CHP tutturmuş bir ''128 milyar dolar nerede'' diye gidiyor. Lakin kendilerinin büyük bir hatası var. Tamam anladık, biliyoruz; AKP 128 milyar dolarlık rezervi ithalatçı/betoncu tüketime dayanan modelle bitirdi. Merkez Bankası''nın yedek akçeleri, kârı, İşsizlik Fonu v.b kaynaklar da buhar oldu, oluyor, ama an itibari ile Merkez Bankamız kapı kapı gezip, modern dilde swap, eski dilde borç arıyorsa bunun bir sorumlusu da ''CeHaPe'' zihniyetidir.
Yok hayır, bana bir şey olmadı. Çok ciddiyim, bakın açıklayayım: Cumhuriyetin kuruluş yıllarında CHP ülkenin ihtiyacı olan stratejik sektörlerde yüzlerce fabrika kurdu. Bunların içinde neler yok neler. Madencilik, tekstil, demir-çelik, cam, silah, gıda… Sadece fabrikalar mı? Limanlar, tersaneler, barajlar, santraller, çiftlikler, taşınmazlar…
AKP zihniyeti bunları tek tek sattı, yaklaşık 71 milyar dolar aldı! Ama bu para da rezerv gibi buharlaştı! Diyeceksiniz ki bu işte CHP''nin hatası ne? Söyleyelim: Neden daha fazla fabrika yapmadınız? Eğer 20-30 fabrika daha yapmış olsaydınız AKP onları da satar, pardon özelleştirir, 2023 seçimlerine kendisini atabilirdi.
Bu arada ha bire sıkmaya devam ederlerdi: "2 trilyon dolar milli gelir olacak" "Ay''a iniş yapacağız" "25 bin dolar kişi başı gelir olacak" "Yerli yolcu uçağımızı yapıyoruz" "İşsizlik yüzde 5 olacak" "TFX savaş jeti 2023''de hangardan çıkıyor" "Altay tankı geliyor"
Bu saçma sapan propagandaları, tutmamış hedefleri yazmaktan yorulduğum için bıraktım. Yoksa devam etmek mümkün…
Ne kadar acı bir durum içindeyiz farkında mısınız? Koskaca Merkez Bankası sıfırı tüketmiş durumda. Geçen gün Merkez Bankası Başkanı banka genel müdürlerine 4 yeni swap hattı açılması için görüşmelerin olduğunu söylemiş. Katar ile 15 milyar dolarlık anlaşmanın artırılması ve Güney Kore ile Malezya başta olmak üzere Asya''dan yeni bir ülke ile anlaşma peşindelermiş…
Elin parası ile Merkez Bankası rezervi dolar mı? Buna belki yandaşlar inanabilir ama gerçek şu ki, yapılan sadece bir makyaj, anı kurtarmak, oyunu birazcık daha uzatmak. Başka bir anlamı yok.
Zamanında eğitim reformu yapmazsanız kaliteli personel yetişmez. Kaliteli personel olmazsa yüksek teknoloji içeren ürünler üretilmez. Yüksek teknoloji içeren ürünler dışarıya satılmazsa ne olur? Gelirler artmaz. Rezervler dolmaz. Eğitim ve teknolojiye yatırım yapmak zordur, zaman ister, emek ister, sabır ister, devlette tasarruf ister, makam arabalarını, uçakları azaltıp parayı yatırıma yöneltmek gerekir.
Oysa zevkten, lüksten vazgeçip tasarruf etmek yerine kolay ve sıradan işlerle, yani betonla taşla uğraşır, markasız don-gömlek üretip onu satarsanız yatırıma gerek kalmaz. Bu işlerden gelen az parayı da yandaşlara çifter çifter maaş, ihale, garanti para diye dağıtıp, 80 milyar dolarını da Suriye''deki maceranıza harcarsınız. Sonra salgın gelince tam takır kuru bakır hazine ile vatandaşa yardım diye bol bol kredi verirsiniz. SMS ile milletten 10 lira istersiniz ki devlet kullansın…
Artık deniz bitti. Hükümet ve bağlı organları borç almaktan başka bir çözüm üretemiyorlar. Bu ise geleceğimizi ipotek altına almaktan, yıllarımızı borca, faize gömmekten başka bir şey değil. Tek tesellimiz aziz Türk halkının bu borç çılgınlığını 2023 seçimlerinde bitirerek geleceğine sahip çıkacağıdır.
