Gazze’de vahşete son mu?
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Gazze’de kalıcı ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılması için HAMAS’a çağrıda bulunan karar tasarısını ilk defa kabul etmesi, bazı çevrelerde heyecan uyandırdı.
Heyecan uyandırmasının bir sebebi de böyle bir karar tasarısını ABD’nin teklif etmesi.
ABD, İsrail’e saldır diyor saldırıyor veya İsrail inisiyatif bende, ben saldırırım diyor ve saldırıyor, sonra ABD’ye dönüp: “Sakın ola bize engel çıkartma. Engel çıkartırsan içinizdeki bizim Evanjelistleri harekete geçirir, ABD parça parça ederiz.” diyordur. Demesine bile gerek yok, bunu idrak edemeyecekler ABD karar merciinde olabilirler mi?!
ABD’nin 50 vilayeti var, yarı devlet gibi. ABD’de, 1861-1865’te, Washington yönetimiyle 11 Güney eyaleti arısındaki savaşta binlerce insan hayatını yitirmiş, sonra, bir antlaşmaya varılmıştı. Kapanan yaraların yine açılmayacağını kim söyleyebilir? Böylesine büyük de devletler hiçbir zaman ilânihaye aynı kalmamışlardır.
Güneş batmayan İngiltere ne oldu?
Üç kıtaya yayılmış Osmanlı Devleti’nin hazin sonu... Osmanlı sahasından tam 50’ye yakın devlet çıktığını biliyor musunuz?!
Tarihin derinliğine girersek daha neler çıkar karşımıza...
Rusya meselâ; böyle kalacağını mı sanıyorsunuz?! Gün gelecek federasyon dağılacak, yeni devletler ortaya çıkacaktır. Belki de Ukrayna’ya saldırı dağılmanın başlangıcıdır.
BM Güvenlik Konseyi gerçekten etkili olabilir mi?
Konsey’in kuruluş gayesine bakarsak, etkili olması gerekiyor.
Konsey 15 üyeli. Beşi daimî üye. Bu devletler İkinci Dünya Savaşı’nda galip çıkan veya galip çıkanlarla müttefik olan devletler: ABD, Rusya, Çin, Fransa ve İngiltere. Niye bunlar daimî üye? Güçlü devletler biziz. İstersek diğer devletleri ezeriz, diyorlar.
Güvenlik Konseyi’nin kararı bağlayıcıymış. Bağlayıcı olan bir de Uluslararası Adalet Divanı’ymış.
Bundan sonra göreceğiz, iki kuruluşun da Siyonistler karşısında kararlılığını.
Eğer ateşkese uyulmaz vahşet durdurulamazsa, Uluslararası Adalet Divanı’nda mahkemeye çıkarılamazlarsa, bütün dünyanın Siyonistlerin gücüne teslim olduğunun resmidir!
Vahşette Hitler’e rahmet okutturan Netanyahu ve çetesi Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin kararına uyacak mı, saldırılarını durduracak mı?
Eğer durdururlarsa çaresizdirler. Durdurmazlarsa, BM Güvenlik Konseyi’nin kararı bir oyundur. ABD ve İngiltere, Netanyahu ve çetesinin vahşetine karşı dünyanın infialini bir an için dindirmek, Siyonist çeteye soluk aldırmak manevrasındadır.
15 üyeli BM Güvenlik Konseyi’ndeki oylamada, ABD'nin sunduğu karar tasarısı 14 “evet” oyu alırken, Rusya “çekimser” kaldı. Rusya, ABD’ye düşmanlığından mı böyle bir karar veriyor?
Netanyahu ve çetesi, bu teklifi kabul ettiğine göre, Joe Biden’la pazarlığa oturmuşlardır.
Kararda, üç aşamalı teklifte şunlar var:
İlk aşamada hemen ateşkes, kadın, yaşlı ve yaralı esirlerin serbest bırakılması, Filistinli esirlerin takas edilmesi, İsrail güçlerinin Gazze’de nüfus bulunan yerlerden çekilmesi, insanî yardımın artması, temel hizmetlerin yeniden inşası, Filistinli sivillerin Gazze'nin kuzeyi dâhil bütün yöresinde evlerine dönmesi ve hatta evleri yıkılanlara yeni ev yapılması...
Bunlar hiç de İsrail’in uyacağı teklifler değil. Çünkü bunca vahşetten, bunca yıkımdan, bunca insanlık düşmanlığından sonra başa dönülüyor.
Öyle olunca İsrail niye saldırdı? Ne kazandı, sadece intikam mı aldı?
Bunda var bi şey!