İslâmı yama yapanlar!

Töre dergisinin ağustos sayısının kapağını bir açtım karşıma Vahit Türk'ün "Çağdaş Bilgeler!" yazısı çıktı. Bu köşeyi okuyanlar Vahit Türk'e aşinadırlar.

Töre, 1970'li yılların başlarında bir "akademi" idi.

Mekteptaşım Ömer Faruk Beyceoğlu'nun fedakârlığı ile fikir, sanat ve edebiyat dergisi Töre yayınına devam ediyor. Önce Ankara'da çıkarken şimdi Adana'ya taşındı. (İrtibat için: 0538 351 24 28).

Prof. Dr. Vahit Türk'ün "Çağdaş Bilgeler!" deyip sonuna koyduğu bir ünlemle "Nasıl bilgeyse bunlar..." demeye getirdiği "çağdaş bilgeler", hemen her gün ekranlarda, köşelerde karşımıza çıkıyorlar.

Onlar, Türk milletine tepeden bakan, hatta yok sayan ukelâlar! Benzer konuları "Türk'e Dönüş"te ben de anlattım. (Bu yazılarım "Türk'e Dönüş- Siyasî İslâmcılığın İflâsı" başlığıyla bir bütün makale hâlinde 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü sitesine kondu.)

Vahit Türk, makalesinde, Türk'e yabancı "Tanzimat züppeleri"nden ve "Siyasî İslâmcılar"dan bahsediyor. Daha önce yazdıklarımla bağlantılı şu kısmı birlikte okuyalım:

"... bir 'tek yolcu' grup ise hayatlarını din sömürüsüyle geçiren ve milletin kutsalları üzerinde her türlü ameliyat yapma hakkını kendilerinde bulan, ayrıca günümüz yöneticileri için de son derece değerli görülen 'din bezirganı' tayfadır. Bun­lar; dini şahıslarına ait bir alan olarak gördükleri için din adına söz söyleme hak ve yetkisinin de kendilerinde olduğunu düşünürler. Pek çoğu oldukça yeteneksiz ve bilgisiz olmakla birlikte hayal bile edemeyecekleri imkânlara kavuşmuş olduklarından dolayı görgüsüzlüğün zirvelerinde dolaşırlar ve kendilerine bu imkânları sunan politikacıları her şartta desteklemeyi en büyük görevleri sayarlar. Maddenin kölesi olmuş bu mücahitler(!) de zaman zaman milletin değerleriyle alay etmeyi ihmal etmezler ve sakat düşüncelerine dinin kutsallarını âlet etmekten de çekinmezler. Kendilerini İslam'ın yegâne sa­hibi olarak gördükleri için her hareketlerini dinen meşru saymakta zorlanmaz ve her durumlarına uyacak fetvayı hem kendileri verir, hem de verecek âlim(!) bulabilirler. Siyaseten kendileri­ne uymayan herkesi tekfir etmekte ve onlara her türlü hakareti yapmakta bir sakınca görmeyen bu zavallı mahlûklar, din ile partiyi birleştirir ve par­tiye oy vermeyen herkesi dinden çıkmış olmakla itham edebilir, hatta örneklerini gördüğümüz gibi 'patates dinli' olarak tanımlayabilirler."

İslâmı partilerine yama yapanları boşuna yazmıyoruz. "Dinimize dahledenler"i teşhir bir "vatan" vazifesidir!

Töre'de Hasan Kayıhan'dan bahseden bir makale de var. Hasan Kayıhan, unutturulmak istenen romancımızdır. İleride onun yeniden yayınlanmaya başlanan (Bilge Kültür Sanat Yay.) romanlarından bahsedeceğim.

***

Kurban Bayramı'nı buruk kutluyoruz. Şehit haberleri yüreğimizi yakıyor. "Çözüm süreci" diye diye, PKK'ya "ülke" ikram edenler, rahat bayramlaşacaklar mı? Çocuklarına ellerini rahat öptürecek; şehitlerin babalarını, eşlerini, çocuklarını akıllarına getirmeden kucaklayabilecekler mi?

Bayramı zehir edenler PKK'lılar değildir; onlara yol açanlardır. Hesap gününün gelmeyeceği sanılmasın!

Yazarın Diğer Yazıları