Devlet aklı-PKK aklı!
Kim ne derse desin IŞİD’le mücadele başlatılması, “Tek Adam” için çok büyük bir avantaj. Behey PKK’lılar! Hazır Batının desteğini almışken, ABD ton ton bombaları IŞİD’in tepesine tepesine indirirken ve siz bu fırsattan azamî istifade ederek alan genişletirken, Türkiye’yle cebelleşmek de neyin nesi!
Ankara’da birileri zaten PKK’nın üzerine var gücüyle gitmek için fırsat kolluyordu. IŞİD’in eylemlerini “devlet”e mal ederek, halkın öfkesini çekecek hadiselere imza attınız.
Parlamentoda, gafillerin oylarıyla bayağı bir yekûnla temsil ediliyorsunuz.
Ne zamandır söylüyorum size: “Siyasî İslâmcı” bir kesim hükûmet ediyor ve bu hükûmet kapılarını alabildiğine açtı; Oslolarda mutabakat sağladınız. “Gelin ülkeyi el birliğiyle ‘iç’ edelim, ülke birliğini isteyenler avuçlarını yalasınlar!” dediniz ve Dolmabahçe’de II. Sevr Antlaşması’nı birlikte okudunuz. “Bölünme”yi birlikte milletin huzurunda deklare ettiniz.
Ama siz ne yaptınız? Verdikçe fazlasını istediniz. Sosyolojik gerçekleri göz ardı ettiniz; sabrı taşırdınız.
“Tek adam”, Abdullah Öcalan’ın dikte ettiği maddelerden ya korkup “Kesinlikle bu halkın isyanına yol açar, beni tümden götürür!” dedi, ya da asker kapıların ardından: “Artık bu kadarı olmaz! Bu ne laubalilik! Bu devlet sokaktan devşirilmedi. Bu ülkenin mazisi binlerce yıllık bir esasa (temele) dayanır, devletin bir ‘akıl’ı vardır. ‘Verdim, al götür’ diyebilir misin? Orada dur!” demiş, “Tek Adam” rücû etmek zorunda kalmıştır. Yoksa Oslo’da kabul ettiğini şimdi niye reddetsin?
Aslında “Tek Adam”ın başı öyle bir belâda ki... Bu “belâ”yı lehinize kullanmayı bile beceremediniz!
Onun dengesini bozan, aklını çıkartan, gözünü perdeleyen, ilerisini gerisini düşünmeden hareket ettiren 17/25 Aralık kâbuslarından kurtulacak adımlardı; birlikte atmalıydınız. Öyle bir fırsat kaçırdınız ki... Sizin “kurmalı” adamınız üstüne basa basa ne dedi TBMM’de: “Seni başkan yaptırmayacağız!” Deme be adam! İçinde kalsın!
Bunca yılın tecrübesini bir anda heba ettiniz!
ABD’ye bu kadar güvendiniz ama Allah’ın bir hesabı olduğunu, dünyayı dengeler üzerine yarattığını düşünemediniz. (İnanmayınca açıp bakmıyorsunuz; Kur’ân’da ne yazıyor bilmiyorsunuz!)
Siz IŞİD’le kavgaya tutuşunca, kendinizi “dünya fatihi” sandınız, böbürlendikçe böbürlendiniz. Ama kim akıl verdiyse “Tek Adam” IŞİD silâhını elinizden alıverdi: “Mademki, ABD’nin desteğini almak IŞİD’le mücadeleden geçiyor, ben IŞİD’le mücadeleye girişir, birkaç kuş birden vururum.” dedi.
“Tek Adam” tepenize bomba yağdırırken, ABD, eskisi gibi “Sakın ha! Yandaş örgütüme bir fiske vuramazsınız!” diyemedi.
Behey PKK’lılar! Son gelişmeler hiç hayrınıza değil. “Tek Adam” benim gibilerin bile desteğini aldı. Gerisini siz düşünün!
Cemil! Senden utanıyorum! Karşı karşıya da olsak mekteptaşız. Bu kadar beceriksiz olmamalıydın! Mektep “arkadaşımız” Kemal (Pir)’in kemiklerini sızlattın!
Sizin yüzünüzden “Tek Adam” TBMM hâkimiyetine doğru yürüyor!
Beğendin mi yaptıklarını?!