Düşün artık milletin yakasından
Türk Silahlı Kuvvetlerini paralel yapı adı altında FETÖ’cülere bıraktınız.
Ergenekon, Balyoz, Casusluk, Kumpas davalarını Amerika + FETÖ + AKP iktidarı iş birliği ile tezgâhlayıp Mustafa Kemal’in askerlerini esir aldınız.
Yetmedi 26. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’u da 26 ay esir alıp Silivri Cezaevi’nde mahpus yatırdınız.
FETO başta yasa dışı cemaat ve tarikat okulları ile yurtlarını kapattırmak için uyarılar yapan Mustafa Kemal’in askerlerini yargılayıp hapse mahkûm ettiniz.
Devlet sırlarının yer aldığı Kozmik Oda’yı açarak hain casus FETÖ örgütüne ve ağababalarının Amerika’ya gitmesine onay verdiniz.
Kara, Hava, Deniz Komutanlıklarını Millî Savunma Bakanı’na Jandarma Komutanlığı’nı İçişleri Bakanlığı’na bağladınız.
Genelkurmay Başkanı’nı ordusuz bıraktınız.
Emekli Genelkurmay başkanlarını Milli Savunma Bakanı yaparak Türk Silahlı Kuvvetlerini siyasallaştırdınız.
Harp okullarını sivilleştirdiniz.
Mustafa Kemal’in askerlerini ordudan ihraç etmeyi planlıyor, itibarları ile oynuyorsunuz.
Cüppeli amirali ihraç etmeyip emekli ettiniz.
Montrö’ye sahip çıkan amiralleri mahkemeye sevk ettiniz.
Yasaları hiçe saydınız.
Anayasayı çiğneye çiğneye paspas yaptınız.
Anayasal meşruiyeti olmayan seçilmiş cumhurbaşkanına ülkeyi teslim ettiniz.
Cemaat ve tarikatlara Millî Eğitim camiasının kapılarını açıp okullara imam atadınız.
Andımızı okullardan kaldırdınız.
Milliyetçiliği ayaklar altına aldınız.
Anayasal gösteri ve yürüyüş haklarımızı polis gücü ile engellediniz.
Medyanın yüzde 95’ine sahip olarak saraya bağladınız.
Özgür medyayı cezalar ve yaptırımlar ile kapattırıyor ve susturmak için baskı altına alıyorsunuz.
Saray yaşantısı içinde fakir fukarayı ekonomik kriz altında inim inim inlettiniz.
Kaybettiğiniz belediye başkanları halka hizmet etmesin diye belediye gelirlerine haciz uyguluyorsunuz.
Yandaş müteahhitlerinize vergi afları, ihalesiz tahsisler, orman katliamları için maden ruhsatları veriyorsunuz.
Kadınların ve çocukların haklarını ellerinden alıyorsunuz.
Süper zekâlı çocukların yurt dışına kaçmasına neden oluyorsunuz.
Cemaat ve tarikatları devlet kadrolarının içine alıp, şirketlerine ballı ihaleler veriyorsunuz.
Muhalif belediyelerin kreşlerine dahi el koymaya tenezzül ediyorsunuz.
Siyasi rakiplerinizi sandıkta yenemiyorsunuz.
Halkın arasına karışmaktan, yuhalanmaktan korkup, kendinizi ancak Anıtkabir’de bir avuç yandaşınıza alkışlatabiliyorsunuz.
Toplumu kutuplaştırmada zirveye çıktınız.
Türk milletine sevginizi değil, nefretinizi gösteriyorsunuz.
Türk milletini zenginleştirmeyi değil fakirleştirerek sosyal yardımlara muhtaç ediyorsunuz.
Düşün artık milletin yakasından