Ya Râbia Devleti ya...
“Devlet” dergisinin ilk sayısı 7 Nisan 1969’da çıkmış. Haftalıktı. 1978’e kadar böyle siyasî aktüel fikir gazetesi olarak devam ediyor. Sonra “Töre”, sonra “Bozkurt” çıkıyor... Anadolu’da üçü birden dağıtılırdı. Lisede ben üçünün de temsilcisiydim. “Töre” Haziran 1972’de, “Bozkurt” Ekim 1972’de aylık çıkmaya başladı. “Bozkurt” adıyla daha önce de dergiler çıkmıştı. Milliyetçi Hareket’in sesi olarak bu üç dergi vardı. Öncesinde “Millî Yol” ve “Millî Hareket” dergilerini saymalıyız.
“Devlet” yıllar sonra üç aylık fikir dergisi hüviyetinde çıkmaya başladı.
Dergiler zamanın da aynasıdır. Gazeteler günlük çıktığı için takibi zordur ama dergiler öyle değil; konular zamana yayılarak işlenir ve daha kalıcıdır. Günün sosyolojik şartlarını bilmek ve anlamak isteyenler dergileri taramalıdırlar. Bunun için, her zaman söylerim, periyodik yayınlara ulaşabilmeliyiz. Onun için Osmanlı yazısıyla yayınlanmış dergilerin yeni harflere aktarılmasında ön aldığımı hiç tevazu göstermeden belirtmeliyim. Hangileri mi? Çok yazdığım için tekrarlamayacağım. En sonuncu çalışmamız yeni baskıdan çıktı; herhâlde şu sıra dağıtıma veriliyordur: Dergâh. 42 sayılık dergiyi üç ciltte topladık; 3 bin sayfaya yakın. Şu zamanda okunması çok anlamlı olacak. Çünkü Yahya Kemal’in öncülüğünde işgal altındaki İstanbul’da yayınlanan bu dergi, Millî Mücadele’yi desteklemiş, âdeta fikir merkezi olmuştu. (Elimizde 51 sayı 9 cilt tutarında bir başka çalışma daha devam ediyor.)
Yeni “Devlet” dergisi Ankara’da Berikan Yayınları’nın bünyesinde çıkıyor (Tel. 312 232 62 18). Yayınevinin sahibi Cuma Ağca’yı böyle bir “yük” ün altına girdiği için tebrik etmeliyiz. Genel Yayın Müdürü Prof. Dr. E. Semih Yalçın. Yayın kurulundaki isimleri sayarsam derginin ciddiyetini de ortaya koymuş olurum: Prof. Dr. Abdurrahman Küçük, Prof. Dr. Mehmet Şahingöz, Prof. Dr. Saadettin Gömeç, Prof. Dr. Necdet Hayta, Doç. Dr. Selçuk Duman, Doç. Dr. Şennur Şenel, Doç. Dr. İlhan Aksoy, Yağmur Tunalı.
Prof. Dr. E. S. Yalçın derginin sunuş yazısında: “Türk devlet anlayışının bütün kurumlardan silinmeye, yok edilmeye çalışıldığı bu atmosferde Devlet’in yeniden çıkması, aziz milletimize ve onun düşmanlarına anlamlı bir mesajdır.” diyor.
İçindeki ilmî yazılar Türk devlet anlayışını vuzuha kavuşturacak nitelikte.
İlk yazı Prof. Dr. Vahit Türk’ün: “Orkun’dan Gelen ses” ... Orkun (Orhon, Orhun) Âbideleri, Türk’ün var oluşunu ve “devlet” olma hususiyetlerini veciz bir dille bize ulaştırır. Türklerin -Vahit Türk’ün de belirttiği gibi- “olgunluk” çağındaki eserleridir. Böyle eserleri ortaya koyabilmek için kesif bir kültür birikimi şart. Birikim için muhakkak tarih öncesi döneme uzanmalıyız. Ne yazık ki, bilgi eksikliğimiz fazla... Sovyetler yıkıldı; Orta Asya’da, Sibirya’da daha çok araştırma yapmak gerekir. Bunun için bence, devlet, diğer Türk devletleriyle işbirliğine girerek ortak bütçe oluşturmalıdır. “Devlet” dedim, devleti yönetenlerden bahsetmedim. İnşallah “Râbia Devleti” anlayışı geçecek, “Bozkurt Devleti” anlayışı yerleşecek ve yüzümüzü kendimize döndüreceğiz.
Lütfen “Devlet”i temin edin... Fikrimiz açılacak, gönlümüz açılacak, karamsarlığımız iyimserliğe dönüşecektir.