Bu mitingin anlamı ne?

HDP mitinginde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı''nın ne işi var?

CHP''lilerin açmazı bu.

Bir karar verin kardeşim. Siyasal duruşunuz, kimliğiniz, kendinizi tanımlayıp konumlandırdığınız siyasal alan neresi?

Sosyal demokratsanız hiç sorun yok. Ben de sizinle aynı kanaatteyim. Milliyetçilerin, büyük toplumu bir bütün olarak gördüğünü, gördüğü toplumun sınıflardan oluşsa bile tek sınıfa (işçi) indirgenemeyeceğini, milletin de sınıflar toplamı olduğunu kabullendiğini herkes bilir. Dolayısı ile milliyetçiler açısından, ülkenin toplam geliri olan millî hasılanın, kapitalistlere değil, mümkün olduğu ölçüde bütün topluma dağıtılmasını amaç edindiğini, bu sebeple de sosyal demokrasinin milliyetçiliğimize kesinlikle ters düşmediğini söyleyebilirim.

Ama bölücülük?

İşte ona, millî bütünü (toplumu) bölmek istediği için karşıyız.

Bazıları milliyetçilik denilince bunu güvenlik politikalarına indirgeyerek, dışlayıcı, itici bir şablona oturtarak yorum yapıyor.

Hayır, Türk toplumlarında milliyetçilik Batı''dakinden farklı olarak salt güvenlikçi bir anlayışı temsil etmiyor.

Neyse gelelim mitinge.

Amacınız ne sizin?

Millet İttifakı''nı bozmak mı?

CHP''de bir kesim, zihinsel yapısını sosyalizmden koparamadığı için, bir türlü gerçek demokrasiden ve parlamenter hukuk düzeninden yana netleştiremedi. Daha dün gene benzer konuları tartışıyorduk.

Hatırlayın.

Deniz Baykal ve Ecevit, Zülfü Livaneli üzerinden siyasal tartışma konusu yapılmıştı…

Tartışılan sorunun bir ayağı da sosyalizmden uzaklaşıldığı konusu idi. Benim anlamadığım şey şu. Hangi sosyalist rejim demokrasidir ki, bu arkadaşlar iki durup bir sosyalizmle demokrasiyi yan yana getiriyor?

Eğer Atatürkçüyseniz ölçütler belli.

Tüm sınıfları içine alan büyük toplum olan millet gerçeğini kabulleneceksiniz. Yani içinde varlık gösterdiğiniz sınıfa ait sınıf bilinciniz olabilir ama bütün toplumu tek bir sınıfa (işçi sınıfına) indirgemeyeceksiniz.

Egemenliğin bu toplumun (milletin) iradesine (millî iradeye) ait olduğunu (sınıf ya da sosyalist partiye ait olamayacağını) kabulleneceksiniz.

Başka?

Cumhuriyetin (komünist partisinin iradesiyle değil), halkın kendi kendini yönetmesi olduğunu unutmayacaksınız.

Ekonomik düzen, kamucu, ancak özel teşebbüsü reddetmeyen karma ekonomi düzenidir.

Bunların hiçbiri hiç kimseyi sosyalizme götürmez. Dolayısı ile de hem Atatürkçü, hem etnik bölücü ve hem de sosyalist olunmaz.

Kaldı ki sosyalistlerle, mevcut Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi arasında siyasi otoritenin tek kişi ya da partinin elinde bulunması ortak paydasında benzerlik de var.

En temel farkı, ekonomik düzeninin devletçi olmamasıdır.

Şimdi gelelim yeniden HDP-CHP İzmir ortak mitingine.

Amacınız Millet İttifakı''nı bozmak değilse, dolaylı olarak Cumhur ortaklarına siyasi destek vermek olabilir. Nitekim "biz dememiş miydik" diye başlayan ve içinde "Kandil''e selam vermek" geçen cümleler kuruldu bile. Tam da AKP''nin Diyarbakır''da "Çözüm sürecini biz bozmadık" dediği sırada.

Kendileri bozmamış da iyi mi etmiş?

Pazarlığın bir ucu Kandil değilse neresiymiş?

Al birini vur ötekine.

AKP''de de, CHP''de de bir Kandilci yan var.

Sonuç olarak CHP, sosyal demokrat çizgisine dönmeli ve bu hat üzerinden siyaset inşa etmelidir.

Yazarın Diğer Yazıları