Yandaşların MHP aşkı...

Türkiye yeni siyasal gelişmelere gebe... AKP, hiçbir adımı boşuna atmıyor. Hepsi bir planın parçası...

MHP'deki genel başkanlık yarışında rol almalarının temel nedeni de bu. Milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasının da, hatta terörle mücadeleye bu kadar önem vermelerinin nedeni de bu.

Diyeceksiniz ki mücadeleye mecbur kaldılar.

Evet!..

Mecbur kaldılar... Şartlar onları bu noktaya getirdi.

Doğru!..

Ancak durumdan vazife çıkardıkları da doğru. Tüm bu doğruların kesiştiği ortak hedef ise bambaşka bir şey...

Gelişmekte olan olaylar hedefe giden yolun taşlarını döşüyor... Ve bu sayede AKP, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başını çektiği asıl hedefe doğru planlı bir biçimde yol alıyor... Hedef kimseden gizli değil. Herkese açık. Üstelik de kendileri dillendiriyor. Ancak yol haritası ve ilerleme planı gizli...

Aklınıza şöyle gelebilir. "Milletvekilleri terörü destekliyor. Dokunulmazlıkları kaldırılmasın mı? Sen nasıl yorum yapıyorsun diye bana sorabilirsiniz?"

Sormakta haklısınız... Gerçekten de milletvekillerinin tutumu çoktan yüz bin kere ceza verilmesini hak etti. Bırakın şimdiyi çok önceden dokunulsaydı daha iyi idi. Ancak akıllarda AKP bunu neden şimdi ve şu sıralar ısrarcı bir şekilde sürdürüyor sorusu da var?

Gizli amacı ise olaylara iyice odaklandığınızda ve bir bütün olarak düşündüğünüzde ancak anlayabiliyorsunuz. Düz baktığınızda plan kendini çok belli etmiyor...

O plan ve bağlı olarak büyük ve ideal hedef, her ne pahasına olursa olsun rejimi değiştirmek, yeni bir devlet ve toplum inşa etmek ve sürekli iktidarda kalmak. Bunun için adres, başkanlık sistemi...

AKP, iktidar olduğu süre içinde siyaset oyunları kurma becerisi kazandı. Seçmen psikolojisini biliyor. Buradan hareketle seçmen davranışlarını yönlendirmeyi beceriyor... Dikkatinizi çekti mi bilmiyorum. Yandaş basın yayın dâhil, siyasetçilerin tüm kadrolarıyla birlikte en çok kullandıkları kavram nedir?

"Algı!.."

Başkalarını en çok suçladıkları kavram da bu.

Algı!

Niye algı?

Çünkü kendileri algı yönetimi üzerinde odaklı çalışmaktalar da ondan... Bunun için bir merkez kurdukları söyleniyor. AKP yanlısı tüm gazete ve televizyonlara bu merkezden geçen ortak haberler konuluyor. Manşetler bu sebeple benzer ve aynı. İçerik bu sebeple ortak. Bilinçli bir medya tekelleşmesi yaratılmış durumda. Bu tekelleşme, daha çok haber ve bilgi akışına yönelik ve asıl amacı o çok kullandıkları kavram olan "algı"yı yönlendirmek. Kitlelerde ortak bilinç yaratmak.

Bunun en son örneğini MHP kampanyasında gördük...

AKP medyası aynı anda eş zamanlı ortak ses verdi?

Anında TV'ler MHP kongresini tartışmaya başladı.

Eş zamanlı olarak da siyasetin odakları dile geldi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, neredeyse hukuku suçladı... Yargıtay'a taşınan kararı etkileyici sözler söyledi. Partisi dışında bir başka partinin iç işlerine sözlü müdahale etti.

Niye?

Çünkü MHP değişmemeli. Bahçeli ile devam etmeli. Etmezse AKP'nin gizli planı bozulabilir... Çünkü MHP'deki değişim, beraberinde AKP için siyasi risk taşıyor?

Bütün mesele bu...

En kısa zamanda doğu ve güneydoğuda ara seçim yapılabilir. Bu sayede AKP, referandum yolunu açacak 12 eksik milletvekilini tamamlayabilir. Üstelik ülke genelinde teröre karşı başarılı bir iktidar olmanın psikolojisini de arkasına alarak başkanlığı elde edebilir. Hesap bu... Burada tek riskli alan MHP'deki değişim... Çünkü siyaseti dönüştürücü gücü var... Öyle ise ne olur ne olmaz işi şansa bırakmamak ve MHP'yi statükosu içinde tutmak lazım değil midir?

Yazarın Diğer Yazıları