İsrail'in HSYK'sı yok mu?!
İsrail Başbakanı Netanyahu'nun eşi 7 saat sorgulanmış.
İsrail'de HSYK var mı, bilmiyorum. Muhakkak benzer bir teşekkül vardır. Demek ki İsrail'de, hâkim ve savcıların HSYK benzeri bir kuruluştan korkuları yok!
Doksanlı yıllarda gitmiştim İsrail'e. Netanyahu o zaman da başbakandı. Yazmıştım. Tam yeri; bir daha yazacağım: Otomobille Tel Aviv'den Kudüs'e geçerken İsrail'in saçları lüleli, belleri ipli, kimi silindir şapkalı, kimi kipalı (takkeli), kadınlı erkekli dindarları, yol boyu sıralanmışlardı. Netanyahu, o gün ABD'den dönüşünde bu yoldan geçecekmiş. Protesto edecekler.
Dindarı, laiki çok rahat; birbirlerini rahatsız etmedikten sonra müdahale yok...
Bakmayın siz söylenenlere. Onların Anadolu halkından farkı yok. Ya idealistliklerinden "arz-ı mev'ûd"a gelmişler, ya da çaresizliklerinden. Elbette zenginleri var ama onların bir ayağı ABD'de, Avrupa ülkelerinde. İsrail'i besleyenler, yönlendirenler, "Kitap"a uygun, Nil'den Fırat'a alan genişletmesi planlayanlar da asıl dışarıdakiler.
İsrail yönetimi, hesapsızlığından, iş bilmezliğinden, kısaca beceriksizliğinden Marmara gemisini, üstelik kendi kara sularında olmadığı hâlde basmış, 9 Türk'ü katletmiş, birçoğunu da yaralamıştı, biliyorsunuz. Türk gemisinin Gazze ablukasını kırma harekâtı sembolikti ve yukarıda verdiğim Netanyahu'yu protesto tavrının bir başka versiyonuydu. Gemi kara sularına girince, ablukaya alır, kıpırdatmazlardı. Öyle yapmadılar; baltayı taşa vurdular!
İsrail'in varlığı, belirttiğim gibi, mahdûd (sınırlanmış) değildir. Tesir gücü çok fazladır nereden darbe alacağınızı bilemezsiniz. Hatta Putin'in bu kadar hömermesinin (Yozgat ağzı. "horozlanma" demek mümkün.) dibini deşin, İsrail'le yaşadığımız krizin dalgalanmasının belirtilerini bulabilirsiniz. ABD, hayatî bazı meselelerde, ayak sürçüyorsa, onu da bu İsrail krizinde arayabilirsiniz.
Aklıselim galip gelmelidir. İsrail'i yönetenlerin beceriksizliğini halka mal etmemeliyiz. Etrafı çevrili bir İsrail, herhâlde, bizimle soluk alabilecektir..
Ne diyordum... Netanhyahu'nun hatunu, depozitolu şişelerin paralarını iç ettiği iddiasıyla sorgulanmış, yetmemiş, bahçe mobilyalarını devlete satın aldırmış, yetmemiş, elektrik işlerini yaptırmış. Böyle ufak tefek iddialar yüzünden hesap vermiş. Eski başbakanlardan Ehud Olmert, bir ABD'li iş adamından rüşvet almaktan 8 ay hapse mahkûm edilmişti. Olmert belediye başkanıyken de rüşvet almış, bundan da 6 yıl yemişti.
Bizde 17/25 Aralık fırtınaları siyasetin çatılarını uçurdu; bütün yolsuzluk dosyalarını savurdu. Suyun başındakiler "Bu bir darbedir!" dediler, işi kapatmaya kalktılar. Darbe yapmak isteyenlerin verin cezasını ama o kalın kalın dosyalarda yazılı gerçekler ne olacak? Dosyalar gök kubbeyi üzerine gerseniz, kapatılamayacak kadar cesîm.
Bu dosyalardan 2 sonuç çıkıyor: Dosyayı hazırlayanlar ve dosyaya girenler. Hazırlayanlar araştırılmalı, bu yolla devlet ele geçirilmek isteniyorsa, sorgulanmalı. İkincisi; dosyalardaki suçlar bâriz. Halk bir gün "Çalıyorlar ama çalışıyorlar"dan, "Çalanlardan hesap sorulsun" noktasına geldiğinde ne olacak?
Hangi tarafından tutsanız elinizde kalacak.