Oyun bozucu kardeşlerimiz nerede?

2017''de ne güzel kampanyalar yapıyorduk… Şimdi niye yok acaba? Okçular tepesini terk mi ettiler yoksa?

Yine bir ''Dolar saldırısı'' altındaydık… Vatandaşa çağrı yapmıştık: "Dövizi bozdur, oyunu boz…"

Nerede şimdi o kardeşlerimiz? Meselâ, bozulmuş 250 Dolar karşılığında bedava tıraş eden Iğdırlı kuaför neden ortalıkta görünmüyor? Kameralar karşısında tıraşa devam edebilirdi aslında!.. ''Cihad ruhu''yla Türk parasına güvenip Dolar bozduran mı kalmadı, yoksa kendisi mi tıraşı kesti?

Halbuki ne cengâver kardeşlerimiz vardı… 5 bin Dolar bozduran çiftlerin düğünlerinde bedava sahne alan ilahî grubu niye kayıplara karıştı… Acaba yokluktan pavyona mı düştüler diyeceğim ama pavyoncu da işler kötü gidince dükkânı kapattı, sahte rakı işine girdi galiba!..

''Makbuzu getir, dürümü götür'' kampanyasıyla ekonomide dengeleri değiştiren Gaziantepli lokantacıdan da ses yok!.. 300 Dolar bozdurup evrakı gösterene kahve takımı hediye eden Afyonlu züccaciyecinin işyerine fil girdi, kendisi de en son Halkekmek kuyruğunda görüldü…

***

5. Gedelek Turşu Festivali''ne katılan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu''na, ''ekonomik saldırıları protesto'' için kavanoz içinde ''Dolar turşusu'' hediye edilmişti ve kameralara zafer pozu verilmişti!..

Oysa esas turşuluk olan gazete manşetleriydi… Hele biri vardı ki tam turşuluktu… Şu turşu spotun motive etme gücüne kim karşı koyabilirdi: "Dolar oyununa halk tokadı: Türkiye''nin 2023 hedeflerine ilerleyişini yargı kumpaslarıyla, sokak kalkışmalarıyla, son olarak ise darbe girişimiyle durduramayan karanlık odaklar, ekonomiyi zayıflatmak için harekete geçti. Ancak bu kirli oyunu da boşa çıkaran vatandaş, tercihini Türk Lirası''ndan yana kullandı. Gazetemizin, ''Boz doları'' çağrısı, Türkiye''nin dört bir yanından karşılık buldu. Vatandaşlar döviz bürolarına akın etti…"

Sorduğumuz şu: O döviz bürolarına akın eden ''akıncılar'' nerede şimdi? Bozdurulacak Dolar mı kalmadı, halkta derman mı kalmadı, yöneticilere güven mi kalmadı?

Akınlar tamamen bitmiş değil tabii!.. Bulgar, Yunan, Gürcü, İranlı vs. sınırın en yakınındaki alışveriş yerlerine hücum edip, elindeki kıymetli parayı, Türk mallarına basıp ülkesine götürüyor!.. Bizim her geçen gün daha fazla vatandaşımız Halkekmek büfelerine akın ediyor!.. Zam geleceği anlaşıldığında benzincilere doğru büyük akın gerçekleşiyor, uzun kuyruklar oluşuyor…

Akın var ve Nazım''ın dediği türden akın: "Akın var güneşe akın! Güneşi zaptedeceğiz güneşin zaptı yakın!" Yeni ekonomik modelle, güneş bizi kesmez, bütün galaksileri zaptedeceğiz!.. Gaybı Allah bilir ama bu zaferi 15. Turşu Festivali''ne yetiştireceğiz inşallah!..

***

Bu arada kimse çıkıp "Köprü, havaalanı vs. sözleşmelerini ve garantilerdeki para cinsini değiştirelim, Türk Lirası''na çevirelim" demeye kalkışmasın… Kimse bizden bir ''Diriliş'' hamlesi ve para cinsini Osmanlı paralarına, akçeye, sultaniye, cihadiyeye, kaimeye, mangıra çevirmesini beklemesin… Değil mi?

Madem mevzu millî paranın güçlenmesiydi, müteahhitlere verilen garantiler millî paraya çevrilebilirdi… Ama teklif dahi etmek bir yana akıldan bile geçirilmedi… Muhtemelen akıl edecek yanlar fena ağrıyordu!..

Hatırlatalım yine de: Köprünün adı Osman Gazi… Hani "Pahalı bulanı körfezi dolaşsın" denilen köprü… Yanlış hatırlamıyorsak, o köprünün iki ayağı da Misâk-ı Millî sınırları içinde… Müteahhitle sözleşmeyi New York Belediyesi mi yaptı bilmiyoruz ama bizim devletin ödemeleri Dolar üzerinden!.. Üstelik az araba geçtiğinde devletimiz müteahhide farkı Dolar üzerinden ödüyor!.. Osmanoğulları''ndan Yavuz Sultan Selim''in köprüsünde de durum aynı!.."

Üçüncü havaalanında ve benzer yöntemle inşa edilen diğer havaalanları ve hastanelerde de fark yok… Sistem böyle… Dürüm dönercinin payına ''Türk Lirası''nın fazileti'', söz konusu müteahhitlerin payına ise ''Dolar, Euro bereketi'' düşüyor!..

Memleketin hâlini ''dış güçlerin ekonomi üzerinden saldırısı olarak'' tanımlayan ''iç güçler''imiz böyle buyuruyor çünkü!..

Yazarın Diğer Yazıları