Seçimlerin yenilenmesi kararının üzerinden iki hafta geçmesine rağmen, pazartesi açıklanacağı söylenen gerekçeli karar, alışık olduğumuz gibi bu yazının yazıldığı saatlere (15:30 civarı) yetişmemişti…
Malumunuz, YSK konuya netlik kazandırana kadar, vatandaşın kafasını allak bullak etmek, seçimin iptalini haklı göstermek için akıl almaz iddialar ortaya atıldı.
Son açıklama Binali Bey'den geldi, mesela:
"(Sandık görevlisi) Bakıyor seçmene, diyelim ki AK Parti'nin adayına verecek gibi anladığı seçmene Büyükşehir pusularını vermiyor."
Böyle bir iddia, AKP'nin YSK'ya verdiği 44 sayfalık dilekçede yer almıyor.
Nitekim, kanıt ve bulgularda karşılığını bulmayan bu iddialar, hiçbir yargı merciinin kararına gerekçe olamaz.
Şunu unutmayalım:
Mahkemelerin kısa kararı, gerekçeli kararın bir özeti mahiyetindedir. Dolayısıyla, gerekçeli kararda belirtilecek sebepler, kısa kararda gösterilen sebeplerden farklı olamaz ilkesi vardır.
Bu açıdan, YSK'nın gerekçeli kararı, 6 Mayıs tarihli kısa kararında seçimin yenilenmesinin sebebi olarak gösterdiği, "Bir kısım sandık kurullarının ilçe seçim kurullarınca kanuna aykırı oluşturulması ve bu hususun da seçim sonucuna müessir olması" ifadesi çerçevesinde olmalıdır.
Bu açıdan da gerekçeli karar, şu sorulara "mantıklı" ve "hukuka uygun" cevaplar vererek; seçmende, 31 Mart seçimlerinin yenilenmesi kararının siyasi bir karar olmadığı konusunda güven tesis etmelidir.
Zira 23 Haziran seçimlerini de denetlemede tek yetkili kurul YSK'dır… Dolayısıyla siyasi bir karar vermediğine hepimizi inandırmalıdır.
1. YSK, 23 Haziran seçim hazırlıklarına dair 10 Mayıs'ta verdiği kararda, "sadece oy verme ve sonrasına ilişkin bazı işlemler nedeniyle" şeklindeki muğlak ve bir önceki kararla çelişkili ifadesiyle ne anlatmak istemiştir?
2. İtirazları, hangi süre aralığını dikkate alarak kabul etmiştir?
3. Kanuna aykırı oluşturulan sandık kurulları hangileridir ve nasıl oluşturulmuştur?
4. Bu sandık kurullarının oluşumundaki aykırılık, sandık kurulu işlemlerine nasıl yansımıştır?
5. Bahsi geçen hukuka aykırılık, seçim sonucuna nasıl etki etmiştir?
6. Seçimin yenilenmesi kararını aldıran KANITLAR ve BULGULAR nelerdir?
7. Sandık kurullarının oluşumundaki hukuka aykırılık, belediye başkanlarına etki etmiş de aynı zarftaki diğer oylara nasıl etki etmemiştir?
8. Aynı zarftaki diğer oylarda sapma olmamış mıdır?
9. Sandık kurullarının oluşumunda bir hukuka aykırılık var ise, bunun sorumlusu kimlerdir ve haklarında nasıl bir yasal işlem yapılacaktır?
10. Ekrem İmamoğlu'na verilen mazbata hangi yasal gerekçeyle iptal edilmiştir? Yerine, neden ve hangi yasal gerekçeyle, İl Meclisi tarafından geçici bir başkan seçilmeyip yürütme tarafından vali ataması yapılmıştır?
Eğer ki, açıklanan karar, bu sorulara mantıklı ve hukuka uygun cevaplar içermiyorsa, YSK 23 Haziran seçimlerinin eşit ve adil bir şekilde gerçekleşmesini sağlayacağına dair seçmende nasıl güven tesis edecektir?
YSK, seçmende güven tesis etmediği takdirde, 23 Haziran seçimlerinde sandıktan çıkacak olanın şimdiden belli olduğu yönünde bir algı oluşabilecektir ki; bu, hukuk güvenliği ve demokrasi açısından oldukça korkutucu bir senaryodur.
