'Mukaddes Kitaplardan Günümüze Faiz Ritüeli'
Türkiye''de faiz tartışması hiçbir zaman bitmez. Hele bu hükûmet zamanında asla. Devletin yönetimini güya Kur''ân çizgisine getirmek istiyorlar.
Kur''ân-ı Kerîm''in ne kadarını nasıl anlıyorlar? Meçhul. Sistem sanki Kur''ân hükümleri üzerine de faiz uç veriyor, milleti günaha sokuyor.
Ak Parti, 16 Nisan 2017''de halk oylamasıyla Anayasa''nın 18 maddesini değiştirdi. "Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi"ni getirdi. Bu oylamayla, çerçevesini çizdikleri maddeleri "İslâm"a uygun maddeleri oylatabilirlerdi. Aksine "tek adam" sistemini getirdiler. Bu sistem "sultanlık" sistemi. "Asr-ı Saadet"le bağdaştırabilir misiniz? Yönetim böyle olduktan sonra bütün orta mektepleri imam hatibe dönüştürseniz, bütün üniversiteleri medreseleştirseniz istediğiniz neticeyi elde edebilecek misiniz?
Merkez Bankası''nın başkanlığına getirdikleri "söz dinleyen" zata faizini düşürtüyorlar, ama bankalar yükseltiyor.
"Katılım Bankacılığı" dedikleri, "ortaklık" adıyla kâr zarar üzerinden kazanç getiren sistemin gerçekten "faiz" olmadığını düşünebilir misiniz?
Müslümanlığın yayılışından beri "ribâ" (faiz) tartışılagelmiş ve hiçbir zaman da faizden vazgeçilmemiştir. Olması gereken insanın sömürülmemesidir. Haksız kazanç edinilmemesidir. Başka nasıl yorumlanabilir!
Merkez Bankası''nın açıkladığı son faiz oranı, yüzde 9. Keşke piyasaya da bir el uzatsalar da halkın üstünden maddî yükü alsalar. Ama daha batıyoruz. Halk açken, tok yatan sizsiniz.
Michèle Aktaş''ın "Mukaddes Kitaplardan Günümüze Faiz Ritüeli" kitabı yeni çıktı. (Cenova Yayınları, 224)
Kitabın epigrafı: "O, her şeyi yok etmeden önce adaletsizliği durdurun."
Kitabın yazarı Michèle Aktaş Belçika doğumlu. 2011''den beri Türkiye''de. İsme bakarak "faiz"de ısrarcı olacağı düşünülebilir. Öyle değil. Kitabın arka kapak yazısından:
"Mezopotamya''daki ilk toplulukların ortaya çıkmasından beri gözlemlenen faizli kredi kullanımı, Yahudilik veya Protestanlık gibi birçok ideolojik maske altında inisiye cemiyetlerinin amansız savaşının merkezinde yer almaktadır.
Bu kitap, güç mücadeleleri nedeniyle ahlak dışı kabul edilen bu pratiğin günümüzde nasıl etik bir finansal olgu gibi hayatımıza entegre edildiğini, faiz uygulamalarının tarih içerisindeki evrimini anlatmakta ayrıca dinî, felsefî, politik ve ekonomik düşünce üzerinden derinlemesine bir analizini sunmaktadır.
Yazar ayrıca bunun Doğu''da olduğu kadar Batı''daki sosyoekonomik hayata da etkisinin altını çizmekte ve geleneksel bankacılık sisteminin kâr ve zarar paylaşımına dayalı etik bir sisteme dönüştürülmesi için gerekli çözümler üzerinde durmaktadır."
Kitabın "Son Söz"ünde "Faiz Yasağı" başlığı altında şu bilgiler veriliyor:
"Uluslararası Para Fonu, Dünya Bankası ve diğer uluslararası finans kuruluşları İslamî bankaların varlıklarının 2003 ve 2013 yılları arasında dokuz kat arttığını yani yılda %16''lık bir artış olduğunu tahmin ediyor.
Dünya çapında kırk milyondan fazla insan şu anda bir İslamî bankanın müşterisidir ve bu sektör Standard&Poor''s''a göre önemli ölçüde büyüyecek. Sonuç olarak hükümetler ve geleneksel finans oyuncuları bu alana giderek daha fazla ilgi gösteriyor. Malezya''da İslamî finans, Merkez Bankasına göre faaliyetlerinin gelişmesi nedeniyle yakında yaklaşık kırk bin kişiyi işe almak zorunda kalacak..."
Yazar, bir çerçeve çiziyor ve "İslâmî bankacılığı" savunuyor.
"İslâmî bankacılık", "ortaklık"la gerçekten faizden, dolayısıyla haksız kazançtan uzak mı?
"Mukaddes Kitaplardan Günümüze Faiz Ritüeli", farklı, ufuk açıcı. Okumak lâzım.