Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov, Türkiye ile normalleşmek için üç şartı tekrarlıyor:
"Birincisi; uçağımızın yok edilmesi ve askerlerimizin şehit edilmesiyle ilgili özür dilenmeli. İkincisi; Sorumluların bulunması ve gerekli cezanın verilmesini istiyoruz. Son olarak da Rusya'nın karşı karşıya olduğu zararın karşılanması." (Röp.: Duygu Güvenç, Cumhuriyet, 14 Aralık 2015)
Büyükelçi, röportaj verebilmek için, Allah bilir, Moskova'yla 40 defa haberleşmiştir.
Rusya'da, hantal bir bürokrasi vardır ve bu Sovyetler kalıntısı bir bürokrasidir. Arap bürokrasisinin işleyişiyle Rus bürokrasisinin işleyişi arasında fark yoktur. Eski Sovyet ülkelerinde de yaşadım, bir Arap ülkesinde de... İnsan çıldırır.
Çok örnek var da, bir örnek verip geçeceğim. Eskiden Sovyetlere dâhil bir Türk ülkesinde karşılaştığım hâdise: Bir üniversitede, çalışmaları Türkiye'de bilinen bir öğretim üyesiyle görüşecektim. Kapıda öğretim üyesinin adını söyledim ve odasına çıktım. Kapı görevlisi geldiğimi hemen dekana yetiştirmiş. Dekan o öğretim üyesini arıyor. Birlikte mecburen onun odasına gittik. Dekan: "Önce bana gelmeniz gerekirdi." demesin mi!
Büyükelçi, her şeyi kendilerine yontuyor. Demiyor ki: "Bizim Suriye'de işimiz ne?" Demiyor ki: "Biz, Suriye'de Türkleri bombalıyoruz. Türkiye'yi gücendiririz." Demiyor ki: "IŞİD bizim için bahane... Kastımız rejime karşı kim varsa öldürmek; gücümüzü, kesin tavrımızı bütün dünyaya duyurmak..."
Keskin sirke küpüne zarardır. Allah büyük. Gün gelir şartlar değişir.
Ahmet Davutoğlu, "Aynı şeyi biz yapsaydık, Ukrayna savaşı sırasında uçaklarımızla sınırınızı ihlal edip Doğu Ukrayna'yı bombalasaydık acaba ne yapardınız.? Siz şimdi Türkmen kardeşlerimizi bombalıyorsunuz." diye soruyor.
A. Davutoğlu gerçeği söylüyor.
Ne yapardı Rusya? Herhâlde Türkiye'ye savaş ilân ederdi!
Rusya için Türkiye mi mühim, Suriye mi? Suriye artık parçalandı ve bir daha birleşmesi mümkün değil. Muhaliflere atom bombasıyla yok etse, yine Suriye onmaz!
Rusya Türkiye ile işbirliği yapsaydı, bir orta yol bulunurdu. Kuzeyden Türk Kırım'a, güneyden Suriye'ye girişi, üstelik Türkleri bombalaması asıl derdinin Türkiye ile olduğunu gösteriyor.
Rusya mezhep farkını da körüklüyor.
Rusya unutmasın ki; Türk milliyetçiliği hareketleri Osmanlı'dan önce Çarlık Rusya'sında başlamıştır. Yine unutmasın ki; Kafkaslardaki, Balkanlardaki mezalimi yüreklere kazınmıştır. Bir tökezlesinler, Kafkaslarda, Rusya içlerinde kıpırtıların olmayacağını kim söyleyebilir?!
Rus kanallarını seyrediyorum. Zıvanadan çıkmışlar. Putin'den daha Putinciler! Türk düşmanlığında sınır tanımıyorlar!
Geçmişte yazmıştım:
Çeçenlerin son bağımsızlık bayramı kutlamalarında tek Türk gazeteci olarak Grozni'deydim. Çeçenlerin nüfusuna göre müthiş bir kalabalık. Belki 30 bin kişi. Gözümle gördüğümü söylüyorum. Rus kanalları ise, 50 kişi ancak toplandı, diye yayın yapmıştı.
Ruslar haberleri tersyüz etmede, propaganda da mahirdirler. Çok dikkatli olmalıyız.
