Her şey psikolojik.
Herkes vaziyetine dikkat etsin derim. Gelişen durumlara bakılırsa ortam hiç de iç açıcı değil. Mesela ekonomimiz iyi gitmiyor diyorlar ama Başbakan bunun böyle olmadığını, meselenin temelinde başka şeyler olduğunu söylüyor.
Hepimizi uyarıyor: Kriz psikolojik!
Yani?
“Aklınıza mukayyet olun” demeye getiriyor.
Hayallenmeyin demek istiyor.
“Aslında ekonomide öyle dert edecek bir bunalım söz konusu değil. Her şey yolunda, bunu bilin” demeye getiriyor.
Siz diyeceksiniz ki: Peki, sorun ne?
Evham!
Şu evhamı bıraksak, ah, bir kendimizi kontrol etsek, emin olun her şey güllük gülistanlık olacak.
Ne yazık ki kontrol edemiyoruz.
Millet boş yere evhamlandığı içindir ki ortalık karışıkmış gibi görülüyor.
İşte ben bu sebeple herkesi uyarmak durumundayım: Lütfen aklınıza dikkat edin, evhamlanıp hayal görmeye başlamayın. Durum sandığınız gibi değil.
Peki, şu döviz artışları?
Psikolojik.
Hükümetin doğalgaza yaptığı zam?
Psikolojik.
İcra haberleri, iflaslar...
Psikolojik.
İntiharlar, hacizler...
Psikolojik.
Peki, şu artan işsizler ordusu, ağlayanlar, çıldıranlar?
Psikolojik. Psikolojik.
Cinayetler, faili meçhullerdeki artış?
Psikolojik.
İnanmıyor musunuz?
Şaşarım doğrusu.
Koskoca Başbakan yalan mı söylüyor.
İşin içinde elbette psikoloji var var olmasına da kimin psikolojisi bozuk onu anlamadım.
Psikolojisi bozuk olan hükümet mi, halk mı?
İşveren mi, işçi mi?
Çalışan mı, işsizler ordusu mu?
Sahi kimin psikolojisi bozuk?
Yoksa hepimizin mi psikolojisi bozuk?
Ekonomiyi halk bozmadığına göre bunca psikolojik bozukluğun yaratıcısı kim ola ki?
Mesela Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın önce Başbakan’ı destekler açıklaması, ardından, “Biz 6 kişi oyçokluğu ile geçerli karar aldık” demesi ve çok geçmeden hemen Anayasa Mahkemesi üyelerinin ortak bildiriyle başkanın açıklamalarının kurumsal olmadığı ilanı ortada psikolojik bir travma olduğunu gösterir gibi.
Ortam puslu, halk gergin, işler yolunda gitmiyor. Mahkeme başkanları demeç veriyor. Ortalık dağıtılan kömürün sisine boğulmuş. Kimileri atlayacak inşaat çatısı arıyor. Boşanmalar artış gösteriyor, psikologların kapısında yığılmalar oluyor.
Ortam, yatak odalarını bile etkileyecek düzeye gelmiş.
Demek ki, ortada psikolojik zorlanmalar almış başını gidiyor. Ama bu Başbakan’ın anlatmaya çalıştığı gibi topyekûn bir milletin evhamlanmasından ibaret suni bir gündem değil. İşsizlik, çaresizlik, icra-iflas, intihar, haciz karşısında etkisiz eleman rolünü oynayan hükümetin aldığı kararlar sonucunda ortaya çıkan toplumsal cinnet halinden kaynaklanan psikolojik dışavurumdur.
Ufkumuzun sınırı var mı?
Dış güçler bak iktidarı övüyor
Osmanlı mı oluyormuşuz?
Süleyman Şah’tan Emevi Camisi’ne
Polenez işçileri kimin yurttaşı?
Türksüz Suriye politikası
Suriye’nin hamisi olacak mışız!
Önemli olan Türkiye’nin geleceği değil mi?
Suriye’de gene bölündük
BOP’un 2. aşamasına geçildi mi?
![Ahmet YABULOĞLU](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/24681_s.jpg)
![Mehmet Şahincileroğlu](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/24825_s.jpg)
![Adem Taşkaya](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/24865_s.jpg)
![Remzi ÖZDEMİR](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/389_s.jpg)
![Arslan BULUT](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/5_s.jpg)
![İnanç UYSAL](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/24876_s.jpg)
![Orhan UĞUROĞLU](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/24706_s.jpg)
![Ahmet B. ERCİLASUN](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/14310_s.jpg)
![Dr. Fatma ÇELİK](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/24708_s.jpg)
![Esfender KORKMAZ](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/18022_s.jpg)