Kitaplarda cinsiyet
Yine kadınlar tartışılıyor.
Prof. Dr. Firdevs Gümüşoğlu'nun "Ders Kitaplarında Toplumsal Cinsiyet -1928'den Günümüze-" kitabını okumanın tam sırası.
R. T. Erdoğan biraz çaba gösterse uzlaşıcı bir üslûp kullanabilir. Herkesi kuşatamazsınız ama azamî bir sınır çizebilirsiniz.
Son tartışma kadınlar üzerine söyledikleri... R. T. Erdoğan, neredeyse her saat başı konuşuyor ve hemen bütün konuşmaları televizyon kanallarına naklen veriliyor. (İstersen verme!)
Reis'in ortaya attığı son "münazara" konusu "Çalışan Kadın ve Annelik". Şu sözler onun:
"Çalışıyorum diye annelikten imtina eden bir kadın, kadınlığını inkâr ediyor demektir. Anneliği reddeden kadın iş dünyasında istediği kadar başarılı olsun, özgünlüğünü kaybetme tehlikesi ile karşı karşıyadır, eksiktir, yarımdır."
Böyle bir konuşma bana "Kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmeyeceksin!" ortalık sözünü hatırlattı.
Bu konuşma başka türlü yapılabilir ve herkesin gönlü kazanılabilirdi. Yumuşak, sıcak, sarıcı kelimelerle aynı sonuca varacak cümleler kurmak zor değil. Böyle bir konuşma dinleyeni "Analık kadının en büyük şerefidir." fikrine götürür, tartışmaya mahal bırakmazdı.
Şöyle bir şey yapılabilir mi? Devlet idaresi ikiye bölünsün: "Recep T. Erdoğan'ın dünyasına dâhil olanlar" - "Recep T. Erdoğan'ın dünyasına dâhil olmayanlar".
"Dâhiliz" diyenler hayatlarını onun işaret ettiği gibi düzenlesinler, "Dâhil değiliz" diyenler kendi bildikleri gibi yaşasınlar. (Yalnız ikinci şıkka girenlerin asgarî müşterekte birleşmeleri şart.)
Burada, "bir kişi"nin sebep olduğu içtimaî gerilimden kurtulabilmek için başka hâl yolu bulamadım!
Prof. Dr. Firdevs Gümüşoğlu, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nde ders veriyor. Elimdeki kitabı "Ders Kitaplarında Toplumsal Cinsiyet -1928'den Günümüze-" genişletilmiş dördüncü baskı.
F. Gümüşoğlu, kitabında 1928'den itibaren ders kitaplarında "kadın" ve "erkek" konusunun nasıl yer aldığını, eşitlik hassasiyetinin gözetilip gözetilmediğini incelemiştir. Elbette eşitlik derken "kadının" ve "erkeğin" özellikleri dikkate alınarak anlatılmıştır. Bu kitabın bir özelliği de, incelemenin kitabın son baskısına kadar sürdürülmesidir.
Burada, yazarın önceki ve sonraki durumları kıyaslamasını, farklılıkları tespitlerini ele almayacağız. Kitapta zaten bir tarafa meyletmeden "olanı" verme çabası açık görülmektedir. İlim için gerekli olan da budur. Yalnız bazı kavramları kullanırken daha dikkatli olunması gerektiğini belirtmeliyim. Meselâ, "gericilik" gibi kelime izafidir ve sınırını belirlemek mümkün değildir. İdeolojik grupların argümanı olan bu kavram insanı yanıltabilir. Buna benzer bir iki kavram daha var; ayrıntıya girmeyeceğim.
Prof. Dr. Firdevs Gümüşoğlu, tarihî safhalarıyla öğretici, fikir açıcı bir kitap ortaya koymuştur. R. T. Erdoğan'ın malûm sözlerinden sonra "Ders Kitaplarında Toplumsal Cinsiyet"i okuma ihtiyacı duyuyor insan. (Tarihçi Kitabevi, tel. 0216 418 68 86 - 0530 370 74 11).