Malazgirt'ten 'canlı' yayın
26 Ağustos'ta Anadolu'yu vatan edindik. Yine bir 26 Ağustos'ta Anadolu'yu kurtardık. 1071 ve 1922 zaferlerinden bahsediyorum.
Millî Mücadele yakın tarihimizdir. Hemen bütün ailede şehit veya gazi var. Dönem ayrıntılarıyla yazıldı. Pek çok hatıra yayınlandı.
Anadolu'nun kapılarını açan 26 Ağustos 1071'den bu yana çok az kaynak zamanımıza ulaşmıştır. Hemen hepsi sonradan yazılmıştır. Yazılanların ne kadarı delillere dayanıyor ne kadarı kulaktan dolma tam ayırt edildiğini düşünmüyorum.
Canımı sıkan "mefahir" yani övgü. Biz burada köşe yazısında, istediğimiz gibi kendi yorumumuzu katabiliriz; överiz de yereriz de. Ama ilmî bir çalışmadan bahsediyorsak, delilleri kesinlikle ortaya koymalıyız. Mutlaka analitik düşünmeliyiz ve sebep sonuç ilişkisine bakmalıyız.
Malazgirt zaferi için İslâm kaynaklarını biliyoruz. Savaştığımız Bizanslıların kaynaklarını ne kadar biliyoruz? Üstelik "canlı yayın"ı yapanlar da Bizanslılar.
Prof. Dr. Faruk Sümer (hocamdı) ve Prof. Dr. Ali Sevim birlikte yayınladıkları "İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt Savaşı (Metinler ve Çeviriler)" kitabının ön sözünde, İslâm kaynaklarının yetersizliğinden ve tarihçilerin Bizans kaynaklarını ihmalinden söz ederler:
"[Malazgirt] ile ilgili, çözülmesi gereken daha birçok meseleler vardır. Ancak bu meseleler üzerinde kesin sonuçlara varabilmek için, çağdaş Bizans, Ermeni vesair kaynaklardaki bilgilerin de toplanmasının gerektiğini söylemeliyiz. Sayıca pek çok olan Bizans tarihi mütehassıslarının, Bizans tarihi için bir dönüm noktası olan çok önemli konunun işlenmesini ihmal ettikleri bir gerçektir. Mamafih buna hayret etmemelidir. İhmalin sadece Malazgirt Savaşı'na inhisar etmeyip Türkler ile ilgili bütün meselelere şamil olduğunu rahatça söylemek mümkündür."
İslâm kaynaklarında anlatılanların özünü size söyleyeyim: "Allah Müslümanlara zafer vaat ettiği için Bizanslılar bozguna uğradılar."
Muhakkak ki Allah'ın dediği olur. Ya Malazgirt'te yenilseydik, tarihi nasıl yazacaklardı? "Allah Müslümanların akıllarını başlarına toplaması için bir Bizans ordusu musibetini gönderdi." mi diyeceklerdi?!
Bizans Malazgirt savaşını anlatan en önemli Bizans kaynağı Mikhael Attaleiates'in Tarih'idir. Attaleiates, Romanos'un Alparslan'la karşılaştığı sefere katılmıştır.
Attaleiates'in Tarih'i Bizans'ın bir döneminin de kaynağıdır. Dinî atıflarda bulunması bakımından İslâm kaynaklarıyla paralellik gösterir. Yenilgiyi "uğursuzluğa" bağlamıştır.
Attaleiates Türklerin saldırısını şöyle tasvir eder:
"Mehtapsız karanlık bir gecede, baskın düzenleyen Selçuklu atlı birlikleri, Bizans ordugâhının dışındaki ırktaşları [Peçenekler ve Uzlar] Türk askerlerini kuşatıp hareketsiz hâle getirdikten sonra, belki de iş birliği yaparak, Bizans erzak muhafızlarını yok ettiler. Onların at üstündeki çevik hareketleri, yağdırdıkları oklar, insanı şaşırtan savaş çığlıkları, Bizans ordugâhında ölüm ve dehşet saçtı. Bu arada Bizans askerleri ordugâh içlerine ve kaleye sığınmaya çalışıyorlardı; hatta baskın yapan Selçuklu atlılarının da Bizanslılarla birlikte kaleye girdikleri ve ordugâhın bütün ağırlıklarıyla ellerine geçtiği haberleri bile yayılmıştı. Kimin kaçtığı, kimin kovaladığı, kimin düşman, kimin dost olduğu anlaşılamıyordu. Özellikle Bizans ordugâhındaki Uzlar, bu kargaşalığı bir kat daha artırıyorlardı."
Allah zaferimizi daim etsin!