Yürürlükte olmayan kanun mu kaldırıldı?
Hoca bütün yanlışları ortaya koyuyor. İktidar içinden biri, hiç olmazsa kıyıda köşede bir "yandaş" bir şey söylesin. Hiçbirinden ses çıkmaması manidar. Bu tavırları nasıl organize olduklarını da gösterir.
Sıkı tembihlenmişler: Ne derse desin hiç kimse lehinde ve aleyhinde ne konuşacak ne de yazacak...
Sessizliklerini başka türlü anlamak mümkün görünmüyor. Tek ses olabilmeleri ve anında tavır koymaları bir meziyet! Kutlarız!
Aslında hiç bahsetmemeleri de bir nevi saldırı. Kendilerince, "Cirmin kadar yer yakarsın." demeye getiriyorlar.
"Acaba?" kuşkusu bir fazilettir. İnsan tenkitleri görmeli ve "Haklı olabilir mi?" diye kendi kendine sorabilmelidir. Sormayan kaybetmeye mahkûmdur.
Bahsettiğimiz "Hoca" Prof. Dr. Kemal Gözler. Son makalesinin başlığı: "Yürürlükte Olmayan Bir Kanun, Yürürlükten Kaldırılabilir mi? 23 Haziran 2020 Tarih ve 7248 Sayılı Kanun Hakkında Eleştiriler".
Makalenin konusu Yassıada yargılamalarından mağdur olanların uğradıkları zararları gidermek amacıyla çıkarılan kanun.
Hoca "Yürürlükte olmayan bir kanun için kanun mu, çıkarılır?!" diyor.
"Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi" dedikleri bir garip isimli yeni rejim daha tesis edilmeden Hoca "Yapmayın. Olmaz!" diye çok çaba gösterdi. Ama dinlemediler. Şimdi işin içinden çıkamıyorlar. Her işi bir kişiye yüklediler. "Tek Adam" ağır bir yükün altında. Hangi bir şeyi düşünecek, hangi bir meseleye çare bulacak? Yazık değil mi? İş bölümü yok. Bakanlar birer sekreterya.
Reis, birkaç gündür gözükmüyordu. Seçilmiş gençlerin karşısına çıktı. Şöyle bir baktım. Zayıflamış, yavaşlamış. O da insan. Bu kadar yük yüklenir mi?!
Hoca, başından beri "Elveda Anayasa!" demiş, kuvvetler ayrılığının tükenişini tarihe not düşmüştü. Bir yıl sonra nerelere geldiğimizi, hakkın yerini bulup bulmadığını da yazdı. Tenkitlerini "Türkiye Nereye Gidiyor? Akademi ve Hukuk Üzerine Gözlemler ve Eleştiriler" başlığı altında topladı.
Tabiî fecaat...
Her şeyi bir tarafa bırakalım, gazetecilerin zindana atılması bile "fecaat"ın içini doldurmaya yetiyor.
Çok şükür, işi bilen, illâ hukuk diyen hocalarımız var ve bu hocaların içinde, diğerleri kusura bakmasınlar, Prof. Dr. Kemal Gözler önde geliyor.
TBMM'de, Yassıada hükümlerini yok saymak için "23 Haziran 2020 tarih ve 7248 sayılı Kanunun 1'inci maddesiyle '12/6/1960 tarihli ve 1 sayılı 1924 Tarih ve 491 Sayılı Teşkilâtı Esasiye Kanununun Bazı Hükümlerinin Kaldırılması ve Bazı Hükümlerinin Değiştirilmesi Hakkında Geçici Kanun'un bazı maddeleri yürürlükten kaldırılmıştır." dendi.
Hoca "İyi güzel de maddeleri yürürlükten kaldırılan 12 Haziran 1960 tarih ve 1 sayılı Kanun acaba hâlâ yürürlükte mi?" diye soruyor ve ekliyor: "Yürürlükte olmayan bir kanunu yürürlükten kaldırmak bir abesle iştigal olur. Zaten böyle bir şeyin yapılması mantıken mümkün de değildir; eşyanın tabiatına da aykırıdır. Bir şeyi öldürmek için o şeyin önce canlı olması gerekir. Ölmüş olan şey, tekrar öldürülemez."
Kemal Gözler makalenin sonunda hükmünü veriyor:
"Türkiye'de hukuk bilgisinin çok düşük seviyede olduğunu zaten biliyordum. Ama itiraf edeyim, Türkiye'de hukuk bilgisinin bu kadar da düşük olduğunu sanmıyordum."