AKP’nin demokrasiyle imtihanı: Yozgat örneği (2)

Ak Parti Yozgat İl Başkanlığı adaylığı engellenen Zekeriya Avşar, partisinin içinde “demokrasi”yi nasıl aradığını şöyle anlatıyor:
“Parti’de artık siyasî biat kültürü oluştu. Bu siyasî biat kültürünün ortadan kaldırılması lâzım. 13. yılına giren bir iktidar organizasyonunda ve bu organizasyon içinde nefsî davranın, kendisini özel zanneden, bulunmadık Bursa kumaşı zanneden insanların türediğini, dolayısıyla bunların önüne geçebilmenin yolunun demokrasiyi işletmekten geçtiğini ifade ederek biz adaylığımızı ilân ettik.
-Siz, Ak Parti Genel Merkezi’ne rağmen mi adaylığınızı ilân etmiş oluyorsunuz?
- Biz Genel Merkez’e rağmen değil; Genel Merkez’in tutumunun, tek aday dayatmasının, tek adayla kongreye gitmenin baskısının, teşkilâtlara ve partiye ciddî zarar verdiğini ve bunun demokratik olmadığını, bırakın her gülün kendi kokusunu yayabileceği bir ortamı oluşturmamız gerektiğini ifade etmek için aday oldum.
-Çok güzel ifade etmişsiniz. Neden size itiraz ettiler? Maksat ne?
-Şöyle: Artık Ak Parti’de her ilin üzerinde denetim ve gözetim anlamında; böyle siyasî otorite oluşturan insanların olduğunu, meselâ; Yozgat açısından değerlendirirsek, partiyi beraber kurduğumuz, yönetimde birlikte görev aldığımız ve bugün akla hayale gelmedik makamlara ulaşan Bekir Bozdağ’ın Yozgat üzerinde denetimi ve gözetimi var. Özellikle bunun kırılmasını arzu ediyoruz. Diyoruz ki, Bekir Bozdağ’a biat edenler, ondan icazet alanlar, onun elini eteğini öpenlerin bir yere geleceği anlayışı yok olmalıdır. Onun tercihleriyle bir yere gelmek yerine, delegenin tercihi, demokrasinin gelişmesi, partinin büyümesi açısından taban siyasetine önem verilmesinin daha doğru olduğu inancıyla biz ortaya çıktık ve aday olduk.
-Sizin tavrınız son derece demokratik ve Ak Parti içinden baktığımız zaman son derece cesurca bir hareket. Herkes bunu takdir edecektir. Peki, bu kongreden ve tartışmalardan sonra Yozgat halkında nasıl bir kanaat ortaya çıktı?
- Bizim lehimize ciddî bir mağduriyet oluştu. Kongre salonunda yapılan konuşmalar, oradaki Süleyman Soylu Bey’in, Bekir Bozdağ Bey’in, Mustafa Elitaş Bey’in konuşmaları, bu konuşmaların tamamen bizim rakibimiz olan adayı işaret eden, o adaya oy isteyen, hıfz-ı emanına almış, kendilerine bir emanet gibi gösterilen bir anlayışla oy talebini son derece anti demokratik bir anlayış olarak değerlendiriyorum. Tabiî bizim listemiz okunmadı. Gündem maddeleri içerisinde aday tanıtımı maddesine gelindi, biz tanıtılmadık, bize söz verilmedi. Bizim listemizdeki arkadaşlar kürsüye davet edilmedi. Gündem maddelerinde ciddî eksiklikler oluştu. Divan Başkanı olan Mahmut Kaçar Bey’in bize karşı davranışı daha listemizi ilân etmeden, listemizdeki, şu an mevcut görevde olan, üst kurul delegesi yazdığımız ilçe başkanımızın istifasını almasından, listemizdeki daha önce ilçe başkanlığı yapan arkadaşımızın çağrılarak baskıyla istifa ettirilmesinden dolayı orada ciddî bir kaos meydana geldi. Tabiî bunlar bize bir mağduriyet oluşturdu.
***
Zekeriya Avşar, parti içi demokrasinin şart olduğunu özellikle vurguladı. (Sonu yarın.)

Yazarın Diğer Yazıları