Adalet neden politize oluyor ve neden benim ülkemde adalete karşı güvensizlik var anladınız mı? Eğer anlamadıysanız Adalet Bakanı’nın Ümraniye davasıyla ilgili söylediklerine bakmalısınız.
Ne diyor “Adalet” ile ilgi Bakan Mehmet Ali Şahin “Basına bilgileri avukatlar sızdırdı.”
İşte güvensizlik belgesinin ta kendisi bu sözlerde gizli.
Düşünebiliyor musunuz. Yargıtay gibi üst düzey adalet kurumunun başsavcılığı görevini yaparak emekli olan Sabih Kanadoğlu, evinin aranacağını TRT’den öğreniyor. Üstelik bunu bütün ülke, hatta bütün dünya biliyor, ama sayın Bakan diyor ki “bilgileri avukatlar sızdırdı.”
Böyle bir durumda sade vatandaş olarak aklımızın karışmaması için ne yapmamız gerekir?
Elbette meselenin doğru olup olmadığını tartmamız gerekir.
Tartalım öyleyse.
Eğer Adalet Bakanı’na inanırız diyorsanız, o zaman Sabih Kanadoğlu’nu kendi avukatı maceraya sürükledi hükmüne varmalısınız. Çünkü Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’e inandığımızda bilgilerin kamuoyuna sızdırılmasını avukatlar yaptığına göre demek ki Kanadoğlu’nun avukatı, müvekkilinin evi aranmadan önce TRT’ye giderek “Bakın arkadaşlar. Elimde Türkiye’yi ayağa kaldıracak bilgi var. Müvekkilim Sabih Kanadoğlu’nun evi bugün aranacak; kendisi gerekirse gözlem altına alınacak” demiş olmalıdır.
Eğer “Olmaz böyle şey” diyorsanız, ben de “Arkadaşlar siz kos-koca Adalet Bakanı’nın yalan söylediğini mi anlatmak istiyorsunuz” derim.
Türkiye’de yaşanan temel krizlerin altında her zaman “güven” problemi baskın olmuştur.
Kurumlara, politikacılara, insanlara, yüksek mevki sahiplerine güven sorunu.
Adalet Bakanı’nın tavır ve davranışları da bizi beklediğimiz ve özlediğimiz doğruya götürmüyor. Öyleyse AKP hükümetinin gerek Ümraniye ve gerekse öteki meselelerde gerçek adaletin ve yalnızca doğrunun peşinde olduğuna inanabilir miyiz?
“İnanamayız” diyorsanız, güven sorunu içimize kadar işlemiş demektir.
Dün Yeniçağ’da yer aldı.
Ümraniye davasının savunma avukatlarından Vural Ergül, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’i, üyesi bulunduğu İstanbul Barosu’na şikâyet etti.
Neden?
Hangi gerekçeyle?
“Şahin’in bir avukat olarak yargının kurucu unsurlarından olan bağımsız savunmayı temsil etmesi gerektiği halde aksi şekilde davrandığı” gerekçesiyle.
Kendisi de bir avukat olan Adalet Bakanı’nın meslektaşlarınca şikâyet edilmesi oldukça anlamlıdır.
Bakınız Ergül şikâyetinde ne diyor: “Avukatlık mesleğine yaraşmayacak tutum ve davranışlar ile bizzat savunma hakkını ve meslektaşlarını hedef alarak, avukatlık onuruna, düzen ve gelenekleri ile meslek kurallarına uymayan siyasi eylem ve beyan ve davranışları nedeniyle iftirada bulunması nedeniyle Avukatlık Kanunu’nda yazılı disiplin cezası ile cezalandırılması için hakkında soruşturma açılarak cezalandırılmasını talep ederim.”
Bir ülkenin “adalet” ile ilgi bakanı “adaletsizlikten” şikâyet ediliyorsa o ülkede yargının ve adaletin siyasete alet edilmediğini kim söyleyebilir?
Merak ediyorum kim söyleyebilir?
Taraftar.
Sadece o.
Evet sadece o söyleyebilir.
Şimdi olduğu gibi.
