Seccade krizi... İş nereye varır?

Şu anda anketlerde, cumhurbaşkanlığı yarışında Recep Tayyip Erdoğan''a karşı yüzde 2 ilâ yüzde 5-10 önde görünen Kemal Kılıçdaroğlu''na karşı amansız bir saldırı başlattılar.

Şimdi seccadeye bastı, diyecekler, yarın başka bir şey... O başka bir şey meşrep/mezhep meselesi. Bazıları o dağelden gelerek dokunduruyorlar. ("O dağelden", Yozgat ağzı. Yörede sık kullanılır. İlgisiz gibi görünerek, diye açıklayabiliriz.)

"Yandaşlar" seccadeye basma haberini şöyle veriyorlar:

"7''li koalisyonun Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu İstanbul Platformunun düzenlediği iftara katıldı. İftar sonrası basına servis edilen fotoğraflarda Kılıçdaroğlu ayakkabılarıyla seccadeye ters bastı. Aynı karede yer alan Canan Kaftancıoğlu ve CHP Düzce Milletvekili Aday Adayı Azade Ay da seccadeye ayakkabılarıyla bastı."

(Habere bakın! Seccadeye ters basmış! Düz mü basacaktı?!)

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ fırsatı kaçırmıyor: "Ayakkabınız ile bastığınız yer, müslümanların secde ederken kullandığı seccadedir." diye tivit atıyor. Böyle belki binlerce bombardıman...

Hamza Dağ''ın, "müslümanların secde ederken kullandığı seccadedir." derken "Müslüman"ı katarak sözü bir yerlere getirmek istediği çok açık. "Seccadeye bastı" dese yeterdi. Namaz örtüsü olduğunu herkes bilir.

Önceki akşam, haber kanallarının birinci tartışma konusu Kemal Kılıçdaroğlu''nun seccadeye basmasıydı.

Kemal Kılıçdaroğlu da bir tivit atıyor, üzüntüsünü dile getiriyor:

"Üzgünüm, seccadeyi göremediğim için çok üzgünüm. Dünyada kimseyi incitmek istemem, hele milletimi asla. Buradan istismarcılık yapanları ve kullandıkları propaganda aparatlarını da milletimizin vicdanına bırakıyorum."

Muarızların seccadeye basma meselesini nasıl kullanacaklarını bildikleri için CHP ayrıca mazeret sıralıyor:

"Fotoğraf çekimi sırasında yaşanan yoğunluk ve fotoğraf çektirmek isteyenlerin telaşı nedeniyle, yerde bulunan seccade fark edilememiştir. Bu tür durumlara yönelik hassasiyeti herkes tarafından bilinen sayın genel başkanımız ve il başkanımızın, ortaya çıkan bu talihsiz durum nedeniyle çok üzgün olduğunu belirtmek isteriz."

(Bu satırları yazan Türkçeye dikkat etmeliydi. İki yerde geçen "telaş/durum nedeniyle" değil; "telaş/durum yüzünden" yazılmalıydı. "Yaşanan yoğunluk" değil; "yoğunluk" zaten olan bir şey. "Yerde bulunan seccade" yazılmış. Basıldığına göre seccade zaten yere serilmiştir. İkinci cümleye hiç girmeyeyim!)

Bir süre kaldığım bir Arap ülkesinde, ezan okununca, meczup görünüşlü ilkel değnekliler ortaya çıkar, insanları "Haydi namaza!" diye kovalardı. Bu koşuşturmada namaza ayakkabılarıyla duranları da gördüm.

Bizde namaz kılınacak yerler temiz tutulur. Cami içlerine itina gösterilir. Cuma namazlarında cemaat fazla olduğu için cami dışına hasırlar serilir. Acaba hasırlar ara ara temizleniyor mu? Diyanet''in uyarıcı tedbiri var mı?

Muhalifler, kendileri Müslümanlar ya meseleyi sonra meşrebe/mezhebe getirecekler. İnsanlarımızı ayrıştıracaklar. Bunu geçen yıl, cumhurbaşkanlığı adaylığı için adlar dolaşırken açıkça yazdım. O yazıyı, aday adının açıklanmasına ramak kala yine yayınladım.

Fethullah''la de ilişkilendiriyorlar. Fethullah da seccadeye ayakkabıyla bastı, Kemal Kılıçdaroğlu da diyorlar:

"Bilindiği gibi teröristbaşı Fetullah Gülen, 15 Temmuz hain darbe girişiminin birinci yıl dönümünde Amerikan Wall Street Journal gazetesine verdiği ihanet röportajında, FETÖ''cülere mesaj verircesine ayakkabılarıyla seccadeye ters basarak aynı pozu vermişti. O dönem skandal fotoğrafını yorumlayan uzman isimler FETÖ elebaşı Gülen''in, ''Haçlı adına İslam''ı ayaklarımın altına alırım mesajı'' verdiğini ifade etmişti."

Allah bilir Alevîlerin cemevlerine ayakkabılarıyla girdiklerini yazacaklardır.

Alevîler cemevine ayakkabılarını çıkararak girerler.

Cemevlerine gider, dedelerle görüşürdüm. Zamanında bunları yazdım... "Alevîler ve Bektaşîler Arasında" kitabımızı biliyorsunuz.

Yine dedeyle görüşeceğim... Yerini de söyleyeyim: Küçükçekmece Garip Dede Cemevi. Ve ben o cemevinde, halıda, vakit daraldığı için, namaz kıldım. Camiler ne kadar temizse cemevleri de öyle. Arnavutluk-Tiran''da Bektaşîlere misafir oldum. Onlarda da aynı titizliği gördüm.

*

Kemal Kılıçdaroğlu''nun katıldığı iftarı düzenleyenler tedbirsizmiş. Kemal Kılıçdaroğlu ve yanındakileri bir odaya almışlar. Madem fotoğraf çekilecek, seccadeler neden kaldırılmadı? Şu da gerçek ki, seccadeler fark edilmeliydi, üzerine basılmayacağı bilinmeliydi.

Yazarın Diğer Yazıları