Adalet düzelirse AKP biter!
Geçici hükûmet nedir? Kalıcı hükûmet kurulana kadar idareimaslahat edecek hükûmettir. Şimdi AKP Hükûmeti, sanki 276 çokluğu kaybetmemiş gibi tasarrufa gidiyor. Harıl harıl adamlarını devlet kademelerine yerleştiriyor. Yeni hükûmetin önünü tıkıyor.
Saray’daki AKP’nin tabiî başkanının neden koalisyon hükûmeti için yetki vermeyi geciktirdiği anlaşılıyor. Hiçbir boş kadro bırakılmasın hepsi doldurulsun, ortak avucunu yalasın!
Saray’la Köşk, işleri gayet uyumlu tıkır tıkır götürüyor. (Çankaya Köşkü başbakanlık oldu ya...)
CHP yine ön aldı.
CHP Grup Başkan Vekili Levent Gök, geçici hükûmetin bütün teamülleri yıkarak ve hatta kanunları hiçe sayarak devlet kadrolarını doldurduğunu örnekleriyle anlattı. Çokluğunu yitirmiş AKP Hükûmeti üst seviyede 663 tayine imza atmış.
Hâlbuki Danıştay 5. Dairesi’nin 2004’te verdiği bir karara göre yeni hükûmet kurulana kadar kimse tayin edilemezmiş.
Saray ve Köşk Danıştay’ın bu kararını bilmiyor mu? Bildiği hâlde neden kadroları dolduruyor?
Vakit geçirilmeden Danıştay’a gidilmeli ve 2004’teki karar hatırlatılıp tayinler iptal edilmelidir.
AKP tayinlerin ötesinde rant kapılarını da sonuna kadar açmış... Levent Gök, “23 Haziran’da Resmi Gazete’de yayınlanan bir kararnameyle Ankara’nın pek çok mahallesi kentsel dönüşüm kapsamı içine alındı ve belediyeye devredildi. Ankara’da binlerce dönüm arazi iştah açıcı rantsal dönüşümlere peşkeş çekildi” diyor.
Bunlar göze çarpanlar. Araştırılsa daha neler çıkar. Millî Eğitim darmadağınık. 8 bin 400 okul müdürü görevden alınmış, müdürler haklarının teslimi için Danıştay’a gitmişler. Danıştay, müdürlerin görevden alınma kararlarını iptal etmiş. TV kanallarında herkes duydu, Millî Eğitim Bakanı “Danıştay’ın kararı uygulanacak.” demişti. Sonra öğreniyoruz ki, Millî Eğitim Bakanlığı valiliklere, Danıştay’ın kararının uygulanmaması için yazı göndermiş.
Danıştay’ın kararı uygulanmazsa hukuktan bahsedilebilir mi?
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, “Bu kararı yazanlar önce adını değiştirsin. Hukuk müşavirliği değil de guguk müşavirliği koysun. Bu müdürler görevlerine iade edilecekler. Atadıkları tüm müdürleri ve baş müdür yardımcılıklarını iptal edecekler.” diyor.
Ne olacak sonunda? Danıştay’ın kararı uygulanmadığı için dava açılacak, Millî Eğitim’e ceza kesilecek. Saray/AKP Hükûmeti, mahkemeleri de kendilerine göre dizayn etti. Hangi mahkeme Millî Eğitim Bakanlığı aleyhine karar verebilir ki... Hâkimler anında sürgünü yerler ve hatta “darbeye teşebbüs” kategorisine sokulup hapse bile atılırlar. İş AYM’ye, belki AİHM’e kadar gidecek. Binlerce müdür ise merakla neticeyi bekleyecek. Cezalar peş peşe gelecek ama geciken adalet adalet olmayacak.
Adalet kokuştuktan sonra gerisini sormayın...
Konfüçyüs, “Devletin hazinesi adalettir.” demiş. Öyle iki ucu pis bir değnek ki...
Ortaklık için konuşulacak ilk konu “adalet” olmalıdır ama -dünyada görülmeyen bir örnek- “adalet” düzelirse Saray da yerinde kalmıyor, AKP de!