Çöküntünün vizyonu mu olur!

R. T. Erdoğan''ın "Türkiye Yüzyılı Vizyonu" konuşmasını başta birkaç dakika dinledim. Arada açtım. Birinde "Kanal İstanbul"dan bahsediyordu. Ama nasıl?!

Toplantıya, kendilerinden kopanlar hariç, 11 parti başkanı davet edilmişti. Ali Babacan''a ve Ahmet Davutoğlu''na davet gitmemişti. HDP, zaten dergâhta bergâhta yeri olmaması gereken bir parti. Çağrılmaması normal. Ama kendilerinden kopanları yok sayıyorlar. Ak Parti iktidarında A. Babacan 13 yıl dışişleri bakanlığı yaptı. A. Davutoğlu kaç yıl dışişleri bakanlığı ve başbakanlık makamlarında oturdu.

Davet deyince... Bazı gazetecileri "Türkiye Yüzyılı" toplantısına buyur etmişler. Bunlar "muhalif" gazetecilermiş.

Halka açıksa, davet mi olur! Gazeteci haber peşindedir, havayı yoklama peşindedir. Seni tenkit etsin veya her icraatına eyvallah desin... Ne fark eder. Sen kendini inandıracaksın. Gazetecinin yanlış yazdığını, yanlış yorumladığını halkına açıklayacaksın. "Davet" hâdisesinin bu kadar tartışılması bile, Ak Parti iktidarının hazin tarafını göstermez mi?

R. T. Erdoğan, prompter önünde bir buçuk saat konuştu. Bir kere prompter dışına çıktı; o da "Kanal İstanbul" meselesinde.

Prompter metnini hazırlayanlar, tartışmalı konulardan özellikle kaçınmışlar, güya bütün Türkiye''yi kucaklayıcı metin hazırlamışlar.

İstanbul Kanalı''nın yapılması mümkün değil. Hele Türkiye''nin şu şartlarında bir kazma vuramazsınız. Ama şuur altında bir yer sürekli karıncalanıyor. Birden dışa vuruyor.

Ne zamandır "Kanal İstanbul", Reis Beyimizin ağzından çıkmıyordu. Artık vazgeçti diye düşündüğünüz anda kendilerine bey''at etmiş insanları bile şaşırtan promptera girmemiş İstanbul Kanalı''na dair sözleri, "Türkiye Yüzyılı Vizyonu" metnini silip attı.

"Kanal İstanbul" için yüzyılın projesi deniliyordu. Neden yeni "vizyon" metnine girmedi? Anlaşılan Saray''ın danışmanlar ordusu da kanaldan vazgeçildiğini düşündü. Reis Bey, eksikliği "vizyon" açıklaması sırasında fark etti.

"Vizyon" metninde, ona buna verip veriştirme yoktu. Reis Beyimiz dayanamadı, "Kanal İstanbul"la muhalefete girişti:

"Kanal İstanbul''a muhalefet karşı çıkıyor. Biz ''Kanal İstanbul yapacağız'' diyoruz onlar diyor ki ''Olmaz''. Yapacağız. Köprünün temelini attık. Yakında da Kanal İstanbul''un çalışmaları başlayacak. Ve İstanbul Boğazı''nı çevre tehdidinden kurtaracağız. Ama bu muhalefetin kafası basmaz, anlamaz bunlar anlamaz!"

Konuşma metni ise bambaşka:

"Türkiye Yüzyılı, kimlik siyaseti yerine birlik siyasetini, kutuplaştırma siyaseti yerine bütünleştirme siyasetini, inkâr siyaseti yerine kucaklama siyasetini, tahakküm siyaseti yerine özgürlük siyasetini, nefret siyaseti yerine sevgi siyasetini ikame etmenin adıdır. Türkiye Yüzyılı, hakiki icraatları samimi kabullerle buluşturmanın, insani değerleri ideolojik fanatizmin önüne geçirmenin, hakkı teslim etmeyi bağnazlığa yeğ tutmanın, gerçeklere sırtını dönenlerin yönünü hakikate çevirmenin, böylece, hep birlikte daha büyük hedeflere yöneleceğimiz yeni bir başlangıcın adıdır."

Reis Beyimizin, aklından bir türlü çıkaramadığı kanalı hatırlatarak: "Gerçek yüzümüz budur. Var mı diyeceğiniz!" demek istedi açık.

"Vizyon" metninde, askıda kalan sözler ediliyor, "Türkiye Yüzyılı sürdürülebilirliğin yüzyılıdır. Ekonomik kalkınma ve sosyal gelişme alanlarında tüm kurumlarımızla birlikte ortak hedeflere yürüyeceğiz." deniliyor.

Ekonominin çöktüğü, insanların ayrıştırıldığı, sansürle korku salındığı, Anayasa''nın "saklı emeller" için değiştirilmeye kalkışıldığı bir zamanda "Tüm kurumlarımızla birlikte ortak hedeflere yürüyeceğiz." sözünü samimî bulabilir misiniz?

Yazarın Diğer Yazıları