Ey halk ses ver!
PKK her fırsatta saldırıyor, Ak Parti kanadı, PKK’nın çekilmesinden bahsediyor. PKK saldırdığı için dediklerini yapmıyor musunuz? PKK, daha fazla saldırırsa istediklerini alacağını bilmiyor mu? Kandil, 30 senede politikayı sizden çok daha iyi öğrendi: Hiçbir zaman Abdullah Öcalan’a bel bağlamaz. Onu taraftarının gözünde büyütür, “erişilmez”, “yüce önder”, “dâhi” pozisyonunda tutar; o bir “birleştirici”dir; ama mahpus adamdır; “TeCe”nin kontrolündedir! Yetkisi bir yere kadardır. Kandil, dayandığı kitleyi ikna etmekte zorlanmaz. Silâh kimdeyse söz onundur.
“İmralı’daki Konuk” kitabım için yayınevine söyledim; Cumhurbaşkanı A. Gül ve Başbakan R. T. Erdoğan’a birer adet gönderin... (Bugün ellerinde olacakmış.) (İmralı görüşmecisi Hakan Fidan Bey, bi zahmet kitapçılardan sorduracaksınız! Adresinizi bilmiyorlarmış!) İmralı duruşmalarının safhaları tahlil edilmeden, görüşemezsiniz. “İmralı’daki Konuk” un 6. basımı çıktı. (Paraf Yay., 0212 483 47 96). 863 sayfa; kalın demeyin. “Görüşme süreci” işliyorsa, İmralı’ya boşuna kürek çektiğinizi kitabı okuyunca göreceksiniz. O kadar çok ayrıntı var ki, size bu fikri vereceğinden şüphem yok. Kusura bakmayın sevgili okuyucular, şu anda gerekli olduğu için bu kitabımdan sık bahsediyorum. Yoksa çalışmalarım 20’yi geçer, kaçının ismini bu sütunda okudunuz!
***
Önceki gün pazardı ve ben kütüphanedeydim. Semtimizde güzel bir kütüphane var. Herkes kütüphane alışkanlığı edinmelidir. Bu özel ayrıntıyı teşvik için yazıyorum. Ne okuduğumu yarın yazacağım, önce, akşam haberlerinden çıkardığım üç notu vereyim:
Başbakan R. T. Erdoğan: “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını çok önemsiyorum. Herkes önemsemelidir.”
Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu: “Süreç şeffaf işliyor. Çekilme yazın başlayabilir.”
Sanayi Bakanı Nihat Ergün “Herkes İmralı sürecini desteklemelidir. Silâhlar sussun, herkes konuşsun.”
Hakikaten bu sözler inanılarak mı sarf ediliyorlar?
Burhan Kuzu Bey’i tanırım, millî hassasiyetini birçok defa dile getirmiştir. Siyaset insanlara bilmediklerini bilmiş gibi konuşturuyor, inanmadıklarına inandırıyor demek ki...
Nihat Ergün Bey, “Herkes İmralı sürecini desteklemelidir.” diyor ama bu “süreç” nedir? Bir bilebilsek... Yoksa Başbakan’ın dediği “Türkiye vatandaşlığı” kimliğinde mutabakat mı sağlandı?! İstenen destek buna mıdır? Çok âmiyâne söyleyeceğim, “süreç” deyip durmalarına fena hâlde gıcığım: Ruhsuz, kimliksiz, kişiliksiz, Türk’süz “vatandaşlık” için, lâfı mı dolandırıyorlar? Ruhsuzluğu, kimliksizliği, kişiliksizliği, Türksüzlüğü (PKK ile el sıkışılmak istendiğine göre üstü örtülü İslâmsızlığı da) bu kadar dillendirdiklerine göre, bizim bilmediğimiz, onların bildiği bir şey mi var?
***
CHP milletvekili Boşnak asıllı Türk Birgül Ayman Güler, çok yanlış konuştu. Kavramları birbirine karıştırdı ve kırıcı oldu. Anlatmak istediği, anladığım kadarıyla Anayasa’yı hatırlatmaktı.
Birgül Hanım’ın şu sözleri önemliydi: “Durmayacağız, savunmada olmayacağız!” Milletin yüreğini açmıştır. Hem de CHP’li bir milletvekili ve hem de bir hanım! Erkekler utansın!
Yarın “Nerede millî aydınlar?!” diyeceğim.