İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Hitler’den ne farkı var! Hitler de “Öldürün!” diyordu, Netanyahu da “Öldürün!” diyor, “Taş üstünde taş kalmasın!” diyor.
Netenyahu’nun ilk başbakanlığı döneminde (1996-1999) İsrail-Filistin’deydim. Özellikle gördüğüm, yaşadığım dönemlere gidiyorum. Bugünü kıyaslamak için birinci el delilleri vermek istiyorum.
23 Mayıs 2021 tarihinde çıkan “Filistin'de katliamda HAMAS'ın yeri” başlıklı yazıma dönüyorum:
“Filistin katliamında Netanyahu ne kadar suçluysa ABD Başkanı Joe Biden da o kadar suçludur. Hatta daha fazla.
Ey Biden! Böyle gitmez! İsrail'i ya ABD'nin uzaktaki vilayeti yap ya da ABD'yi İsrail'e bağla!
ABD'de halk uyandığında Siyonistlere kendilerini şartsız teslim edenler ne yapacaklar? (Homurtular başladı bile!)
Daha önce Almanya uyandı ama solundan uyandı! Allah kimsenin başına Hitler gibi bir belâ musallat etmesin.
Almanlar tavır aldıklarında Hitler ortalıkta yoktu. Siyonistler önce kendilerini sorgulamalılar.
Netanyahu ve onun gibileri katlederek netice alacakları hesabını yapıyorlar. HAMAS ise, Siyonistlerin katliamına kapı aralıyor.
Filistinlilerde İsrail'in gücü yok. HAMAS, hesapsız kitapsız; sivillere zarar verir miyiz, vermez miyiz demiyor iki füze ateşliyor, Netanyahu'nun adamları bin füze...
HAMAS taktik hatasını kabul etmelidir. Katledilen çocuklardan, kadınlardan Netanyahu'nun, Biden'ın yanında kendilerinin de suçlu olduklarını bilmeliler.
Hesapsız savlet sadece ölüm getirir; daha ötesi yenilgi getirir.
İsrail ve Filistin'de gördüklerimi bu sıra sık dillendiriyorum. Gerekli. Bölgeye gidenler ya ‘Ah Filistin!’ ağıtı döküyorlar ya da ‘Şu İsrailliler ne kadar akıllılar. Bu toprakları hak ediyor.’ havasına giriyorlar. (...)
HAMAS yanlılarını da dinledim, İsraillileri de.
İşçi Partisi Genel Sekreteri Nissim Zvilli'nin 'Netanyahu'yu HAMAS iktidara getirdi' sözünü ara başlık yaparak şunları yazdım:
‘Nissim Zvilli, İsrail İşçi Partisi Genel Sekreteridir. Parti Likud'dan önce iktidardaydı. Filistin ile anlaşmayı bu parti yapmıştır. İzak Rabin bu partinin genel başkanı ve başbakan iken İgal Amir adlı fanatik tarafından 4 Kasım 1995'te öldürüldü. Yerine Şimon Peres partinin genel başkanı oldu. Seçimi de az bir oyla Likud'a kaptırdılar. Biz İsrail'de iken Şimon Peres ABD'ye gitmişti. Tel Aviv'de, Türkiye Büyükelçiliği'nin yakınında denize bakan bir binada faaliyet gösteren İşçi Partisi'nin Genel Sekreteri Nissim Zvilli ile görüştük.’
İsrail-Filistin antlaşmasına dair sorum üzerine Nissim Zvilli şu cevabı vermişti:
"...Her iki taraf da birbirlerine karşı aşırı güvensiz. Orta Doğu arenasında kaba kuvvetle ayakta kalmak imkânsızdır. Bir politikacı olarak hükûmetin ne yapmak istediğini hâlâ kestirebilmiş değilim. Tarafların görüşmelerinde mesafe alınamazsa sokaklar teröre teslim edilir. Ordumuz âcilen El-Halil'den çekilerek imzaladığımız anlaşmanın gereklerine uyması lâzım. Filistin tarafı burada bize göre biraz daha haklı gibi görünüyor. Çünkü verilmiş sözlere uymadık. HAMAS hareketi barışın önemini kavrayacak çapta değil. İşçi Partisi seçimleri neden kaybetti? HAMAS'ın sorumsuz eylemleri yüzünden... HAMAS eylemleri yapmamış olsaydı biz hükûmette olurduk ve güven bunalımı önemli ölçüde atlatılırdı. İktidarı Netanyahu'ya teslim eden onlardır.’
Daha sonra İsrail'in Fransa büyükelçiliğini yapacak olan Nissim Zvilli'nin bu sözleri bugün ne derece geçerli?
HAMAS, bunca yılın tecrübesini süze süze daha akılcı bir yol takip edebilir.”
***
HAMAS, ilk defa İsrail içlerine girerek katliam yaparken, Filistinlilerin başına neler geleceğini, Netanyahu’nun neler yapabileceğini hesap etmiş midir? Yoksa halkımız öyle de ölüyor, böyle de... Hiç olmazsa Yahudilere bir ders verilim mi, dediler?!
Ortadoğu’da artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. İsrail’in katliamları önceki katliamlardan farklı. Hitler’e rahmet okutturuyor. Bundan böyle Netanyahu “Adolf Binyamin Hitler Netanyahu” diye anılacaktır.
