Hatırlıyor musunuz Haziran ortasında Cumhurbaşkanı çıkıp ne demişti?

"Şu anda işi sıkı tutuyoruz. Ama bütün mesele yine geliyor, faiz olayına dayanıyor. İnşallah faizde atacağımız adımlarla enflasyonu son çeyrekte çok daha olumlu bir konuma taşımış olacağız."

Bu açıklamadan sonra “eyvah yine enflasyon düşmeden faiz indirimleri başlayacak” ve iş geçmişten daha sıkıntılı bir duruma gidecek demiştik.

Erdoğan bir şekilde bu indirimleri başlatacak. Peki yeni Merkez Bankası yönetimi buna ne diyecek? Uslu çocuk olup Ekim gibi indirimleri başlatacak mı? Bir çuval incir berbat edilecek mi? Ödenen bedeller yine boşa mı gidecek?

Son iki haftadır faiz indirimleri gelecek şekilde iddialar ayyuka varınca Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay önemli açıklamalar yaptı. Ne dedi Cevdet hoca?

“Faiz indirimi şu anda gündemimizde değil. Aylık enflasyonun ana eğiliminde kalıcı bir düşüş gözlenmeden ve yakından takip ettiğimiz diğer göstergeler de buna eşlik etmeden faiz indirimi gündeme gelmeyecek.”

Bunun anlamı şu: Piyasa istediği kadar indirim konuşsun ben enflasyonu baz alırım. Siyaset indirim isterse önce enflasyon düşmeli…

İşte sıkıntı burada başlıyor. Enflasyonun inişi eğer TÜİK bir hokus pokus yapmazsa çok zor. Gıda fiyatları öncülüğünde artış sonbaharda başlar. Zira tarımda üretici lehine yapılan bir iş yok. Örneğin sırf elektrik zammı %30 oldu ve bu rakam verilen yardımların yarısını sildi götürdü…

Perakendede çılgın fiyatları kontrol için beklediğimiz ‘Hal Yasası’ hâlâ ufukta görülmüyor. O zaman fiyatlar nasıl inecek? Talebin üstüne binen yüksek faizle mi? An itibarıyla toplam talebin yarısı zenginlerden geliyor. Gelir dağılımını bozarak talepte üst kesimleri büyük bir oyuncu haline getirmişsiniz. Faiz istediği kadar artsın onların talebi kesilmiyor…

Peki nasıl olacak?

Üretim yok, para miktarı fazla, fiyatlama mekanizması bozuk, herkes kafasına göre zam yapıyor…

Nasıl düşecek hele bir anlatın…

İşte bu noktada Erdoğan indirim deyip baskı yapınca Akçay ne diyecek?

Erdoğan 20 yıldır ticaret ve sanayiyi düşük faize alıştırdı. Bu firmalar rekabet ve verimlilik özürlü, düşük teknoloji üretimine dayalı, yavru kuş misali ağızlarını açmış yüksek kur ya da düşük faiz bekliyorlar…

Erdoğan onlara istediklerini vermeli yoksa ölecekler, Erdoğan’ın eriyen partisi de tarihe karışacak…

Yukarıda Akçay ne diyecek diye sormuştuk. Akçay böyle bir durumda direnecek ve işin sonu belki görevden af istemeye kadar gidecek. İşte o zaman program iyice sulanacak, güven depremi olacak, piyasalar karışacak…

Çok net bir gerçek var: Bu açıklamalar sonrası Cevdet Akçay’ın görevde kalması program adına ilk şarttır. Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan bir şekilde politize olabilir ama Cevdet hoca için bu olasılık düşük…

Bakalım o gün gelince neler olacak? İşte burası tam bir dönemeç olacak.