Altılı Masa, yeni anayasa, yarının Türkiye'si
"Altılı Masa"nın, asıl özelliği, Türkiye''yi bütünüyle temsil eden partilerin bir araya gelmesidir. Bir araya gelen diğer partilerde bu özelliği göremezsiniz. Formüle edersek: Sol ve sağ bir arada.
İktidardaki ittifakı sadece "sağ" diye adlandırabiliriz. Liberal-Marxist sol ittifak ise HDP''nin kanatları altına girdi.
Yeni anayasa için "Genel Gerekçe" başlığı altında, girişte nasıl bir rejim getirileceği özetleniyor:
"Bu anayasa değişikliğinin amacı, Türkiye''de yönetimde keyfiliğe yol açan, anayasal hak ve hürriyetleri güvencesiz bırakan, hukuk devleti mekanizmalarının tamamını aşındıran Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini yürürlükten kaldırmak ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçişi sağlamaktır."
Sloganları: "Şimdi güçlendirilmiş parlamenter sistem zamanı"...
Partilere Hazine yardımı yüzde 1 oy alan partiye de verilecek. Yüzde 3 oy alan parti parlamentoya girecek.
Yeni anayasa için değişiklik 8. maddeden başlıyor. Hâliyle ilk dört maddeye dokunulmuyor.
Yine tartışılan 14. ve 24. maddeye de dokunulmuyor. İki madde birbirini tamamlıyor.
Ak Parti, lüzumsuz bir tartışma açmış, başörtüsünü illa Anayasa''ya sokmak istemiştir. Hangi tarifle, hangi adla Anayasa maddesi hâline getirecek? Akla sığıyor mu? "Hürriyet" hepsini içine alıyor. Hiç kimsenin giyimine karışılması mümkün olmuyor.
25. madde değişikliğinin ayrı bir önemi var. Mevcut Anayasa''da, 25. maddede "VII. Düşünce ve kanaat hürriyeti-Herkes, düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir. Her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; düşünce kanaatleri sebebiyle kınanamaz ve suçlanamaz." deniyor.
Altılı Masa''nın teklifinde 26. madde bu maddeyle birleştiriliyor.
"Herkes düşünce, kanaat ve ifade hürriyetine sahiptir. Her ne sebeple olursa olsun kimse, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; düşünce ve kanaatleri sebebiyle suçlanamaz ve ayrımcılığa tabi tutulamaz. Herkes, düşüncelerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hürriyetine sahiptir. Bu hürriyet, resmî makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar. Bu fıkra hükmü, radyo, televizyon, sinema veya benzeri yollarla yapılan yayımların izin sistemine bağlanmasına engel değildir. İfade hürriyetinin kullanılması; millî güvenlik, kamu düzeni, Cumhuriyetin temel nitelikleri ve Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünün korunması, suçların önlenmesi, Devlet sırrı olarak kanunla düzenlenmiş bilgilerin açıklanmaması, başkalarının şöhret ve haklarının korunması sebepleriyle sınırlanabilir."
Altılı Masa, köklü bir değişikliğe gidiyor. Ak Parti (Saray), Altılı Masa''nın Anayasa değişikliğine nasıl itiraz edecek? Daha iyi neyi ortaya koyabilecek? Muhtemelen bir şey veremeyecek; demagojiyle geçiştirecek.
Altılı Masa''nın altı temsilcisinin de konuşmasını dinledim. Mustafa Yeneroğlu, şu anda uygulanan rejimi "baskıcı", "tek tipçi", "otoriter" diye tavsif etti.
M. Yeneroğlu, Ak Parti''den kopmuştu. Saray''ın ne yapmak istediğini en iyi vasıflandıracak isimlerden.
Saray, "baskıcı" değiliz, "tek tipçi" değiliz, "otoriter" değiliz diyebilecek mi?
Altılı Masa üyeleri, şimdiye kadar birbirlerini davet seremonileriyle insanları usandırmıştı. Halk artık toplanıp toplanıp dağılıyorlar, yapabilecekleri bir şey yok, diyordu.
Köklü anayasa değişikliği halkı heyecanlandırdı.
Yeni anayasayla, yarının Türkiye''sinin kapısı açılıyor.