Ak Parti, Malazgirt'i öne çıkardı. Görkemli bir törenle zaferin 946. yılını kutluyor.
Recep Tayyip Erdoğan bizzat Malazgirt'e gitti. Töreni Okçular Vakfı düzenledi, demelerine bakmayın. Bu vakıf AKP'nin uzantısı. Bir şikâyetimiz olamaz. Kutlasın.
Malazgirt bir kapı... Bu kapıdan girenler Anadolu'yu vatan edindiler. Hepimiz vatanımıza sahip çıkıyoruz. Beklerdik ki, R. T. Erdoğan, Malazgirt'in "mana ve ehemmiyet"i üzerinde fazla fazla dursun... Sözü günlük politikaya getirdi. Her gün konuşuyor ve aynı şeyleri söylüyor hâlbuki.
Malazgirt'e, R. T. Erdoğan'ın, benim bildiğim, ilk gidişi. Zaferin neler getirdiğini, daha ayrıntılı anlatabilirdi. Kaynak çok... Türk Tarih Kurumu Malazgirt'le ilgili kaç kitap yayınladı! Mehmet Altay Köymen'in Selçuklu serisinin üçüncü cildi "Alp Arslan ve Zamanı" meselâ... Kitap önümde... Keşke biri R. T. Erdoğan'ın Bağdat Abbasi Halifesi'nin Alparslan'a savaştan önce gönderdiği mektubunu hatırlatsaydı. ("Ben Tayyip Erdoğan'ın Mardin temsilcisiyim" diyen Prof. Dr. Ahmet Ağırakça hatırlatabilirdi! Orta Çağ'ı iyi bilir. İbnü'l-Esîr'i de tercüme etmiştir!) Bütün zamanların ruhu diyebileceğimiz bir mektup. Abbasî Halifesi, Cuma namazında zafer için dua etmelerini her tarafa emrettiğini belirtiyor.
Çok dikkati yazılmış hutbe metni zamanımıza ulaşmıştır. Beklerdim ki, R.T. Erdoğan, Allah vergisi o tok ve net sesiyle o hutbeyi kürsüden okusun ve hatta Alparslan'ın meydanda cuma namazı sırasında ordusuna irat ettiği şu nutku da okusun:
"Biz ne kadar az olursak olalım, onlar ne kadar çok olursa olsunlar, bütün Müslümanların minberlerde bizim için dua ettiği şu saatlerde kendimi düşman üzerine atmak istiyorum. Ya muzaffer olur gayeme ulaşırım, ya şehit olarak cennete girerim. Sizlerden beni takip etmeyi tercih edenler takip etsin. Ayrılmayı tercih edenler gitsinler! Burada emreden sultan ve emredilen asker yoktur. Zira bugün ben sizlerden biriyim, sizlerle birlikte savaşan gaziyim. Beni takip edenler ve nefislerini Yüce Allah'a adayanlardan şehit olanlar cennete, sağ kalanlar ise ganimete kavuşacaklardır. Ayrılanları ahirette ateş, dünyada da alçaklık beklemektedir!"
R. T. Erdoğan'ın hakkını teslim etmemiz gerek. Beklediğimizin çok altında kalınsa da, bazı sözler etti ki, birliğimizin can damarını gösterdi:
"... Her tümseğinin altında bir şehit yatma pahasına da olsa Türk milleti bağımsızlığından ve namusundan vazgeçmedi. İşte bunun için Anadolu'daki hikâyemizin başladığı yeri Malazgirt'i yani şu toprakları asla unutmamalıyız. (...) Tarihi öğrenmeyenler, onu tekrar yaşamak zorunda kalırlar. Maalesef ülkemizde, Malazgirt Zaferi uzun zaman ihmal edildi. Anadolu'daki varlığımızı, bin yıl önceki Malazgirt'i atlayıp, Anadolu'daki zayıf bağlantılarla daha eskilere götürme çabası belki iyi niyetliydi ama beyhudeydi. (...) Malazgirt'i anlamayanlar, bugün bizim niçin her fırsatta tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet dediğimizi anlayamazlar."
MHP'nin Malazgirt'i ilk nasıl kutladığını anlatacaktım. Yarına kaldı.
