Türkler ve Cengiz yasası
Ak Parti yöneticisi bir profesörün Bayburt Üniversitesi’nde yaptığı asılsız, esassız “Türk yoktur.” mealindeki saçmalığı; dün bahsettiğim gibi, bu tartışmaların partisinin altını oyduğunu gören Recep T. Erdoğan’ın kerhen de olsa, “Ne bayrağı olacak! Türk bayrağı” diye BDP/PKK’lı milletvekillerine verdiği cevap, bizi, Türk tarihinin derinliklerine götürdü ister istemez... Sayısız belge... Hangi birini açıp densizlerin, inkârcıların, vurdumduymazların, kemik yalayıcıların yüzüne vuracaksınız!
AKP yönetiminin “Türk”ü silme emeline inat, Türklere dair ilmî araştırmalar o kadar yaygınlaştı ki, daha dün üç kitap birden geldi: Prof. Dr. İlhami Durmuş: “Türk Tarihinin Öncüleri: Alp Er Tonga-Tomris-Mo-tun-Attila-Bilge Kağan” (168 s.); Prof. Dr. Mehmet Bayrakdar: “Medler ve Türkler” (600 s.), “Yunanistan’da Saka Türk’ü Üç Filozof” (255 s.). (Üçü de Akçağ yayınlarından.
0312 432 17 98).
Bu eserlerin her biri tarihin bilinmeyen sayfalarını aralıyor. Madene ulaşmak için toprağı usûlünce eşmeli, asıl damarı bulmalıyız, değil mi? Tarih de böyledir; usûlünce yapılan araştırmalar bizi belgelere götürecektir. İlim adamı, bir şeyi ispat için değil; gerçeği ortaya çıkarmak için emek harcar. Bu üç eser de gerçekleri ortaya çıkarma çabasının ürünüdür.
Sıcağı sıcağına bahsetmek istediğim başka bir kitap var... Geçen gün, Habertürk’te, Fatih Altaylı, Prof. Dr. Celal Şengör, Murat Bardakçı ve Doç. Dr. Erhan Afyoncu’nın birlikte, yukarıda bahsettiğim, AKP yöneticisinin dengesiz sözleri üzerine yaptıkları programda, Cengiz Han’ın (1155-1227) asırlarca önce kurduğu hukuk düzeninden sözetmiş ve Cengiz Han’ın, komutanının tasarrufuna müdahale etmediğini ve kendi oğlunun başını vur dediği hâlde vurmamasını haklı gördüğünü söylemişti. Programı seyredenler bu defa Cengiz yasalarını merak etmiştir. Ali Bademci’nin, “Cengiz Yasası Timur ve Tüzükâtı” size doyurucu bir cevap verecektir.
“Cengiz Han Türk değildir.” deyip kestirip atanlar, o çağda, bütün İslâm ve Türk dünyasına hâkim olan Cengiz ve oğullarını incelediklerinde, nice derslerin çıkarılacağını göreceklerdir.
Bir ülke kanunlarla yönetilir. Astığı astık, kestiği kestik bile olsa, hükümdarın dayandığı bir taban vardır ve bu tabanı idare etmek için kanunlar vaz’etmesi gerekir.
Bu kanunlar içinde en meşhurları Cengiz’ın yasaları ve Timur’un tüzükleridir. Cengiz Han’ın yasalarına bir itiraz yok; ancak, derli toplu, bir arada gösteren kaynak problemi var. Emir Timur’un Tüzükat’ı ise tartışmalıdır. Kimileri böyle bir tüzükâtın olmadığını iddia ederler. Varsın Timur tüzük vaz’etmesin... Ama neden ortalıkta Timur’a ait olduğu iddia edilen bir kanunlar manzumesi dolaşıyor? Timur’da, buna sebep bir icraattan bahsedemez miyiz?
Bütün bunları büyük boy 312 sayfalık kitapta Ali Bademci ayrıntılı işlemiştir. (Ötüken Yay., 0212 251 03 50).
Ali Bademci, değişik kaynaklarda değişik rakamlarla verilen Cengiz Han yasalarını 36 maddede toplamıştır. Bu maddeler üzerinde ayrıca durmak gerekir. Benim dikkatini çeken bir madde, Hz. Ali’nin soyundan gelenlerin ve Kur’ân okuyucularının vergiden muaf olacaklarına dair maddedir.