Anlaşıldı, TBMM’de terörist yok. Peki nerede bu teröristler? Belli değil. Bilinen bir tek adres var o da Kandil?
Başka?
Başka yok.
Uçtu gitti.
Yani yok dediysek yurt içinde yok demek istiyoruz. Yoksa mesela Almanya’da var. İran’da kaynıyor.
İkna olmadınız mı?
Şaşarım size.
Eğer öyle değil diyorsanız, bu takdirde sorarım Genelkurmay Başkanı “PKK Mecliste” dedikten sonra bir de üstüne üstlük “siyasallaştı” deyince neden bu kadar kıyamet koparıldı?
Demek ki yokmuş.
Bunu anladık.
Türkiye’de DTP çatısı altında mecliste bulunan kimseler geçmişte PKK’lı olmaktan varsın hapis yatmış olsun.
Varsın Apo denilen siyasal deformasyonun koca fotoğrafları altında binlerce kere resim çektiriyor olsunlar, yine de TBMM’de terörist yok denilmişse yoktur.
Peki yoksa neredeler?
Amerika’ya sormak lazım.
Bay Wilson benim bulunduğum bölgeye henüz ulaşmadı. Halen daha Eskişehir dolaylarında geziyor. Emin olunuz kendisini görürsem veya bi zahmet çağrılır da görüşüme başvurulmak istenirse kendilerine soracağım.
PKK nerede sayın Wilson?
Bizimkiler yerini tam bulamıyorlar da?
Acaba bana şöyle bir cevap verir mi?
Mahkeme kararı olmadan bilinmez.
Kim bilir..
Belki böyle bir cevap gelebilir.
Öyle ise?
Bekleyeceğiz.
Demek ki mahkeme karar verinceye kadar nefesimizi tutup hep birlikte karar verilmesini bekleyeceğiz. Birden hukukun kapıları aralanacak ve ciddi görünümlü bir yargıç, cüppesiyle durumu açıklayacak. Eğer “terör uzantıları Meclis’te” derse hep bir ağızdan ah-haaa diye haykıracağız.
İşte tespit edildi.
Eğer durum böyle olursa ardından şöyle dememiz gerekecek.
Şimdi sıra hükümette.
Buyurun...
Sayın Başbakan, bak mahkeme açıkladı; PKK Meclis çatısı altındaymış. AKP’li genel başkan yardımcınız Dengir Mir Mehmet ile MHP’li Osman Durmuş meseleyi tam anlamamışlardı ama, bak mahkeme şüphe bırakmayacak şekilde bizim çok önceden bildiğimiz ve Genelkurmay Başkanı Sayın Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın açıkladığı gerçeği tescil etti dersek ne olacak?
Hükümet, bu zaten belli idi mi diyecek? Yoksa biz biliyorduk ama Amerika ile aramızda bir anlaşma yaptık; asıl amacımız, dağdaki PKK’lıları affedip şehre getirmek ve bundan sonra sokaklarda yol kesip barikat kurdurtarak, polisle çatıştıra çatıştıra yola devam etmek mi diyecek.
Ne diyecek hükümet bize?
Bu arada bir şey daha öğrendik.
Diyelim ki PKK örgütü üyesi olmaktan ve örgüt lehine faaliyet göstermekten dolayı biri yakalandı ve cezasını çekip hapisten çıktı. Artık bu adam PKK’lı sayılmıyormuş.
Öğrendiğimiz bu.
DTP’li vekiller illa mahkeme kararı istiyor. Halbuki mahkeme çoktan kararını vermiş ve tescil etmiş.
Olsun!..
Bir karar daha istiyoruz.
Biz ne biçim bir ülkeyiz Allah aşkına?
Terör suçundan hapis yatan birini vekil seçtirecek kanuni düzenlemeler yapıyor, kişiyi hapisten çıkardığımız yetmiyormuş gibi bir de ona birinci sınıf yaşam tarzı sunuyoruz.
Sonra?
Bu da yetmiyormuş gibi “TBMM’de PKKlılar var” diyen ülkenin Genelkurmay Başkanı’na açık ve net olan doğruları söylediği için kızıyoruz.
E, pes doğrusu!
Benim ülkemde Meclis’te PKK var, lakin muhalefet ve etkin siyaset yok.
