Mevcut MHP Genel Başkanı'nın anlamını yitirmiş sözlerini dün bu köşede "beyaz sütün" ortasında verdim. Kendilerinin yayınladığı M. Âkif'in mısrasını da uygun biçimde ekledim. Muhteremin metni daha uzun. Bir yerinde şöyle yazıyor:
"Mehmet Akif bakınız ne diyor, bizlere nasıl sesleniyor: 'Feryadı bırak, kendine gel, çünkü zaman dar. / Uğraş ki: Telafi edecek bunca zarar var.', 'Bir külâh kapmaksa şayet bunca hırsın gayesi; / Kendi namusun olur er geç onun sermayesi.' Allah muhafaza, vatan yanarken biz nasıl siyasi çıkar peşinde koşalım? Nasıl ikbal çetelesi tutalım? Bu samimi bir hal ve sonuç mudur?"
Mevcut Genel Başkan'ın, sızlanmalı, aman ha'lı, etmeyin eylemeyin'li mealdeki sözleri uzun. M. Âkif'ten "kendince" mısralar seçmiş.
Daha önce yazmıştım: Âkif'i didik didik ettim. Bütün kelimelerin de açıklamalarını yaptım. Bunun 2 sebebi vardı: Âkif'i malûm çevreler "Türk"ü silmek için kullanıyorlardı. Sık sık ondan misal getiriyorlardı. "Türk" düşmanlığına mesnet arayanların yalanlarını yüzlerine vurmak istedim. İstatistik çıkardım ve Âkif'in bir Türk milliyetçisi olduğunu ortaya koydum.
İkinci sebep ise; Âkif'in bütün Türk milleti, bütün İslâm âlemi adına duyduğu ıstıraptır, kaygıdır. Âkif kimseye kendisini mecbur hissetmemiş, içtimaî meseleleri mısralarıyla beynimize burgulamıştır. "Şair mi, manzumeci mi? tartışması bu yüzdendir. Artık 2 mefhum birleşmiştir. Âkif müstesna bir şairdir ve ders veren bir şairdir. O, sırça köşk şairi değildir; hemen her mısrası bir ikazdır, hemen her mısrası bir ışıktır.
Demem o ki; mevcut MHP Genel Başkanı, Âkif'ten pay çıkarmasın; "külah" meselesi döner, kendilerini vurur.
Mevcut Genel Başkan'ın Âkif'ten aldığı "Feryadı bırak..." diye başlayan mısraların en başında hangi mısralar var biliyor musunuz?
"Âtîyi karanlık görerek azmi bırakmak... / Alçak bir ölüm varsa, emînim, budur ancak."
Daha yazayım mı? Şu mısralarda aynı şiirin içinde:
"His yok, hareket yok, acı yok... Leş mi kesildin? Hayret veriyorsun bana... Sen böyle değildin. ... Karşında ziyâ yoksa, sağından, ya solundan / Tek bir ışık olsun buluver... Kalma yolundan."
İnsanın kendisinde keramet görmesi, millet için en tehlikelisidir. Milliyetçi Hareket'in partiler üstü bir misyonu olduğuna inanmasam, bu satırları hiç yazmam, tartışmalara da girmem.
Bu milleti badirelerden Millî Mücadele döneminde de Milliyetçi Hareket çıkardı, 12 Eylül öncesinde de... Bu dönemleri okuyanlar, idrâk edenler, yaşayanlar başarısızlığa, bencilliğe, benden sonrası tufancılığa ve hele hele tembelliğe asla tahammül edemezler.
"Bir külâh kapmaksa..." diye başlayan mısraların geçtiği şiirin bütününü hiç hatırlatmayayım. Farklı manalara yorulabilir! Kimsenin üzülmesini istemem!
Âkif'in mısraları enfes... Geleceği karanlık görerek azmi bırakmanın nasıl alçakça bir ölüm olduğunu tâ 1913'te söylemiş. Daha I. Dünya Savaşı çıkmamıştı, daha İstiklâl Savaşı verilmemişti.
Balgat, tartışmaların, kongrelerin önünü açmalı; "millî irade"nin yolunu tıkamamalıdır.
Yazının başlığı "MHP'de zillullah".
Neden böyle bir başlık? Yarın.
