten ateşle oynuyorlar. Dağlık Karabağ, Azerbaycan sahası içinde kalmıştı. Ayrı statüdeydi. Ermeniler rahat durmadılar. Başlarına belâ aldılar. Karabağ’ı bütünüyle kaybettiler.
Bence Karabağ’da bir tane bile Ermeni kalmamalı.
Karabağ, elbette Ermenilerin de memleketi. Kimilerinin ata yurdu ama orada Ermeni olduğu müddetçe yara kaşınacak.
Denildiğine göre 100 bin Ermeni, Ermenistan içlerine göçtü. 18 bin kadar Ermeni, Karabağ’da kaldı. Bence kalan Ermeniler ya Ermenistan’a göçürtülmeli ya da Azerbaycan içlerine yerleştirilmelidir. Zorlamayla, tehditle olamaz. Rızalarıyla bölgeden ayrılmaları sağlanmalıdır.
Neden? Karabağ’da kalan Ermenileri, Taşnakçılar rahat bırakmayacaklar, beyinlerine beyinlerine vuracaklardır. “Orası bizim. Siz orada Türklere hizmet ediyorsunuz. Türklerin hizmetlerinden faydalanıyor, Türklere vergi veriyorsunuz. Teşkilâtlanmalısınız, Türklerin düzenini bozmalısınız. Elinizden ne geliyorsa yapmalısınız. Gerekirse silah kullanmalısınız.” diyeceklerdir.
Diğer taraftan Karabağ’dan sürülen, kaçmak zorunda kalan Türkler yurtlarına döndüklerinde, ister istemez Ermenilerle karşı karşıya gelecekler. 1988-1994 arası Birinci Karabağ Savaşı’nda çok Türk’ü katlettiler. Katledilenlerin yakınları, komşuları, hınçla büyüyen yeni nesil Ermenileri gördükçe yüreklerindeki ateş dışa vurmayacak mı?
İntikam hırsıyla yananlar, istenmeyen hâdiselere de sebebiyet verebilirler.
Ermenistan’da bir Türk dahi yok. Olsa bile artık Türk adını kullanmamakta/kullanamamaktadır Zaten bunların sayılarında ya 100 ya 200. Ama Azerbaycan’ın bazı şehirlerinde Ermeniler kendi kimlikleriyle çok rahat yaşıyorlar.
Ermenistan’dan Türkiye’ye çalışmaya gelenlerin sayısının 100 bin dolayında olduğu söyleniyor. Kimse onlara “Sizinkiler Azerbaycan’da, binlerce Türk’ü katletti, yüz binlercesini sürdü. Siz niye buradasın?!” diyor mu? Gelmişler, devlet izin vermiş. Vermemişse, kaçak pozisyonundaysalar, ses çıkarmamışız, halkımız da onlara gidin öteye demiyor.
1916’da, şimdi Ermenistan’ın başşehri olan Erivan (Revan) çevresinde 370 bini aşkın Türk yaşıyordu.
1926’da Ermenistan'ın nüfusu 1 milyon 510 bin. Bu nüfusun 575 bini Türk!
Nerede bu Türkler? Katlanarak artması gerekmez mi?!
Tabiî biz bunları yazarken, karşımıza 1915 tehcirini çıkaracaklar. Biz “tehcir” diyoruz ama birileri “soykırım” diye bahsediyor.
Neyin ne olduğunu çok yazdık. Tekrar tekrar bu konulara girmeyelim.
Zamanımıza bakalım... Düşmanlık nereye kadar?
Düşünebiliyor musunuz... Türkler şimdi Karabağ’a, kendi öz toprağını aldı diye, içimizdeki “Hepimiz Ermeniyiz” grubu demeyeceğim artık, militanları Taşnakçıları sahiplenen bildiri yayınlamışlardı. Bu 123 kişinin yarıya yakını içimizde yaşayan Ermeniler.
Taşnakçılar Karabağ’dan Ermenistan’a geçenleri, bir müddet sonra içlerine yetiştirdikleri militanları katarak geri göndereceklerdir. Azerbaycan çok dikkatli olmalıdır.
***
Türkiye de Azerbaycan da Putin’in şu an Ermenistan’a duyduğu hınçtan azamî derecede istifade etmeli.
Uluslararası Ceza Mahkemesi Putin’i yakalama kararı çıkarmıştı. Ermenistan Parlamentosu yakalama kararını onayladı. Putin iyice hırslandı tabiî... İster istemez Türklere meyledecektir.
Karabağ bizim şimdi. Ermenistan ileride Batı’yı özellikle, Ermeni diasporasının güçlü olduğu Fransa ve ABD’yi yanına alarak ileri hamlelere başlasa da Rusya hemen yanı başında, ister istemez kendilerini frenleyeceklerdir.
Hazır, Karabağ alınmışken, Zengezur meselesi de halledilse. Putin ses etmeyecektir. Sovyetler diktatörü Stalin, Azerbaycan’ın Türkiye ile irtibatı kesilsin, diye Ermenistan sınırını İran’a kadar uzatmış, Nahçıvan’ı Azerbaycan’dan koparmıştı. Nahçıvan’la Azerbaycan arasındaki 43 kilometrelik mesafe, açılan bir yolla değil; belli bir bölüm tamamen Azerbaycan’a dâhil edilerek sınırlar yeniden çizilmelidir.
2020’de, 44 günlük Birinci Karabağ Savaşı sonunda imzalanan ateşkesin 9. maddesine göre Azerbaycan ile Nahçıvan arasında bağlantı kuracak bir koridor açılacaktı. İşte bu koridor Zengezur Koridoru.
Şartlar şu an müsait. Erivan’ı zorlamak, yoksa silahla alırız demek lâzım.
Hani Recep T. Erdoğan, bir gece ansızın geliyor ya... İşte öyle bir şey.
Reis Beyimiz, Aliyev’e bir gece ansızın aklını vermiş olmalı ki, Karabağ 24 saat dolmadan Azerbaycan’a geçti!
